Canlı Yayında Böbrek Üstü Bezi Ameliyatı

DUYGU YENER - Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi tarafından "laparoskopik adrenalektomi" adı verilen böbrek üstü bezi ameliyatı, canlı yayınla tıp dünyasıyla paylaşıldı. Kapalı yöntemle gerçekleştirilen ameliyatta, uygulamanın nasıl yapıldığı cerrahlara canlı yayın bağlantısıyla aktarıldı.

Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesince "Canlı Cerrahiler Eşliğinde Laparoskopik Adrenalektomi" adıyla düzenlenen kursta, böbrek üstü bezinin "laparoskopi" denilen kapalı ameliyat yöntemiyle alınmasının canlı anlatımı uygulaması ilk kez gerçekleşti.

Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yöneticisi Prof. Dr. Nurullah Zengin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "laparoskopi" yöntemiyle operasyonların gerçekleştirildiğini ancak canlı yayın eşliğinde yapılan bu kursun ilk olma özelliği taşıdığını bildirdi.

Kapalı ameliyat yönteminin açık operasyonlarla aynı başarı oranına sahip olduğunu ifade eden Zengin, "adrenal" adı verilen böbrek üstü bezinin, vücudun salgı sisteminde önemli bir organ olduğunu, buraya yapılacak cerrahi operasyonlarda kapalı yöntemin kullanılmasının önem teşkil ettiğini söyledi.

Zengin, "Uzun zamandır hastanemizde devam eden bu uygulamayı, diğer meslektaşlarımızla paylaşmak için bu kursu düzenledik. Türk Üroloji Derneği ile birlikte düzenlediğimiz kursla ameliyathaneden görsel destekle bilgi paylaşımı yapıldı." dedi.

Türk Üroloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Önder Yaman ise cerrahi alanında her geçen gün yeni gelişmelerin yaşandığını söyledi.

Böbrek üstü bezinin, tanı koymanın zor olduğu bir organ olduğunu ifade ederek, "Bu organın çıkarılması gerekiyorsa, cerrahi operasyon uygulanması gerekmektedir. 'Laparoskopi' adı verilen operasyon yöntemi açık operasyonlara göre hastaya daha az zarar vermekte ve daha az yan etkileri olmaktadır. Ayrıca bu yöntemle yapılan operasyonlar sonucu hastalar en geç bir, iki gün içerisinde taburcu olabilmektedirler." ifadelerini kullandı.

"Böbrek üstü bezi kanseri kadınlarda daha sık görülüyor"

Erkek bir hastanın laparoskopi yönetimiyle böbrek üstü bezinin alınması operasyonunu gerçekleştiren, Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Üroloji Kliniği Eğitim Sorumlusu Doç. Dr. Altuğ Tuncel, ameliyathaneden canlı yayınla konferans salonuna bağlanarak ameliyatla ilgili bilgileri paylaştı.

Doç. Dr. Tuncel, ameliyat öncesinde yaptığı açıklamada, böbrek üstü cerrahisinin özellikli bir cerrahi olduğunu ve sayılı merkezde yapıldığını belirtti.

Böbrek üstü bezinin hormon salgılayan, yaklaşık 2,5 santimetre çapında bir organ olduğunu ifade eden Tuncel, şöyle konuştu:

"Üroloji alanında ülkemizde ilk defa Ankara Numune Eğitim Araştırma Hastanesi Üroloji Kliniği olarak canlı cerrahiler eşliğinde, böbrek üstü bezi cerrahisi kursu düzenlemeyi düşündük. Bu sayede edindiğimiz cerrahi bilgileri, katılımcı meslektaşlarımızla paylaşmayı amaçladık. Sağ tarafta böbrek üstü bezinde kitlesi olan bir hastaya 'laparoskopik adrenlektomi' adını verdiğimiz böbrek üstü bezi çıkarılması ameliyatını yapıyoruz. Konferans salonunda da katılımcı meslektaşlarımız bu ameliyatı görüntülü, sesli izleyecekler ve interaktif katılım sağlayacaklar."

Böbrek üstü bezinin sağ ve sol böbreğin üst kısmında, sağda karaciğer ve böbreğin üst kısmı arasında, sol tarafta ise dalak ile böbreğin üst kısmında yer aldığını söyleyen Tuncel, şunları kaydetti:

"Bu organ hastalıklarında hormonların aşırı derecede salgılanması durumu meydana gelebiliyor. Hormon bozuklukları, yüksek tansiyon ve şeker hastalıkları gibi kötü klinik bulgulara neden olabiliyor. Bu hastalarımızı endokrinoloji kliniğinden alıyoruz. Çıkarılması gereken böbrek üstü bezi varsa biz bunu kapalı yöntemle çıkarabiliyoruz. Klinik olarak hastalarda iyileşme bulguları meydana gelebiliyor."

Doç. Dr. Tuncel, böbrek üstü bezindeki sıkıntıların her yaşta görülebildiğini dile getirerek, doğumsal hastalıklar ya da böbrek üstü bezi kanserlerinin de buna neden olabileceğini vurguladı.

"Böbrek üstü bezi kanserleri kadınlarda erkeklere oranla iki kat daha fazla görülebilmektedir" diyen Tuncel, böbrek üstü bezi kanserlerine özellikle 45-50 yaş aralığında rastlandığını kaydetti.