BOSTANCI'DAKİ HELİKOPTER KAZASI; PİLOT İLK KEZ HAKİM KARŞISINDA

Ölen iş adamı Halil İbrahim Ünver'in kızı Selin Ünver,

"Olayın kaza olduğunu düşünüyorum. Şikayetim yoktur"

Halil Sadri YILMAZ/ İSTANBUL, (DHA) ' BOSTANCI'da 2018 yılında meydana gelen ve iş insanı Halil İbrahim Ünver'in (68) yaşamını yitirdiği helikopter kazasına ilişkin hakkında 6 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan pilot İsmet Özgür ilk kez hakim karşısına çıktı. Tutuksuz sanık savunmasında kaza sırasında daha önce hiç duymadığı 'Çaav' diye bir ses duyduğunu öne sürdü. Halil İbrahim Ünver'in kızı ise olayın kaza olduğunu düşündüğünü belirterek sanıktan şikayetçi olmadı.

Anadolu 25. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuksuz sanık İsmet Özgür ve taraf avukatları katıldı. Duruşmada kazada hayatını kaybeden Halil İbrahim Ünver'in kızı Selin Ünver de yer aldı.

ÜNVER HELİKOPTERİ KULLANABİLMEK İÇİN LİSANS ALMAYA ÇALIŞIYORDU

Tutuksuz sanık İsmet Özgür savunmasında emekli subay olduğunu, 24 yıl Türk Silahlı Kuvvetleri'nde pilot olarak görev yaptığını ve 2010 yılında emekli olduğunu belirtti. Emekli olduktan sonra Halil İbrahim Ünver'in yanında pilot olarak çalışmaya başladığını kaydeden Özgür, şöyle devam etti:

"Ben müteveffanın kendisine ve yakın aile bireylerine pilot olarak hizmet veriyordum. Kazaya uğrayan helikopter Halil Ünver'e aitti. Kendisinin de helikopter kullanmaya elverişli şekilde lisansı vardı. Kazaya uğrayan helikopter kaza tarihinden 14 ay önce ikinci el olarak Yunanistan'dan satın alınmıştı. Alınan helikopter 2 motorluydu. Ben de bu helikopteri kullanma konusunda kaza tarihinden yaklaşık 2 buçuk ay kadar öncesinde eğitimlerimi tamamlamış, sertifika ve lisansımı almıştım. Halil Bey de kazaya uğrayan helikopteri kullanabilmek için lisans almaya çalışıyordu. Ancak kendisinin 2 motorlu olmayan tek motorlu helikopterleri kullanma konusundan yeteneği, tecrübesi ve pilotluk deneyimi vardı" şeklinde konuştu.

"HAKİMİYET BENDEYDİ"

Kaza günü helikopteri kullanan kişinin kendisi olduğunu kaydeden Özgür, "İki motorlu helikopterlerin ticari uçuşlarda sevk ve idaresi iki kaptan tarafından gerçekleştirilir. Özel uçuşlarda ise uçuşu tek pilot gerçekleştirilirdi. Bu bazen de tercihe bağlıdır. Kaptan uçuş esnasında her zaman helikopterin sol tarafından otururdu. Ben de olay günü helikopterin sol tarafından oturuyordum. Hakimiyet bendeydi" dedi.

"SON UÇUŞUMUZ OLACAĞI İÇİN KENDİSİ KULLANMAK İSTEDİ"

Kazaya uğrayan helikopterin satılmasının planlandığını ve gerçekleşen son uçuşu olacaklarını belirten İsmet Özgür, şöyle devam etti:

"Halil Bey'in pilot olarak tecrübesi vardı. Seferimiz esnasında son uçuşumuzdan olduğundan bahsederek helikopteri kullanmak istediğini söyledi. Kalkıştan 2-3 dakika sonra talepte bulundu. Ben de patronum olduğu için ve pilot olarak tecrübesine güvenmemden dolayı helikopterin sevk ve idaresini kendisine verdim. Yaklaşık 1-2 dakika kadar helikopteri kullandı. Kendisi helikopterin sağ tarağından oturuyordu. İkimizin de emniyet kemerleri bağlıydı. Bir müddet kullandıktan sonra helikopterin sevk ve idaresini ben devraldım. Bu aşamaya kadar herhangi bir sıkıntı yaşanmadı."

Kaza anında meteorolojik anlamda olumsuz bir durum olmadığını, silecek dahi çalıştırmadıklarını belirten İsmet Özgür, "Zaten Halil Bey hava durumu kötü olduğunda helikoptere binmeyi tercih etmezdi ancak sefer başlamadan önce hava durumu kötüydü sonra düzelmişti. Ben yüzlerce pilot yetiştirmiş, 3 Cumhurbaşkanı uçurmuş bir insanım. 9 bin saat uçmuş bir insanım. Hiç duymadığım 'Çaaaav' diye bir ses duydum. Bu sesten sonra helikopterde bulunan kayıt cihazları devre dışı kaldı. Sonra helikopter düşüşe geçmiş. Ben bundan sonrasını hatırlamıyorum. Motorlar çalışıyordu. Yıldırım mı çarptı yoksa hava muhalefetinden kaynaklı bastırıcı hava akımından kaynaklı mı bizi yerin dibine çarptı bilmiyorum. Helikopterin düşüş nedenini tam olarak bilemiyorum. Ben kazadan sonra 2 buçuk hastanede sene yattım. Ağır şekilde yaralandım." diye konuştu.

Hakim sanığa ceza verilmesi durumunda cezanın ertelenmesini isteyip istemediğini sordu. Sanık da "Ben neden ceza alabilirim? Ben ölümden döndüm" şeklinde cevap verdi.

KIZI ŞİKAYETÇİ OLMADI

Mağdur Selin Ünver ise "Ben olay sonrasında babamı kaybettim, olayın kaza olduğunu düşünüyorum. Şikayetim yoktur" dedi.

Hakim gelen bilirkişi raporunda yolcunun helikopteri kumanda ettiğine dair tespit olduğunu hatırlattı. Sanık da "Yolcu olarak bahsedilen kişi hem helikopterin sahibi hem de pilot tecrübesi olan bir kişidir. Kendisinin kaza anında helikopteri kumanda etmesi şeklinde bir durum söz konusu değildir" dedi.

DOSYA BİLİRKİŞİ HEYETİNE GÖNDERİLDİ

Ara kararını açıklayan mahkeme, gelen bilirkişi raporunda kazanın insan hatasından kaynaklanmış olabileceğine yönelik tespitlere nazaran helikopter kazasına ilişkin uzmanlığı bulunan bilirkişi heyetine dosyanın tevdi edilerek sanığın kusur durumunun tespit edilmesine karar verdi. Duruşma ertelendi.

İDDİANAMEDEN

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede 6 Eylül 2018'de Ünver Air'a ait TC-HYU kuyruk numaralı helikopterin Kartal'dan havalanarak Büyükçekmece'ye hareket ettiği ve bilinmeyen bir sebeple Bostancı önlerinde denize düştüğü anlatılıyor.

İddianamede Ulaşım Emniyeti İnceleme Grubu tarafından hava aracının enkazının ve motorunun incelendiği ve kazanın insan faktörüne bağlı olarak meydana geldiği şeklinde görüş bildirildiği de hatırlatılıyor.

Sanık İsmet Özgür'ün ise "Taksirle ölüme neden olmak" suçundan 2 yıldan 6 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması isteniyor.