CHP Ekonomi Yönetimi Gazetecilerle Bir Araya Geldi

CHP Ekonomiden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, "Bakın bugün OHAL'i kaldıralım, enflasyon 3 ayda 5 puan düşecek. Ek olarak, bir dönem sonra 5 puan da faiz düşecektir." dedi.

Erdoğdu, CHP İşveren Sendikaları ve Meslek Birliklerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Çetin Osman Budak ve CHP Sosyal Politikalardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Lale Karabıyık, Hilton Bomonti Otel'de düzenlenen toplantıda, gündemdeki ekonomik konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Toplantıda konuşan Erdoğdu, Türkiye ve dünyaya dayatılmaya çalışıldığı söylenen neoliberal ekonomik modelin artık çöktüğünü, bu politikayı krizlerin ürettiğini, bu politika sonrası yoksul halkların çok daha yoksullaştığını söyledi. Bu politikanın çok ciddi gelir adaletsizliği doğurduğunu belirten Erdoğdu, bunun sonucunda da insanların kimlik siyasetine sıkıştırıldığını kaydetti.

AK Parti döneminde gelir dağılımı adaletsizliğinin dayanılmaz hale geldiğini savunan Erdoğdu, bunun sonucunda yönetilemeyen Türkiye'nin, kimlik siyaseti ve OHAL ile yönetilmeye çalışıldığını iddia etti. Erdoğdu, Türkiye'nin bütün kimliklerine saygı duyarak bu siyaseti aşmaya çalıştıklarını, 7 Haziran seçimlerinde bunun sonuçlarını bir nebze de olsa aldıklarını kaydetti.

Erdoğdu, "Taşerona bugün kadro verildiyse CHP'nin o seçim öncesi başlattığı ve o seçimle birlikte yükselttiği politikalar sonucudur. Asgari ücretin bugünkü seviyesine gelmesi bile o günkü politikaların sonucudur." dedi.

Türkiye'ye yeni bir ekonomik model önermek istediklerini, Türkiye'nin bu ekonomik modelle devam edemeyeceğini belirten Erdoğdu, neoliberal modelin önerdiği "yukarıdan aşağıya damlama" modelinin dünyanın hiçbir yerinde gerçekleşmediğini kaydetti.

Erdoğdu, "Biz bu modele karşı çaresiz değiliz. Bunun aksi de mümkündür, zenginliği tabana yayabiliriz. Yukarıdan aşağıya damlamaktansa, aşağıdan yeşerme modelinin çok daha sağlıklı, insan ve çevre dostu olduğunu düşünüyoruz." diye konuştu.

Ekonomi politikalarının 3 temel önceliği olacağını vurgulayan Erdoğdu, şöyle devam etti:

"Birincisi ve en önemlisi, gelir dağılımı adaleti olacak. İkincisi, büyümeyi de içeren bir kalkınma olacak. Üçüncüsü de, yaşadığımız çevreyle barışık bir çevre dostu programımız olacak. Bu üçü bizim için vazgeçilmez... Biz zenginliği bir hedef dairesinde halkı zenginleştirerek yapabileceğimizi düşünüyoruz. Türkiye'nin makro dengelerini, öngörülebilir düzenini bozmayacak, yatırımcılara güven verecek şekilde ama öncelik ücretler ve kazançlar olacak şekilde bir büyüme modelini oluşturabileceğimizi düşünüyoruz."

Erdoğdu, bu kapsamda iyi yetiştirilmiş insan varlığının, nitelikli istihdamın, mesleki eğitimin önemine işaret etti.

"Zenginliği Türkiye'ye yaymak istiyoruz"

Aykut Erdoğdu, gelecekte yeni bir üretim biçimi olacağını ifade ederek, Endüstri 4.0'ın bazı insanları işlerini kaybetmeleri konusunda korkuttuğunu, bu nedenle Endüstri 4.0'ı mutlaka emek 4.0 ile birleştireceklerini söyledi. Bütün halkların eşit kullanacağı bir model getirebileceklerini belirten Erdoğdu, Endüstri 4.0'ın kaçınılmaz olduğunu, Endüstri 4.0'ı emek dostu haline getirmenin önemli olduğunu vurguladı.

Erdoğdu, şimdiye kadar kendilerine "Aman kamu küçülsün" diye bir siyaset anlayışının dayatıldığını, bunun yanlış olduğunu gördüklerini, rekabetçi olmayan sektörlerde devletin olması gerektiğini belirterek, kamunun gereken yerlerde olacağını, özel sektörün yatırım yapmadığı yerlerde bizzat gidip fabrika açacağını, zenginliği Türkiye'ye yaymak istediklerini ifade etti.

Doğu ve Güneydoğu ile ilgili çok kapsamlı bir çalışma yaptıklarını ve sorunları tespit ettiklerini anlatan Erdoğdu, "Doğu ve Güneydoğu'ya, uygulanabilir bir ekonomik modelle bir zenginlik, en azından ilk etapta yoksulluğu kıracak can suyu götüreceğiz." dedi.

