Bursa'da "2007 yılı enleri" ödülleri sahiplerin buldu. Eski Milli Eğitim bakanı Hasan celal Güzel, layık görüldüğü demokrasi ödülünü Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in elinden aldı. Gündemdeki konuları değerlendiren Hasan Celal Güzel, " Türkiye'de yeni bir anayasa çıkartmamız gerekmektedir. O zaman taşları serbest bırakıp, köpekleri bağlarız. Türkiye'de demokrasi varsa sizin dediğiniz olur. 70 milyon nüfusu Arabistan çöllerine sürüp, Fransa'dan laikçi adam mı ithal edecekler. Sonunda bizim dediğimiz olacak" dedi.
Bursa'da Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in de katıldığı gecede, Memur-Sen Bursa İl Temsilciliği tarafından düzenlenen '2007 yılı enleri' ödülleri sahiplerini buldu. 18 kategoride ödülün verildiği gecede, gündemdeki başörtüsü meselesi ve rektörlerin üniversitelerdeki tutumları ön plana çıktı. Memur-Sen İl Temsilcisi Aydın Kılıç'ın açılış konuşmalarıyla başlayan gecede demokrasi ödülüne layık görülen eski Milli Eğitim Bakanı Hasan Celal Güzel, ödülünü Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in elinden aldı.
Bakan Çelik, yaptığı konuşmada Güzel'e övgüler yağdırdı. Gündemdeki konulara değinen eski Milli Eğitim Bakanı Hasan Celal Güzel, "Belki de ileride bu anayasa değişikliğini bozacaklar. Türkiye'de üniversiteler, millet iradesinin üzerinde. Türkiye'de Türk Silahlı Kuvvetleri başımızın üzerinde ama 10 yılda bir kendi görevini bir tarafa bırakarak, siyasete müdahale edenler var. Türkiye'de öyle yüksek yargı organları var ki bunlar Yassıada Mahkemesi'nin devamı gibi davranıyorlar. Türkiye ne yazık ki hala sistemini yerine oturtmadı. Ama bunda sizin de büyük mesuliyetiniz var. Sadece seçmekle olmaz seçtiklerinize de sahip çıkmak gerekir. Başörtüsü meselesi belki bu defa da halledilmeyebilir. En kısa zamanda üstler arasında denge kurarak, yasama erkinin gücünü üstün olduğunu anayasadaki dengesinde yer vererek, Anayasa Mahkemesi'nin görevini TBMM'den önemli bir kısmının seçilmesini sağlayarak, Anayasa Mahkemesi, Danıştay gibi organların yerindelik kararı vererek, yasama ve yürütmenin üzerine çıkmasına mani olarak, kişiyi temel alarak, Türkiye'de yeni bir anayasayı çıkartmamız gerekmektedir. O zaman taşları serbest bırakıp, köpekleri bağlarız. Teşbihte hata olmaz. Kimseye söylemiyorum. Ama Türkiye'de demokrasi varsa sizin dediğiniz olur. Burada da olacaktır. Biz hancıyız, onlar da yolcudur. 70 milyon nüfusu Arabistan çöllerine sürüp, Fransa'dan laikçi adam mı ithal edecekler. Sonunda bizim dediğimiz olacak" dedi.
Gecede söz alan Eğitim Bir-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu'nun da gündeminde başörtüsü meselesi ve üniversiteye alınmayan başı kapalı öğrenciler ile rektörlerin sergilediği tutumlar vardı. Rektörlerin son dönemdeki tutumlarını eleştiren Gündoğdu, "Rektörlerin bozuk saat gibi günde iki kez doğruyu gösterip, 22 kez millet ile milletin değerleri ile kavga ettiğine tanık olduk. Cumhurdan anladıkları şey Cumhuriyet Gazetesi oldu. Milleti hep dışladılar. Milletin çocuklarını da maalesef yok saydılar. Hepiniz bilirsiniz; babasının yaramaz oğluna bütün tecrübelerinden sonra 'sen adam olmazsın oğlum' demesini; oğlunun bu hırsla üniversiteyi bitirip, vali olduktan sonra görevlileri gönderip, apar topar babasını ayağına getirtmesini. 'Bak baba, sen bana 'adam olamazsın demiştin' sözüne o bilge babanın 'Oğlum sana adam olamazsın dedim, vali olamazsın demedim' sözünü hepimiz biliriz. Biz bunlara profesör olamazsınız demedik, adam olun diyoruz. 411 el diye tanımladığı ele alkış istedi, bu alkışa aynen katılıyorum.
Kalka kalka 411 el değil, bu zamana kadar halkçılığı ilkeleri içerisinde kabul etmesine rağmen hep halka rağmen siyaset yapan ve ona yandaş olan diğer bir parti ile birlikte 112 el kaosa kalkmıştır" diye konuştu. Anayasanın açık hükmüne rağmen birçok rektörün başı örtülü kızları üniversiteye almadığı için suç işlendiğini söyleyen Gündoğdu, "Başörtülü kızlarımız üniversitelere alınmıyor. Biz Eğitim Bir-Sen olarak kendileri için noter huzurunda suç duyurusunda bulunduk. Birçok rektör 'suç işlemişsek bedelini öderiz' dedi. Evet buradan çağrıda bulunuyorum. Bugüne kadar millete bedel ödetenler bugünden sonra yargı önünde bedel ödeyecekler. Çünkü biz hukukun üstünlüğüne inanıyoruz" şeklinde konuştu.
Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Aksu da gecede söz alarak, "Başörtüsü ayrımcılığıyla ilgili ayıbın kamuda da kaldırılması gibi talebimiz var. Bu içimizde yanan bir ateştir. Umarız bu tür ayıplar, parlamentomuzun çalışmaları sonucu ortadan kalkar" diye kaydetti.
Memur-Sen Bursa İl Temsilciliği tarafından düzenlenen Mehmet Akif İnan'ı Anma ve '2007 yılı enleri' ödül töreninde ödül alan isimler şöyle:
"Özel Demokrasi Ödülü - Eski Milli Eğitim Bakanı Hasan Celal Güzel, Yerel Siyaset Ödülü - Osmangazi Belediye Başkanı Recep Altepe, Merkezi Bürokrasi Ödülleri - İl Emniyet Müdürü Tahsin Demir - İl Sağlık Müdürü İsmail Hakkı Çelik - Nilüfer İlçe Milli Eğitim Müdürü Mehmet Kaya - İl Müftüsü Mahmut Gündüz, Sendikal Haklar Ödülü - İnegöl Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Bilim Adamı - Prof. Dr. Mustafa Kara, Yılın Tv Ödülü - Selahattin Yusuf, Yerel Medya - Erhan Ertanman, Özel Girişim - Hıdır Şaylı, Yılın Eğitimcisi - Osman Nilüfer, Yılın Memuru - Eren Mandacı - Mustafa Uçmaz, Yılın Yazarı - Şaban Abak, Sosyal Hizmet Ödülü - Sosyal Hizmetler İl Müdürü Şaban Kander, Sivil Toplum Ödülü - MÜSİAD Genel Başkanı Ömer Bolat, Yılın Spor Ödülü - Gençlik Spor İl Müdürü Ömer Gümüş." (EY-OK-Y)
Son Dakika › Güncel › Bursa'da '2007 Yılı Enleri' Ödülleri Sahiplerini Buldu - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?