Batur, kişisel aydınlanma serüveninden söz ettikten sonra, bugün gelinen teknolojik düzeyin, toplumu ne düzeyde bilgi sahibi yaptığına dair ciddi şüpheleri olduğunu belirtti.
Batur, "Teknolojik ilerlemeler. hayatımızda iletişimin bu kadar yaygınlaşması, gerçekten bireyin gelişmesi açısından bir olmazsa olmaz koşul mudur? tartışmamız gerekiyor. Bütün bu teknolojik gelişmeler insanın daha iyi ve aydınlanmış bir insan olmasına yol açıyor mu? diye düşündüğümüzde bunu doğrulamakta zorlanıyoruz. Örneğin, İkinci Dünya Savaşın'da bunun tam tersi olduğunu gördük." dedi.
Batur, bugünlere gelindiğinde ise örneğin Türkiye'nin adelet mekanizmasının tartışılmaya muhtaç olduğunu, medyanın önünde yapılan bu tartışmalarda hukukçuların bile birbirleriyle çelişen açıklamalar yaptığını belirtti.
"Bugün bu ülkenin hukukçularının, yöneticilerinin, örneğin Platon'un Yasalar'ını, Cumhuriyet'ini, Sokrates'in Savunması'nı, Moskova ya da Nürnberg Davalarını, Marcus Aurelius'u bilip bilmediği, okuyup okumadığı konusunda derin şüphelerimiz var. Bu durum bile, bu ülkenin geleceğini belirleyenler açısından endişe duymamız için yeterlidir" diyen Batur, ülkenin hızla eğitimsiz ve okumayan bir topluma dönüştüğünü, google'dan bilgi tarayarak yetinen ancak o bilgiyi özümseyemeyen bir genç kuşağa sahip olduğunu vurguladı.
Batur, İletişimcilerin teknolojinin tüm olanak ve nimetlerinden sonuna dek yararlanmaları gerektiğini ancak bu yararlanmayı mutlaka bir biçimde denetim altında tutmalarının da bir zorunluluk olduğunu sözlerine ekledi.
Son Dakika › Güncel › BİE'den Enis Batur geçti - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?