Bodrum - Yerel Basının Geleceği, Bodrum'Da Tartışıldı - Son Dakika
Güncel

Bodrum - Yerel Basının Geleceği, Bodrum'Da Tartışıldı

Bodrum - Yerel Basının Geleceği, Bodrum\'Da Tartışıldı

Muğla'nın Bodrum İlçesi'nde Yerel Yayımlanan Yarımada Gazetesi Tarafından Düzenlenen 'yerel Basın ve Geleceği' Konulu Panele, Türkiye'nin Önde Gelen Gazetecileri Katıldı. Yerel Medyanın İçinde Bulunduğu Sıkıntılar, Geleceği, Çözüm Önerileri Masaya Yatırıldı.

16.04.2010 22:48

Muğla'nın Bodrum İlçesi'nde yerel yayımlanan Yarımada Gazetesi tarafından düzenlenen 'Yerel Basın ve Geleceği' konulu panele, Türkiye'nin önde gelen gazetecileri katıldı. Yerel medyanın içinde bulunduğu sıkıntılar, geleceği, çözüm önerileri masaya yatırıldı.

Bodrum Ticaret Odası Konferans Salonu'nda Yerel Yarımada Gazetesi'nin 16'ncı kuruluş yıldönümü nedeniyle düzenlenen 'Yerel Basın ve Geleceği' konulu panele Hürriyet Gazetesi Ekonomi Müdürü Vahap Munyar, Milliyet Gazetesi Ekonomi Müdürü Murat Sabuncu, Gözlem Gazetesi Yazarı Can Pulak, Vatan Gazetesi yazarı Can Ataklı ve Muğla Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ünal Türkeş konuşmacı olarak katıldı. Vatan Gazetesi yazarı Aydın Ayaydın'ın moderatörlüğünde yapılan paneli, Yarımada Gazetesi'nin sahibi Hüseyin Anıl, Ortakent- Yahşi Belediye Başkanı MHP'li Mehmet Onur Şahbaz, Bitez Belediye Başkanı CHP'li İbrahim Çömez, Konacık Belediye Başkanı MHP'li Mehmet Tosun ve yaklaşık 300 kişi izledi.

PULAK: YEREL BASIN SUNİ TENEFFÜSLE YAŞIYOR

Oturumun açılış konuşmasını yapan gazeteci Can Pulak, 179 yıllık Türk basınında baskı ve ekonomik sıkıntıların asla sona ermediğini belirterek, şöyle devam etti:

"Sıkıntılar, baskı ve zorluk içinde görevini yapmaya çalışan yerel basına resmi ilanlardan bir parmak bal çalınarak görevi yapması isteniyor, tirajlar çok küçük devlet desteği yok denilecek kadar az, haber kaynakları kıt ve yerel basın iyice köşeye sıkışmış vaziyetti. Türkiye'deki 866 yerel gazetenin yüzde 62'si eski teknoloji ile üretiliyor. Bu gazetelerin sadece 250'si kaliteyi düşürmeden gazetecilik yapmaya çalışıyor. Yarısı ise suni teneffüsle yaşıyor. Bu nedenle ulusal basının yerel basına destek vermediği gibi ulusal basının yerel basını boğazladığı görülüyor. Gereksiz eklerle yerel basının gücünü azaltıyor. Yerel basının güç kaybı mutlaka frenlenmeli. Yerel gazetelerin resmi ilan desteği yüzde 20 azaldı. Yerel gazeteleri güçlendirmek için gazete evliliği yaparak güçlü gazeteler kurmak gerekir. Çok gazete yerine birleşmiş gazetelerin daha güçlü olacağına inanıyorum. Türkiye'deki tüm yerel gazetelerin tirajı 300 bini geçmiyor, yani bir ulusal gazetenin tirajı kadar bile değil, oysa batı ülkelerinde ise yerel gazeteler en az ulusal gazeteler kadar güçlü. Yerel basına KOBİ işletmeleri statüsü kazandırılırsa alınacak ciddi teşviklerle yerel basını Türkiye'de önemli çapta güçlendirmiş oluruz."

