Çetin Doğan'ın Eşi Hakim Karşısına Çıktı

Balyoz davasının 1 numaralı sanığı emekli Orgeneral Çetin Doğan'ın eşi Nilgül Doğan ve diğer sanıklarından emekli Tümamiral Ali Deniz Kutluk'un eşi İrem Kutluk 'toplantı ve gösteri yürüyüşlerini düzenleyen kanuna muhalefet' suçlamasıyla hakim karşısına çıktı. 5 Mayıs 2011'de cezaevi önündeki eylemde yolu kapattıkları iddia edilen Doğan ve Kutluk suçlamaları kabul etmeyerek, "Demokratik hakkımızı kullandık. Suç işlemedik, beraatimi istiyoruz" dediler.

Eşlerinin Balyoz davasında haksız yere yargılandığı iddiasıyla Silivri Cezaevi önünde yaptıkları eylemde yolu kapatarak, 'toplantı ve gösteri yürüyüşlerini düzenleyen kanuna muhalefet' ettikleri iddiasıyla yargılanan Nilgül Doğan ve İrem Kutluk hakim karşısına çıktı. Doğan ve Kutluk'a destek olmak için ise, CHP Milletvekili Birgül Ayman Güler, Cumhuriyet Kadınları, İşçi Partisi Öncü Kadın, Simgesel Eylem Grubu, Vardiya Bizde Platformu temsilcileri ve bazı CHP'li kadınlar da adliyeye geldi.

"İNŞALLAH SABIKAM OLMAZ"

Silivri 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davada 1.5 yıl ile 3 yıl arası hapis cezası istemiyle yargılanan Doğan ve Kutluk, kimlik tespiti sırasında sabıkasız ve emekli olduğunu söylediler. Şu aralar evde oturduğunu belirten Nilgül Doğan sabıkası olmadığını beyan etti. Ardından ise, "İnşallah da olmaz" dedi.

"LİDER OLDUĞUMA KİM NASIL KARAR VERDİ"

Vardiya Bizde Platformu'nun amatör bir grup olduğunu ve başkanın da olmadığını belirten İrem Kutluk, "Biz kimi zaman balon uçurduk, kimi zaman lokma dağıttık ancak iddianamede belirtildiği gibi yol kapamadık. Yolu kapayan görüntü almaya çalışan basın mensuplarıydı. Silivri Ceza İnfaz Kurumları kampüsü ile TEM yolu üzerinde aracın önünü kestiğimiz iddiası doğru değildir. Araç ısrarla üzerimize geldi. Hıdırellez'de gül ağacına dileklerin asılması gibi barışçı bir eylem nasıl dava konusu oldu. Toplu halde yapılan bu eylemde benim lider olduğuma kim nasıl karar verdi? Bu nasıl oldu anlamadım. İddia haksız ve asılsızdır beraatimi istiyorum" dedi.

"EYLEMLERİMİZ HEP BARIŞÇILDIR"

İddianamede, jardarma aracının önüne geçerek ve 'Bekleyeceksiniz. 5 dakika bekleyeceksiniz. Beni de ez. Hiç mi insanlık duygunuz yok. Burada rahat su içiyorsanız onların sayesinde' gibi sözler sarf ederek geçişi engellediği iddia edilen Nilgül Doğan ise "Eşleri babaları tutuklu olanlar, masum dileklerini ağaca bağladılar. Eylemlerimiz hep barışçıldır. O ağaç da bir tutuklu yakını tarafından getirilmiş. Hatta dilekleri de kendi hazırlamış. Bu bizim de hoşumuza gitti ve basında ilgi gösterdi. Savcıya soruyorum. Toplu olarak yolun karşısına geçmek suç mu? Aradan 1 yıl geçtikten sonra sonra dava açılması normal mi? O grup içinde sadece biz mi varız? Demokratik hakkımızı kullandık. Suç işlemedik beraatimi istiyorum" dİyerek savunmasını yaptı. Sanık avukatları ise olay gönünü gösteren televizyon haberinin montajlı olduğunu kurgulanmış görüntülerden gerçeğin tespitinin mümkün olmadığını ve hukuki delil niteliğinde olmadığını söyledi. Mahkeme olay gününü gösteren başka bir kamera kaydı varsa bunun cezaevi yönetimden mahkemeye gönderilmesini karara bağlandı. Duruşma 6 Kasım tarihine ertelendi.

ADLİYE ÖNÜNDE AÇIKLAMA

Adliye çıkışında ise CHP Milletvekili Birgül Ayman Güler açıklama yaparak, "Gül ağacı davası başladı. Biz bir kere daha gördük ki ortada bir eylem yoktur, olay vardır. Bu olay ailelerin haksızlığa karşı gösterdikleri ve kendiliğinden bir tepkiden ibarettir. Hatta bir dava açılacaksa bu dava oradaki eşleri ezmeye hazır, ayağı arabanın gazında bulunan şahıslar için açılmalıdır. Bugün buraya biz beraat bekleyerek geldik. Ne yazık ki hakim duruşmayı 6 Kasım 2012'ye erteledi. O duruşma için bir soruşturma yapacağını söyledi. O da 'duruşma salonunun önündeki bahçe içinde resmi kamera var mı yok mu' diye. Cezaevi yönetimine soracak. Biz, yargıcın bu kararına saygılıyız ama vicdanen bu kadar da gereksiz ve üstümüzdeki baskıyı 6 Kasıma kadar uzatma olarak değerlendiriyoruz" diye konuştu. Silivri Adliyesine kendilerine destek vermek için gelen herkese teşekkür ederek sözlerine başlayan Nilgül Doğan ise "Arkadaşlarımız bize minik bir gül fidanı hediye ettiler. Bu gül fidanlarına tekrar kurdelalar bağlandı. Üzerinde "Aydınlık bir Türkiye için" yazısı var. Bütün dileğimiz, umudumuz bu. Bütün verdiğimiz çabalar, verdiğimiz emekler de bunun içindir" diye konuştu.

3 YILA KADAR HAPİS İSTEMİ

Nilgül Doğan ve İrem Kutluk, 5 Mayıs 2011 tarihinde Hıdırellez'e denk gelen duruşmada Vardiye Bizde Platform üyeleriyle birlikte getirdikleri gül fidanına dileklerini asmışlardı. Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı ise eylemde, Silivri Cezaevi önündeki yolu trafiğe kapattıkları iddiasıyla soruşturma başlatmış ve ikili hakkında dava açılmıştı. İki şüpheli hakkında hazırlanan iddianamede,Silivri Cezaevi yanındaki duruşma salonundaki gösteriye katılanların, şüphelilerin sevk ve yönlendirmeleriyle protesto amaçlı olarak yolu trafiğe kapattıkları Nilgün Doğan'ın jandarma aracının önüne geçerek ilerlemesini engellediği belirtiliyor. İkili hakkında "toplantı ve gösteri yürüyüşlerini düzenleyen 2911 sayılı kanuna muhalefet" suçlamasıyla 1.5 yıl ile 3 yıl arası hapis cezası istemiyle dava açılmıştı.

(BB) - İstanbul/ Şişli