CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen, Bulgaristan Halk ve Özgürlükler Hareketi'nin Ulusal Kongresi'nde konuştu

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen, Bulgaristan Halk ve Özgürlükler Hareketi'nin Ulusal Kongresi'nde konuştu. Türkiye'de yaşayan ve aynı zamanda Bulgaristan vatandaşı olan Türklerin Bulgaristan seçimlerinde Bulgaristan'da ve Türkiye'de oy kullanmalarının demokrasi adına son derece güzel bir örnek olduğuna işaret eden Gökçen, "Bu gelinen nokta, geçmişte yaşanan totaliter rejim merkezli insan hakları ihlallerinden sonra insanlık ve demokrasi adına çok önemli bir gelişmedir. Bulgaristan'da, Türkiye'de ve Avrupa'da demokrasiyi korumak ve geliştirmek hiç olmadığı kadar hepimize düşen bir sorumluluktur" dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen, Bursa Milletvekili Hasan Öztürk ile Sofya'da düzenlenen Bulgaristan Hak ve Özgürlükler Hareketi'nin Ulusal Kongresi'ne katıldı. Kongrede konuşan Gökçen, şunları söyledi:

"Hak ve Özgürlükler Hareketi'nin farklı inançların farklı kökenlerin ve farklı siyasi düşüncelerin temsilcilerini bir araya getiren Bulgaristan'ın üçüncü büyük siyasi partisi olarak Bulgaristan vatandaşlarının tamamının hak ve özgürlükleri için yılmadan sürdürdüğünüz demokrasi mücadelesini yakından takip ediyor ve destekliyoruz. Bugün dünyada en çok ihtiyaç duyduğumuz değerler olan özgürlük ve beraberliği, kongrenizin ana teması olarak seçmenizi günün koşullarına tam da uygun buluyor ve takdirle karşılıyoruz. Bugün partinizin Bulgaristan Parlamentosu'nda ve Avrupa Birliği (AB) Parlamentosu'nda temsil edilmesi demokrasiye ve aynı zamanda Türkiye ile Bulgaristan arasındaki ilişkilerin gelişmesine de büyük bir katkıda bulunuyor. Ülkemizde yaşayan ve aynı zamanda Bulgaristan vatandaşı olan Türklerin Bulgaristan seçimlerinde, Bulgaristan'da ve Türkiye'de oy kullanmaları demokrasi adına son derece güzel bir örnektir. Bu gelinen nokta, geçmişte yaşanan totaliter rejim merkezli insan hakları ihlallerinden sonra insanlık ve demokrasi adına çok önemli bir gelişmedir. Bulgaristan'da, Türkiye'de ve Avrupa'da demokrasiyi korumak ve geliştirmek hiç olmadığı kadar hepimize düşen bir sorumluluktur."