VAHAP MUNYAR: KAYNAK KALMAYINCA SIKINTI ORTAYA ÇIKIYOR

Yerel gazete sahiplerinin günümüzde büyük bir çoğunun amacından farklı noktalara giderek sadece para kazanmayı hedeflediklerini belirten Vahap Munyar ise şunları söyledi:

"Yerel medya gücünü dağıtmadığı sürece başarılı oluyor. Yeniasır, Bursa'daki Olay, Adapazarı, Kocaeli ve Adana'da güzel başarılı yerel gazete örnekleri var. Türkiye'de 876 yerel gazete var, bunlardan 146 tanesini sadece bir kişi, 122 tanesini ise iki kişi çıkartıyor. Matbaacılık yapan biri 'Bari arada bir de gazete çıkartayım, reklamlardan pay alayım' diyor, gazete çıkartıyor. ve seçim dönemi geldiğinde adaylardan para alıp gazete basıyor, basındaki az olan pastayı fareler gibi tırtıklıyor ve gerçek gazetecilik yapan gazetelere kaynak kalmayınca sıkıntı ortaya çıkıyor. İnternet ortamı yaygın yerel gazeteciliği zayıflattı. Üç yıl KOBİ desteklerinden yerel gazetelerin yararlanması için gündemde tuttuk, gazeteler KOBİ kapsamında sayılsa daha iyi bir denetlemeden geçecekti.Ancak hükümetin anayasa ve benzeri önemli konular arasında yerel gazetelerin sorunları çokta ön plana çıkamıyor. Örneğin yerel gazeteye elektrik ve telefon indirimleri sağlansa yük azalır. Yerel radyo ve televizyon yayıncılığı serbest kaldıktan sonra yerel gazetecilik bir anlamda güç kazandı. Türkiye'deki toplam radyo sayısı 1078'tir. Bu radyoların 994'ü yerel olan radyolar çarklarını döndürebilecek hale geldiklerine göre izlenebiliyor demektir. 212 yerel ve 16 bölgesel televizyon var. Bu sayı gerçekten iyi bir rakam, demek ki bu sektörde yaratılan canlılık bu kurumların ayakta kalmasını sağladı. Yerel gazetelerdede bu enerji ve başarı sağlanabilir. Yerel medya bir çıkış yapacak güçte olduğuna inanıyorum. Yaygın medyanın yerel medyaya yardımının beklenmesi doğru değil, yerel medya kendi içerisindeki ayrık otları ayıklaması gerekir."

TÜRKEŞ: KORSAN GAZETECİLERİ MUĞLA'DAN KOVDUK

Muğla Devrim Gazetesi'nin sahibi ve Muğla Gazeteciler Derneği Başkanı Ünal Türkeş ise yerel gazetelerin aynı zamanda bir kütüphane gibi arşiv görevi yaptığını vurgularken, "50 yıldan bu yana Muğla'da gazete çıkartıp tüm zorluklara rağmen halkımıza ulaşmaya çalışıyoruz. Yerel gazetede elle dizgiden, teknolojik çağa geçmeyi başardıksa da zaman zaman Anadolu kaplanları olacaksınız deseler de destek almayı başaramadık, ancak yine de kendi olanaklarımız ile kaplan olmayı başardık. Yerel gazetelerin en büyük sorunu örgütsüzlüktür. Günlük yayın yapan Muğla'da 42 gazete var. Bizi tehdit eden en büyük tehdit korsan basındır. Turizmi gelişmiş ekonomisi gelişmiş ilçelere el atan korsan basın, sigortasını, vergisini ödeyen yerel gazetelerin önüne geçerek ekmeğinden pay almaya çalıştılar. Muğla Gazetecileri Cemiyeti olarak Fethiye, Milas ve Bodrum'da savcılıklara suç duyurusunda bulunduk ve yayınlamalarını engelledik. Milas'ta denetime gittiğimiz bir korsan gazeteci ise bizi boş bir dükkanda karşılamış, vali yardımcısı ile bize (bugün denetime geldiniz ama hırsız kamyonu bu gece kapıya dayamış matbaa malzemeleri ve bütün malzemeleri alıp götürmüş ne olur, bana olumlu rapor verin) diye yalvaracak kadar yüzsüzleşebilmiştir. Mücadelemiz sonucu bu korsan gazetecileri ilimizden çıkarmayı başardık" görüşünü dile getirdi.

