'Bu İşi Öcalan Çözer'

Hakkari'nin Şemdinli İlçesi'nde vatandaşlarla bir araya gelen BDP Genel Başkanı Hamit Geylani son gelişmelerle ilgili açıklamalarda bulundu. 30 yıldan beri operasyonların sürdüğünü belirten Geylani, "Çok kutsal bir ayda yaşıyoruz. Ramazan ayı da bitti. İki üç gün önce Kadir gecesi idi ve 1 Eylül ise Dünya Barış Günü'dür. Fakat bu sistemin savaş anlayışında dini bayram anlayışı yoktur. Barış bombalama ile değil, görüşme ile diyalogla, müzakere ile olur. Şimdi bakınız, Öcalan ile diyalogu kesmelerinin tek nedeni savaşı tekrar istemeleridir. Çünkü avukatları gitseydi bu 30 gündür savaşın şiddetin karşısında benim şahsi kanaatim Sayın Öcalan, bayrama kadar ya da bayramdan bir ay sonraya kadar ateşkes ilan edilmesi çağrısı yapardı. Bu çağrıya da PKK uyardı" dedi.

AVUKATLAR GÖRÜŞSEYDİ ATEŞKES OLURDU

Şemdinli'de taziye ziyaretlerinde bulunan ve vatandaşla bir araya gelen BDP Genel Başkanı Hamit Geylani son günlerde artan PKK saldırıları ve operasyonlarla ilgili sorumlunun hükümet olduğunu söyledi. PKK'nın defalarca ateşkes yapmasına rağmen bunun tek taraflı kaldığını ifade eden Geylani, "Böyle günlerde her işlenen günah katlanarak sahibine döner. Ama bu sistem öyle zalim bir sistemdir ki, kutsal gün nedir bilmiyor. Başbakan Erdoğan Müslüman olarak geçiniyor. İran'ın Cumhurbaşkanı Ahmedi Nejat. Fakat bu son harekatta bu iki sistem, biri Cumhurbaşkanı, biri Başbakan anlaşarak yine Kürdistan topraklarına bomba yağdırıyorlar. Bu nedenle 30 yıldır aynı şeyleri denediler fakat sonuç alınamadı. Barış bombalama ile olmaz. Görüşme, diyalog, ve müzakere ile olur. Şimdi bakınız, Öcalan ile diyalogu kesmelerinin tek nedeni savaşı tekrar istemeleridir. Çünkü avukatları gitseydi bu 30 gündür savaşın şiddeti karşısında Sayın Öcalan bayrama kadar ya da bayramdan bir ay sonraya kadar ateşkes ilan edilmesiyle ilgili bir çağrı yapardı. Bu çağrıya da PKK uyardı. Ama devlet bunu istemiyor. Ne çağrı yapsın ne de PKK ateşkes ilan etsin. Çünkü şuana kadar PKK defalarca ateşkes yapmış. Fakat tek taraflı ve karşılıksız olmuş. Onun için bu savaşın devamından yana olanlar bu son harekatı başlattılar" dedi.

'YILDIRIM AYHAN BİLEREK ÖLDÜRÜLDÜ'

Çukurca'daki müdahalede hayatını kaybeden Yıldırım Ayhan'ın bilerek öldürüldüğünü iddia eden Geylani, defalarca Hakkari Valisi ile gruba müdahale edilmemesi konusunda görüştüklerini belirterek, "Buna rağmen bizi dinlemediler ve müdahele edip bilerek Yıldırım Ayhan'ı öldürdüler. Sonrasında biz cenazeyi Van'a götürdük, hiç bir şey yokken ordada müdahale edilip gazlı suları bastırdılar, mezarları yaktılar, mezarlara zehirli gaz ve kurşun sıktılar. Ama çözümsüz kaldı. Bundan sonra bu anlayışla çözümsüz kalmaya devam edecektir. Bugün bayramdır. Bugün ölüm günü olmaması için dua ettik. Şuana kadar ölüm haberi duymadık, inşallah bundan sonra da ölümler olmaz" dedi.

MECLİSE GİTMEK İÇİN 1 EKİM EN UYGUN ZAMAN

BDP'nin Meclis'e girmesinin en uygun tarihinin 1 Ekim olduğunu hatırlatan Geylani, meclise girmenin iki önemli nedeninin olduğuna dikkat çekerek, "Birincisi doğru bir zamanın olması lazım. İkincisi o zamanla birlikte doğru bir zeminin olması lazım. Yani doğru şartların olması lazım. Daha önce yaptığım açıklamada 1 Ekim'de meclis açılıyor dedim. Halkın iradesinin mecliste temsili için onun hakkının hukukunun korunması için meclise gidilmesi gerekiyor. 1 Ekim tarihi de doğru bir zamandır. Ama bu tek başına yetmiyor. Doğru zaman doğru zemin ve doğru şartların da olması lazım" dedi.

BAŞBAKAN OPERASYONLARI DURDUSUN

Hava operasyonlarından sonra kara operasyonu olacağı yönünde bilgiler aldıklarını belirten Geylani, "Bu savaşın ve operasyonların bitmesi lazım. Kitlesel gözaltılar var, tutuklamalar var. Onun için hem askeri hem siyasi hem de yargı operasyonlarının durmadığı bir noktada, Başbakanın verdiği mesajlarda şu gerçek ortaya çıkıyor. Karadan bir harekatın başlatılmasını düşünüyorlar. Kitlesel gözaltı ve tutuklamalar olacağı ve bin 500 kişilik bir liste olduğu söyleniyor. Türk gençlerini gönderiyorlar, diyorlar 'git ya öl ya öldür. ' Ölen gencecik çocuklardır. Kürt çocuklarına da yazıktır, Türk çocuklarına da yazıktır. KCK son açıklamasında da yine Erdoğan'a çağrı yapıyor. Bundan önce de defalarca çağrı yapıldı. Eğer bu çağrıya riayet edilirse ve başbakan 'evet ben askeri operasyonları durdurdum, PKK de silahlarını sustursun. Oturacağız, konuşacağız, bir şeyler yapacağız' dese bile yeter. Meclise gitmemiz için de bu yeter. Sadece dese ki; ben bu operasyonları durdurdum, kimseyi öldürmeyeceğim, kimseyi bombalamayacağım desin o kadar" dedi.