Büyük Şehirlerde "Yetersizlik Duygusu" Öfke Getiriyor

EFSUN YILMAZ - Evlilik ve Aile Danışmanları Derneği Başkanı psikolojik danışman Ferhan Bıçakçılar, ilişkilerdeki en büyük problemin kadınlarda "değersizlik", erkeklerde "yetersizlik" duygusu olduğunu, büyük şehirlerde kendini yetersiz hisseden bazı erkeklerin sokakta, otobüste karşılaştığı ve hiç tanımadığı kadınlara şiddet uygulayabildiğini savundu.

Bıçakçılar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sadece Türkiye'de değil, tüm dünyada kadınların "değersizlik", erkeklerin ise "yetersizlik" duygusuyla karşılaştığını söyledi.

Büyük şehirlerde kadınların kentli yaşam biçimine erkeklerden daha çabuk ve daha iyi uyum gösterdiğine değinen Bıçakçılar, "Buna karşın bazı erkekler kendini geliştirmekte zorlandığı gibi kadının gelişmesine de katlanamıyor ve süreci yönetemiyor." dedi.

Çalışan kentli kadının ise kendini daha yeterli hissettiğini, değersizlik duygusunu da alışveriş yaparak, kuaföre giderek veya başka yollarla atlatabildiğini vurgulayan Bıçakçılar, bazı erkeklerdeki "yetersizlik" duygusunun ise kronik bir hal aldığını savundu.

-Büyük şehirlerde daha tehlikeli

Yetersizlik duygusunun da öfkeye dönüştüğünü anlatan Bıçakçılar, şöyle konuştu:

"İlişkilerde en büyük problem artık tüm dünyada kadınlarda değersizlik, erkeklerde yetersizlik duygusu. Kentin içinde, otobüste, sokakta kadına şiddet uygulanıyor. Bu da kentleşmenin erkeklere getirdiği yetersizlik duygusundan kaynaklanıyor olabilir. Hayvanlar aleminde dahi en güçlü varlık erkektir, kent yaşamında, büyükşehirde kendini güçsüz hissettiğinde bunu öfke olarak gösterenler olabilir."

Kırsal yaşamda şiddete rastlansa da büyük şehirlerde daha bilinçli ve organize şekilde şiddet uygulandığını aktaran Bıçakçılar, "Kırsalda anlık öfkelerin şiddeti varken büyükşehirlerde daha örülmüş, belli bir süreci olan, planlanmış ve yok edici şiddet olaylarıyla karşılaşıyoruz." diye konuştu.

Yetersizlik duygusunu öfkeyle bastırmaya çalışan bazı erkeklerin kadına uyguladığı şiddetin basında yer aldığını hatırlatan Bıçakçılar, kamuoyunda konuyla ilgili geç olsa da duyarlılık oluşmaya başladığını anlattı.

Bıçakçılar, duyarlılığın kampanyalara dönüştüğüne işaret ederek, "Kadına şiddete karşı kampanyalar düzenleniyor, refleks oluşuyor. Şu da bir gerçek ki bütün erkekleri tekme atanlarla karıştırmamak gerekiyor, kadınlar da kendilerini destekleyen erkeklere sahip çıkmalı." dedi.

Duygusal açlığa sosyal medya arayışı

Kentlerde son dönemde "yetersizlik" ve "değersizlik" duygularının yanı sıra rastlanan bir başka sorunun da "duygusal açlık" olduğun bildiren Bıçakçılar, bu duyguları bastırmak amacıyla sosyal paylaşım sitelerine başvuranlar olduğunu söyledi.

Sosyal paylaşım sitelerinin, sosyal medyanın bir araç olarak görülmesi gerektiğini vurgulayan Bıçakçılar, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Bu siteleri amaç olarak görmek yanlış. Sıkıntısını, kırgınlığını, mutsuzluğunu, ezikliğini, duygusal açlığını gidermek isteyen kişi sosyal medyada çözüm arıyorsa yine aynı durumdaki bir insanla karşılaşacaktır. Üzgün, sıkıntılı, kaygılı iki kişiden bir mutlu ilişki çıkmaz. Bursa'da sosyal medya üzerinden tanıştığı bir kızı öldüren bir gencin haberini okuduk. Birbirini daha önce hiç görmemiş iki kişiden bahsediyoruz. Sıkıntı ve açlığımız sosyal medyada karşılanacak bir şey değil."