İlahiyatçı-Yazar Ahmet Yapıcı, 1960 ihtilali sonrası Milli Birlik Komitesi Başkanı Cemal Gürsel'in, Diyanet İşleri Başkanlığı yapan Ömer Nasuhi Bilmen'den 'ezanın yeniden Türkçe okunması ve Türkçe ibadet yapılması için çalışma yapmasını istediğini belirterek, "Ancak, bunun üzerine Bilmen, 'bozulmayan dinde reform olur mu diyor' karşı çıkıyor. Baskılar yüzünden 1961 yılında emekliliğini istiyor." dedi.
M. Akif Ersoy Kültür ve Sanat Merkezi'ndeki programa konuşmacı olarak katılan İlahiyatçı-Yazar Ahmet Yapıcı, Türkiye'nin 5. Diyanet İşleri Başkanı olan tefsir ve fıkıh alimi Bilmen'in yaşamından önemli kesitler sundu.
"DEVLETLE BARIŞIK YAŞADI"
Günümüzde artık, Bilmen kapasitesinde din alimlerinin yetişmediğine dikkat çeken Yapıcı, Osmanlı döneminin son yıllarını yaşadığını ve Cumhuriyet döneminde önemli görevlerde bulunduğunu anlattı. Bilmen'in, bazı ilim adamları gibi devletle barışık yaşadığını ve İslami hassasiyetin korunması yönünde hizmet verdiğini de kaydeden Yapıcı, "O dönem alimlerinin yaşamında çelişkiler ve tutarsızlıklar oldu. Bilmen de, zaman zaman pasif kalmakla suçlandı. Ancak, onun yaşadığı dönemi iyi bilmek lazım. İnsanlar, yaşadıkları dönemin şartlarının insanlarıdır." dedi.
"GÜNÜMÜZDE DEĞİŞİK ALANLARDA İHTİSASLAŞMA OLMUYOR"
Bilmen'in, tefsir, hadis, kelam, fıkıh ve ahlak üzerine eserler kaleme aldığını da hatırlatan Yapıcı, sözlerini şöyle sürdürdü:
"O dönemde yetişen şahsiyetlerin bu yönünü sıkça görebiliyoruz. Oysa, bugün hocalarımız belirli bir alanda uzmanlaşıyor. Diğer alanlarda ihtisas sahibi olmuyorlar. O, Osmanlı medreselerinde eğitim gördü ve Hukuk Fakültesi'nden mezun oldu. Ancak, 1924 yılında medreselerin kaldırılmasıyla büyük alimler vasıfsız duruma düştü."Yapıcı, Bilmen'in, İstanbul Müftülüğü görevindeyken vaazında insanları oruç tutmaya davet etmesinin Valilik tarafından hoş karşılanmadığını da belirtti. Ezanın yeniden Arapça'ya çevrilmesi sırasında evinden çıkıp imamları ezan okumaya çağırdığını da anlatan Yapıcı, secdeye varıp gözyaşı döktüğünü söyledi.
"SALİH KORUR'U MAKAMINDA AZARLADI"
Ünlü alimin, DP döneminde Başbakanlık Müsteşarlığı yapan Ahmet Salih Korur ile yaşadığı bir olayı da paylaşan Yapıcı, İstanbul Müftülüğü ziyaretinde büyük bir gerginlik yaşandığını anlattı. Yapıcı, şöyle konuştu:
"Korur, memurların üzerinde çok etkili adamdı. Türkiye'de masonluğu yeniden o büyüttü. MİT'in de ilk sivil müsteşarlarındandı. Bir gün İstanbul Müftülüğü'ne gelir. Doğrudan gittiği Bilmen'in odasındaki bir paravanı hışımla çekip seccadeyi görünce çok kızar. Bilmen de, görevi gereği camiye gidemediğini, işi aksatmamak için öğle ile ikindi namazını Müftülükte kıldığını söylüyor. İyice sinirlenen Korur, onu azarlar. Sinirlenen Bilmen de, ' 'bana bak ahmak adam, sen beni anlamaktan bile acizsin.' diyor. Müsteşar, onu görevden almakta tehdit eder. Ancak, Bilmen, devam eder. Der ki, 'Başkasının rızkıyla oynayanın Allah (c.c) rızkını keser, sen de belanı bulursun' Müsteşar, da 'ben senden iyisini bulurum' diyor. Hoca da, 'Bu millet benden ve senin gibi zalimlerden daha iyisine layıktır, bulursun',diyor. Müsteşar, Bilmen susmayınca kızar ayrılır ancak, Bilmen'i görevden alamaz."
Yapıcı, 1960 ihtilali sonrası Milli Birlik Komitesi Başkanı Cemal Gürsel'in, Diyanet İşleri Başkanlığı yapan Bilmen'den 'reform yapılması, ezanın yeniden Türkçe okunması ve Türkçe ibadet yapılması için çalışma yapmasını istediğini de belirterek, bunun üzerine Bilmen'in, 'bozulmayan dinde reform olur mu diyor' karşı çıkıyor. Baskılar yüzünden 1961 yılında emekliliğini istiyor." dediğini sözlerine ekledi.
Son Dakika › Güncel › 'Cemal Gürsel, ezanın yeniden Türkçe okutulmasını istedi' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?