"Biz Anadolu'yu zenginleştireceğiz"

CHP Ekonomiden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Erdoğdu, ekonominin temelinin demokrasi ve hukuk olduğunu, barışçıl dış politikanın hayati önem arz ettiğini, bunları kendilerinin sağlayacağını söyledi.

Ekonomi politikalarında örgütlü çalışma hayatını çok önemsediklerini dile getiren Erdoğdu, sorumluluk almış bir sendika anlayışı ve işçilerin özgürce örgütlenmesi için ellerinden geleni yapacaklarını kaydetti.

Erdoğdu, Türkiye'de çok adaletsiz bir vergi politikası olduğunu belirterek, "Herhalde bundan daha kötü olabilir mi dediğimiz yerde yeni bir torba yasayla daha kötüsü olabiliyor. 2003 yılındaki vergi politikasını getirsek hem daha adil hem daha yüksek vergi toplayabiliyoruz ki 2003'teki de çok iyi değildi. Çok daha iyisini yapabiliriz." şeklinde konuştu.

Kadınların iş gücüne katılmasının önemine işaret eden Erdoğdu, bölgesel kalkınmaya verdikleri öneme değindi. Erdoğdu, Türkiye'de göçlerin İstanbul'a doğru olduğunu, bütün kaynakların metropollere harcandığını, köylerin, kırsal kesimlerin boş kaldığını ifade ederek, "Biz Anadolu'yu zenginleştireceğiz. Anadolu'daki hayatı tekrar başlatacağız. Anadolu'ya can suyu ile gideceğiz. Bunu yaparken de geçmişteki bütün kötü tecrübeleri okuyoruz. Yapılmış iyi şeylere de bakıyoruz." dedi.

"Bu ülkede OHAL kalktığı an normal seyir içerisinde 5 puan enflasyon düşer"

Aykut Erdoğdu, bir soru üzerine, enflasyonun düşmesi için OHAL'in bir an önce kaldırılması gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:

"Bakın bugün OHAL'i kaldıralım, enflasyon 3 ayda 5 puan düşecek. Bize 'enflasyonu nasıl düşüreceksiniz' diye soruyorlar. Vallahi ilk demokrasiyle düşüreceğiz, barışçıl dış politikayla düşüreceğiz. Bu ülkede OHAL kalktığı an normal seyir içerisinde 5 puan enflasyon düşer. Ek olarak bir dönem sonra 5 puan da faiz düşecektir."

OHAL nedeniyle tüketicilerin harcama, yatırımcıların da yatırım yapmadığını, yabancıların gelmediğini savunan Erdoğdu, cari açığın hızlı bir şekilde düşürülmesi gerektiğini söyledi. Erdoğdu, turizmde gelirlerin ciddi şekilde gerilediğini, konaklama ücretlerinin alt sınırlara düştüğünü bildirdi.

Erdoğdu, çok hızlı ve kaliteli üretimle güzel şeyler yapılabileceğini ifade ederek, Kamu İhale Yasası'nın düzeltilmesiyle 40-50 milyar lira kazanılabileceğini kaydetti.

"Belediye başkanlarımızın görevden alınmasını kabul etmeyeceğiz"

CHP Ekonomiden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Erdoğdu, Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar ve iki meclis üyesinin İçişleri Bakanlığı'nca görevden uzaklaştırılmasına ilişkin bir soru üzerine, her belediye başkanının halktan topladığı her kuruşun hesabını vermesi gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:

"Ancak bizim iç ilişkilerimizi de sebep göstererek seçilmiş belediye başkanının birtakım şayialarla görevden alınması faşistliktir. Buna asla izin vermeyiz. Böyle bir şey olamaz. Beşiktaş halkı, Ataşehir halkı onları seçecek, Süleyman Soylu gelecek görevden alacak. Süleyman Soylu'yu kim görevden alacak? Eğer anlattıkları şeyler suçsa AKP'de bir tane belediye başkanı bulamazlar. Zafer Çağlayan'a, Egemen Bağış'a, Muammer Güler'e hiçbir şey olmayacak, gelecekler Ataşehir, Beşiktaş Belediye Başkanı'nı görevden alacaklar. Bunu hiç kimseye anlatamazlar. Biz de asla bunu kabullenmeyeceğiz."

"Eğitim parasız olacak"

Aykut Erdoğdu, bir soru üzerine, Doğu ve Güneydoğu ile diğer bölgelerde de sorunların köklerini tespit etmeye çalıştıklarını, sonrasında bölge, hatta il bazında neler yapılabileceğini konuştuklarını, tespit ettiklerini anlattı. Erdoğdu, katılımcı olacaklarını, Urfa'da da, Van'da da, Diyarbakır'da da konuşacaklarını söyledi.

Ekonomi politikalarının temelinde demokrasi ve hukukla birlikte eğitimin de bulunduğunu ifade eden Erdoğdu, "Birincisi, eğitim parasız olacak. Kaliteli ve ulaşılabilir olacak. Taşımalı eğitim sistemi falan mahvetti ülkeyi... İmam Hatip'e zorlamak mahvetti ülkeyi..." dedi.