MURAT SABUNCU: İNTERNET GAZETECİLİKTE DEVRİM YARATTI

Murat Sabuncu da internetin habercilikte devrim yarattığını belirterek, şunları söyledi:

"İnternetin baskı, kağıt ve benzeri maliyetleri azaltması ve güncel olarak hızlı erişebilirlik nedeniyle bir devrim yarattığına inanıyorum. İnsan kaynakları açısından yerel basının aktif, hızlı ve yetişmiş elemanları ile çağa ayak uydurması gerekir. Basılı gazeteciliğin 20 yıllık ömrü kaldığını söylüyorlar, bu nedenle internet gazeteciliği önümüzdeki yıllarda çok daha fazla ön plana çıkacak. Yerel medya ihtiyacı olan reklam gelirleri internette de var. Yeni genç nesil kağıt gazetelere dokunmuyor, gazetelerin haberlerine internet üzerinden ulaşıyor. Ulusal gazetelerin internet siteleri gazetelerin basılı tirajlarının kat kat üzerinde tiraj alıyor. Günlük 1 milyon 300 bin tık alan haber sitesi var. Yeni kurulan bir haber sitesi 78 bin tiraj almaya başladı. Eğer internet gazeteciliğine önem verirseniz maliyetler çok daha azalacak, bununla birlikte üzerinizdeki baskılar çok daha azalacak.Daha demokratik, daha içerikli bir medya için internetin sağladığı olanakların farkına varılması buna göre tedbir alınması gerekir diye düşünüyorum."

CAN ATAKLI: İKTİDAR BASKI KURMUYOR, AYNI ZAMANDA SAHİBİ DE OLUYOR

İktidarların objektif tarafsız haberlerden hoşlanmadığını, bu nedenle iktidarlar ile medya arasındaki çatışmaların bitmediğini vurgulayan Ataklı, şöyle devam etti:

"Rusya'da ise bu konuyu gazetecileri öldürerek kökünden çözüyorlar. Yargının tamamen iktidarın eline geçmesi durumunda yargı ve zihniyet iktidarın eline geçmesi anlamına geliyor. İktidarların medya ile uğraşmasıda yargı üzerinden oluyor, bu nedenlede yargıyı ele geçirmeye çalışıyorlar. Gerek ulusal gerek yerel medya hukuksal anlamda karşı koymaya çalışıyor, bugün medya karşı dava açarak mücadele edebiliyor. Ama bugün iktidarın istediği değişikler yapılırsa medya bu olanaklarıda kaybedecek. Medya iktidara karşı savunmasız kalacak. Dünya yeniden yapılanma içerisine girerken Türkiye'den enerji geçiş kaynaklarının korunması isteniyor. İktidar ABD'ye ne istiyorsan yaparım ama sen beni koru diyor, batı için Türkiye'nin laik olup olmaması hiç umurunda değil. Bugünkü iktidar dışarı karşı hava atıyor, İsrail, Rusya ve ABD'ye kafa tutuyor gibi yapıyor. Bu nedenle oynanan oyunda Türkiye'deki iktidarı uzun süre kalıcı hale getirmek ve bunun yollarını bulmaya çalışıyorlar. Bu nedenle bugünkü iktidar kendi zihniyetini devletin bütün kurumlarına yerleştirdi. İktidar tarafından TSK dahil her yer teslim alındı. Alınmayan tek yer Anayasa Mahkemesi ve HSYK'dır. Genelkurmay Başkanı her fırsatta zaten paslaştığını söylüyor. Ordu komutanları gidiyor savcının karşısında süklüm püklüm, oluyor, komutanlar GATA'ya koşup rapor almaya çalışıyorlar. Burada yaşanan sıkıntı, her kurum kendi üzerine düşeni yapacak, TSK üzerine düşen görevi yapmadığı için bunun olumsuz yansıması topluma oluyor. İktidar şimdi yargının peşine düştü. Şimdi yargıçlarında tamamının teslim alınması halinde Türkiye'deki sistem dönüştürülmüş olup bu iktidar sabit olarak kalıcı hale gelecektir. Bu nedenle ABD elçisi sürekli dolaştırıp, anayasaya evet deyip durmaktadır. Medyanın genel durumuna bakarsak, tüm iktidarlar medya üzerinde baskı kurmak istemiştir, ancak bugünkü iktidar sadece baskı kurmuyor, aynı zamanda medyanında sahibi oluyor. Sahip olamadığını da farklı yöntemlerle sıkıştırmaya çalışıyor. Medyanın önemli bir bölümüde iktidara bağımlı hale getirildi. Ancak yerel medyanın desteklenmesini sağlamakta sizlerin elinde, eğer yerel medyayı desteklemiyorsanız bunun ulusala yansıması zor oluyor."

Yaklaşık iki saat süren panel izleyenlerin gazetecilere soruları ile sona erdi.

Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Bodrum - Yerel Basının Geleceği, Bodrum'Da Tartışıldı - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement