Başbakan Recep Tayip Erdoğan, şehitlerden aldıkları emaneti dünyanın zirvesine taşımak için kararlı ve azimli olduklarını belirterek, "Hepimize düşen görev, ülkemizi karanlıkların kucağına ve felaketlerin eşiğine düşürmeyerek, tesis ettiğimiz güven ve istikrar ortamını korumak olmalıdır. Tarihe yeni bir altın sayfa yazmak istiyoruz. Bu fırsatı yakalamış durumdayız. Türkiye, zirvede yer almaya bugün her zaman olduğundan daha yakın bir konumdadır" dedi. Asıl savaşın cephelerde değil, ekonomi, sanayi ve rekabette verildiğini söyleyen Başbakan Erdoğan, 2013 için verilen kişi başına düşen 10 bin dolarlık milli gelir hedefini yakalamak üzere olduklarını da bildirdi.
18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi'nin 93. yıldönümü dolayısıyla 18 Mart Stadyumu'nda düzenlenen törenler mehter gösterisiyle başladı. Çanakkale'ye kahramanlıklarından dolayı TBBM tarafından verilen altın madalyanın Vali Orhan Kırlı, Belediye Başkanı Ülgür Gökhan ve Boğaz Garnizon Komutanı Tuğamiral Erhan Akporay tarafından Türk bayrağına toka edilmesinin ardından İstiklal Marşı okundu. Törende bir konuşma yapan Başbakan Recep Tayip Erdoğan, Çanakkale Zaferi'nin milletin şartlar ne olursa olsun, ülkesi ve vatanı için nasıl bir mücadele ortaya koyabileceğinin en büyük delili, en şanlı nişanesi olduğunu ifade ederek, "Vatanın her bir köşesinden kopup gelerek, düşman karşısına dikilip, 'Çanakkale geçilmez' diyerek, canları pahasına bu toprakları savunan şehitlerimizin aziz hatırası bugün de millet olma şuurumuzu canlı tutan en büyük ilham kaynağı olmaya devam ediyor. Yan yana, omuz omuza düşman süngüsüne koşarak göğüslerini siper eden, destan yazan o kahramanları bir kere daha rahmetle, minnetle, şükranla anıyoruz. Milletimizin vatanına duyduğu aşk ve sadakat, aziz şehitlerimizin hatırasıyla birlikte bu topraklarda yaşamaya devam edecektir. Çanakkale ruhunu kutlu bir emanet gibi gönüllerimizde gururla taşıyacak yeni nesle emanet bırakacağız" diye konuştu.
"TARİHE YENİ BİR ALTIN SAYFA YAZMAK İSTİYORUZ" Çanakkale'nin bir sembol şehir, bir hürriyet ve istiklal meşalesi olduğunu kaydeden Erdoğan, "Kökleri asırlar öncesine uzanan birçok medeniyetler kurmuş, birçok zaferler kazanmış, bununla beraber tarih yolculuğu boyuncu büyük zorluklar, büyük badireler atlatarak bugünlere gelmiş bir milletin ahfadıyız. Şanlı tarihimizden dersler çıkarmaya, milletimizin yaşadığı medeniyet tecrübelerinden ibretler almaya bugün her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var. Çünkü çok büyük sıkıntıların ardından aydınlığa çıkarak, yeni bir altın sayfa yazmak istiyoruz tarihe. Bu fırsatı yakalamış durumdayız. Türkiye tarihine ve büyüklüğüne yakışır başarılar, dünyanın zirvesinde yer almaya bugün her zaman olduğundan daha yakın bir konumdadır. Bu fırsatı kaçırmamakta, bu milleti hak ettiği aydınlık yarınlara ulaştırmakta kararlıyız. Önümüze çıkan her zorluğu aşmak, bu topraklar için canlarını veren aziz şehitlerimizden aldığımız emaneti dünyanın zirvelerine taşımak için kararlı ve azimliyiz. Hepimize düşen görev, ülkemizi bir daha asla karanlıkların kucağına ve felaketlerin eşiğine düşürmeyecek sağlam temeller üzerinde yükseltmek, tesis ettiğimiz güven ve istikrar ortamını korumak olmalıdır" diyerek güven ve istikrarın korunması gerektiğine işaret etti.
"GÜNÜMÜZDE ASIL SAVAŞ CEPHEDE DEĞİL EKONOMİDE" "Bugün dünyanın birçok yerinde savaşlar, çatışmalar var, ancak bugün asıl ayakta kalma mücadelesi cephelerde değil, ekonomide, sanayide, üretimde, rekabette, bilimde, teknolojide veriliyor" diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu gerçeği iyi bilmek, milletimizin geleceği yolculuğunu bu gerçeğin ışığında şekillendirmek zorundayız. Ülkemiz doğru istikamette, kuruluş ideallerine uygun olarak yol almaktadır. Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkmak hedefine ulaşmak için canla başla mücadele ediyoruz. 5 yıldır Türkiye sürekli bir büyüme çizgisi yakalamış durumda. Bu süreçte her alanda dev adımlar attık, büyük ilerlemeler kaydettik. Demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olan cumhuriyetimizi her alanda geliştirmenin gayreti içindeyiz. Artık Türkiye bir krizler ülkesi değil, bir fırsatlar ülkesidir. Özgüvenimizi, umutlarımızı, heyecanlarımızı, hayallerimizi yeniden kazandık. Çocuklarımızın gözünde çok daha aydınlık bir Türkiye olmanın ışıltısını görüyoruz. Biz sıkıntılarından, dertlerinden, korkularından tamamen kurtulmuş, yepyeni bir Türkiye'nin hayalini kuruyoruz. Çocuklarımız okullarında o Türkiye'yi inşa edecek donanıma, birikime, özgüvene ve o ufka sahip olarak yetişsinler. İstiklal meşalesini aynı kararlılıkla geleceğe taşısınlar. Biz bu ülkede yaşayan her canı, her insanı aziz biliyoruz. Çanakkale sırtlarında şehit düşmüş o meçhul askerler nasıl omuz omuza bu ülke için, bu millet için mücadele etmişse, nasıl kardeşçe birbirine inanmış, dayanmışsa, bugün de birbirimize böyle inanalım, böyle bağlanalım istiyoruz. Nimeti de, külfeti de, varlığı da, yokluğu da, bolluğu da, darlığı da hakkaniyetle, dirayetle, adaletle, metanetle paylaşalım istiyoruz. Bir tek canımızın, bir tek insanımızın, bir tek evladımızın gönlü kırılmasın, vicdanı sızlamasın, umudu kaybolmasın istiyoruz. Bu milletin birliğine, bütünlüğüne, bu ülkenin dirliğine, düzenine çocuklarımıza bugününe ve geleceğine kastedenlere karşı her insanımızın gönlünde aynı gürlükte bir Çanakkale geçilmez şuuru filizlensin istiyoruz." "10 BİN DOLAR HEDEFİNİ YAKALIYORUZ" Kişi başına düşen milli gelir hedefinin 2013 yılında 10 bin dolar olarak açıklandığını hatırlatan Erdoğan, " Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. kuruluş yıldönümünü, millet olarak, en büyük hedefimize en parlak idealimize ulaşarak, ülkemizi muasır medeniyet seviyesinin ötelerine yükselterek kutlayalım istiyoruz. Hani diyordum ya, 2013'de kişi başına milli geliri 10 bin dolara çıkan bir Türkiye'yi, bir Türk milletini tutana aşk olsun diyordum ya, işte bunu yakalamak üzereyiz.
İnsanlarımız, gelişmiş toplumların sahip olduğu bütün imkanlara sahip olsun, yıllar boyunca her türlü sıkıntıya, her türlü zorluğa karşı fedakarca direnen bu millet, artık daha iyi yaşam şartlarına kavuşsun istiyoruz. Bu ülkenin mutlu ve müreffeh yarınları için fikirleri, projeleri, idealleri, hayalleri olan ufku geniş insanlarımızın önü açılsın istiyoruz. Fabrikalarda, sanayide, tarlalarda, gurbet ellerde ülkesine katkıda bulunmak için çalışıp çabalayan, üreten insanlarımız alın terlerinin karşılığını tam olarak alabilsin istiyoruz. Bu ülkenin bütün şehirleri aynı imkanlara yükselsin istiyoruz. İşte bunun için 5 yıldır bir mücadele var. Bu mücadelede batıdan doğuya, kuzeyden güneye, bütün okullarımızda, ilköğretimde, ortaöğretimde eğer bilişim teknolojisi sınıfları açılmışsa, eğer ADSL bağlantıları kurulmuşsa ve bu artarak devam edecekse, bunun tek nedeni, bütün yavrularımızın bilimde, teknolojide geleceğe öz güven kazanarak yürümesidir" şeklinde konuştu.
Tayyip Erdoğan, hükümet olarak son 5 yılda Çanakkale ve Gelibolu Yarımadası'na 40 milyon YTL'lik yatırım yaptıklarını, 250 bin olan ziyaretçi sayısının 3 milyona ulaştığını gururla söylediğini sözlerine ekledi.
Törende Vali Orhan Kırlı ve Belediye Başkanı Ülgür Gökhan da birer konuşma yaparak, Çanakkale Zaferi'nin Türk ve dünya tarihindeki öneminden bahsettiler. Resmi geçitle sona eren törene, 17 bakan ve çok sayıda milletvekili ile binlerce vatandaş katıldı.
Başbakan Erdoğan, törenin ardından Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı'nda yer alan Şehitler Abidesi'nde gerçekleştirilecek törene katılmak üzere stadyumdan ayrıldı.
Öte yandan Çanakkale'deki törenleri izlemek ve şehitlikleri gezmek için Türkiye'nin dört bir yanından 40 bin ziyaretçinin bölgeye geldiği öğrenildi.
(AÖ-MŞ-İHS-CC-Y)
Son Dakika › Güncel › Çanakkale Deniz Zaferi'nin 93. Yıldönümü Törenleri - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?