Mevcut bütçedeki kaynakları çok artırmadan etkin bir sosyal politika uygulayabileceklerini, çiftçilerin daha yüksek taban fiyat alabileceğini, yoksulların daha iyi okullarda okuyabileceğini anlatan Erdoğdu, KGF'nin kötü olmadığını ancak kötüye dönüşmek üzere olduğunu, mevduat kredilerinde oranın gittikçe bozulduğunu söyledi.

Erdoğdu, bütün işveren temsilcilerinin ekonominin iyi olacağına dair beyanatlarının bulunduğunun hatırlatılması üzerine, şu görüşleri dile getirdi:

"Gönül ister ki 2018 iyi olsun. Ancak çok da iyi olmayacak gibi duruyor. Bunun sebebi de öncelikle OHAL varken iyi olmaz zaten... OHAL koşulları devam ettiği sürece ne asgari ücretiniz ne yatırımınız ne geliriniz artar. Enflasyon, işsizlik, yoksulluk artar. Bizim bir senede 210 milyar dolara ihtiyacımız var. OHAL koşullarında bu mümkün değil. Mesela enflasyona bakıyorsunuz. Allah aşkına enflasyonun gelecekte düşeceğine dair beklenti var mı? Yoksulluğa o kadar alıştırılmışız, çaresizliğe o kadar mecbur bırakılmışız ki mevcut şartları iyi bir şey zannediyoruz."

"TOBB, OHAL'den memnun mu? Neden konuşmuyor?"

CHP Ekonomiden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Erdoğdu, OHAL ile ilgili iş dünyasında, TÜSİAD Başkanı'ndan başka hiçbir STK'nın açıklama yapmadığını belirterek, "TOBB, OHAL'den memnun mu? Neden konuşmuyor? Değilse yüz binlerce, milyonlarca üyesi var. Bir şey söylemesini bekliyoruz." diye konuştu.

STK'ların, sendikaların ve diğer ilgili kurum veya kuruluşların OHAL ile ilgili korktuğu için konuşmadığını savunan Erdoğdu, ABD'deki Hakan Atilla davasına ilişkin de, Zarrab ve arkadaşlarının, İran'a petrol karşılığında karı yüksek ticaret yapma fırsatından Türkiye'yi mahrum bıraktığını söyledi.

Erdoğdu, Türkiye'nin sıkıntı yaşayabileceğini bile bile adı geçen isimlerin yargılanmadığını, bu nedenle ABD'de Türkiye'nin yargılanmasına içlerinin, yüreklerinin el vermediğini, Türkiye'yi bu hale düşürenlerin hesap vermesi gerektiğini belirtti. Erdoğdu, Türkiye'ye kesilebilecek herhangi bir cezanın yoksul halkın sırtına yüklenilmemesi gerektiğini de ifade etti.

"Şu anda 2 Trakya büyüklüğündeki verimli alanlar ekilemiyor"

CHP İşveren Sendikaları ve Meslek Birliklerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Çetin Osman Budak da tarım politikalarına ilişkin bir soru üzerine, şu anda 2 Trakya büyüklüğündeki verimli alanların ekilemediğini, yanlış politikalar sonucunda köylerin boşaldığını söyledi.

Budak, "Tersine göçü sağlayacak doğru tarım politikaları, tarım ve hayvancılıkta desteklerin doğru verilmesi, aile tipi işletmelere de destek verilmesi... Hayvancılık ve tarım konusunda bizim politikalarımızda yerinde ve doğru destek ve teşvik vermek var." diye konuştu.

Eğitimin parasız olmasıyla ilgili bir çalışma yürüttüklerini ifade eden Budak, "Eğer bir köyde bir öğrenci varsa oraya öğretmen gönderilecek. Taşımalı eğitim sistemine son verilecek." dedi.

"Şu anda geleceği şekillendirmek isteyen bir eğitim politikası hakim"

CHP Sosyal Politikalardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Lale Karabıyık ise eğitim politikasına ilişkin bir soru üzerine, eğitimde 15 yıldır devam eden yanlışlıklar olduğunu belirterek, bütçeden eğitime ayrılan payın yükseltildiğinin söylendiğini, bu payın eğitim yardımlarına değil, personel giderine harcandığını söyledi.

Karabıyık, eğitimdeki bölgelerarası nitelik ve nicelik farklılıklarını ortadan kaldırmak istediklerini ifade ederek, siyaseti eğitimden arındıracaklarını kaydetti.

Karabıyık, "Şu anda geleceği şekillendirmek isteyen bir eğitim politikası hakim. Bizim amacımız, çocukların, gençlerin maksimum menfaatini önceleyen bir eğitim anlayışıdır. Biz bunu önceliyoruz. Eğitimi siyaset üstü olarak görüyoruz." diye konuştu.

Vatandaşın üzerindeki vergi yükünün her geçen gün arttığını, vergilerin yüzden 60'ının dolaylı olduğunu belirten Karabıyık, gelir yetersizliği nedeniyle vatandaşların borçlandığını, tüketicilerin bankalara çok ciddi borcu bulunduğunu, bu tablonun sosyal bozulmalar getirdiğini söyledi.

Toplantıya CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba da katıldı.