Bozdağ-Jagland Görüşmesi

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "Türkiye çok büyük tehlike ve tehdit atlatmıştır. Türkiye ile ilgili değerlendirme yapan uluslararası kuruluşların, ülkelerin, Türkiye'nin yaşadığı gerçeklikleri göz önünde bulundurarak değerlendirme yapması, Türkiye hakkında doğru kararlar oluşturulmasına büyük katkı sağlayacaktır. Biz Türkiye ile ilgili algılar üzerinden yapılan değerlendirmelerin doğru sonuçlara götürmediğini çok yakın görüyoruz." dedi.

Bozdağ, Strazburg ziyareti kapsamında Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Thorbjorn Jagland ile görüştü. Avrupa Konseyi binasında basına kapalı gerçekleşen görüşme, yaklaşık 1 saat sürdü.

Adalet Bakanı Bozdağ ve Jagland, görüşmenin ardından açıklama yaptı.

Verimli bir toplantının gerçekleştiğini ifade eden Bozdağ, toplantıda Türkiye-Avrupa Konseyi arasında süren diyaloğun, yapılan çalışmaların değerlendirildiğini bildirdi.

Türkiye'nin Avrupa Konseyinin kurucu üyelerinden olduğunu anımsatan Bozdağ, Türkiye'nin bugüne kadar Avrupa Konseyinin değerlerine hizmet ettiğini, bu değerlerin gelişmesine katkıda bulunduğunu dile getirdi.

Bozdağ, bundan sonra da Türkiye-Avrupa Konseyi arasındaki ilişkilerin güçlenerek devam etmesi gerektiğine olan inancın karşılıklı teyit edildiğini belirterek, Türkiye'nin Avrupa Konseyiyle olan ilişkilere büyük önem verdiğini, bundan sonra da önem vermeye devam edeceğine dikkati çekti.

"Adil ve objektif değerlendirmeler önemli"

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Jagland'ın demokrasi ve Türkiye lehine ortaya koyduğu tavrı, Türkiye'nin unutmayacağını vurgulayan Bozdağ, Jagland'ın darbe girişiminin ardından Türkiye'yi ziyaret eden ilk uluslararası aktör olduğunu ifade etti.

Adalet Bakanı Bozdağ, şöyle devam etti:

"Türkiye çok büyük tehlike ve tehdit atlatmıştır. Türkiye'yle ilgili değerlendirme yapan uluslararası kuruluşların, ülkelerin Türkiye'nin yaşadığı gerçeklikleri göz önünde bulundurarak değerlendirme yapması, Türkiye hakkında doğru kararlar oluşturulmasına büyük katkı sağlayacaktır.

Biz Türkiye ile ilgili algılar üzerinden yapılan değerlendirmelerin doğru sonuçlara götürmediğini çok yakın görüyoruz. Bunun için diyoruz ki, 'Tükiye'yle ilgili Türkiye'nin doğru dinlenilmesi ve değerlendirilmesi bunun raporlanması, gerçeklikler üzerinden bunun yapılması son derece önemli.' Adil ve objektif her türlü değerlendirme bizim için son derece önemli ve yol göstericidir."

Jagland'ın Türkiye ziyareti sırasında yaptığı değenlendirmelere önem verdiklerine işaret eden Bozdağ, Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonunun kurulduğunu anımsattı.

Komisyonun, bağımsız ve etkili olacağına değinen Bozdağ, yapılacak müracaatların hepsinin değerlendirilerek, nihai karar vereceğini bildirdi.

"Türkiye'nin haklı tutumunu korumaya devam edeceğiz"

Komisyonun verdiği kararların herkes bakımından bağlayıcı olacağını belirten Bozdağ, şu görüşlere yer verdi:

"Diyelim ki, işe iadesine karar verdiğinde o işe iade edilecektir, bir yerin açılmasına karar verdiğinde orası açılacaktır. Hukuk içinde bunların gerekleri yapılacaktır. Bunu buradan ifade etmek isterim. Yargı yolu da açık bütün bunlara karşı. Hem Türk iç hukuku hem Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru hem AİHM'e müracaat yolları da açıktır. Hukuk devletinin bütün mekanizmalarıyla bu süreçte yapılan iş ve işlemler denetime açılmıştır. Burada büyük bir adım atılmıştır. Bu objektif işbirliğinin Türkiye'ye yaptığı en önemli katkılardan biridir. Bundan sonra da bu ve benzeri objektif yaklaşımlara Türk hükümeti ve Türkiye değer verecektir. Ama yanlı, tutumlu Türkiye gerçekleriyle bağdaşmayan, objektiviteden uzak, subjektif değerlendirmeler olduğu zaman da biz Türkiye'nin haklı tutumunu korumaya devam edeceğiz."

Bir gazetecinin tutuklu Deniz Yücel'e ilişkin sorusu üzerine Bozdağ, Türkiye'nin demokratik bir hukuk devleti olduğunu, kişilerle ilgili soruşturma ve kovuşturmaların bağımsız, tarafsız Türk yargısı tarafından yapıldığına dikkati çekti.

Bozdağ, "Sorduğunuz kişiyle ilgili de kararı bağımsız Türk mahkemesi vermiştir. Bu kararlar itiraza tabi kararlardır. Kendi içerisinde bu kararları kabul etmeyenlerin başvuracağı etkili başvuru yolları vardır. Bunların hepsini ilgili yargı makamları değerlendirecektir. Bunlar bağımsız Türk yargısının verdiği kararlardır, siyasi kararlar değildir." dedi.