Erdoğan :'Oy Pusulası Üzerinde Esra Yazın Diyebilirler

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Bakınız, seçimde bunlar sizi yanıltabilir. Başka oyunlar oynarlar. 'Oy pusulası üzerinde AK Parti'nin sütununa oyu vururken oraya Esma yazın' da diyebilirler. Sakın bu oyuna gelmeyin. En ufak bir yazı olmayacak. Sadece mühür" dedi.

Erdoğan, valilik önündeki mitingde halka hitap etti.

Türkiye'nin gerçekten kucaklaştığını, helalleştiğini, tarihinde olduğu gibi bugün de artık bir, birlikte olduğunu, hep birlikte Türkiye olduğunu belirten Erdoğan, "İşte Türkiye'nin bu birliğinden, bu beraberliğinden ciddi şekilde rahatsız olanlar var. Çözüm sürecinden rahatsız olanlar, Batman'a barışın, huzurun gelmesinden rahatsız olanlar var. Türkiye'ye aynı dille, aynı üslupla konuşamayanlar, Türkiye'yi bir bütün olarak kucaklayamayanlar, işte bu süreçten rahatsız oluyorlar. İşte BDP, gerilimi siyaset tarzı yaptığı için, silahların gölgesinde siyaset yapmaya alıştığı için işte bu süreçten rahatsız oluyor. Şimdi elinden istismar araçları kayıp gidiyor, gençlerin yaşıyor olması, kanın durması, gözyaşının durması, yoksulluğun sona ermesi BDP'nin elindeki istismar aracını alıyor ve BDP bundan rahatsız oluyor" diye konuştu.

Batman'ın sokaklarından gelirken sokakların bu denli bozuk olduğunu gördüğünü ifade eden Erdoğan, "Dedim ki 'hangi belediye var', dediler ki 'BDP belediyesi var'. Daha önce de onlar vardı. Tamam da belediyenin işi bu ara sokakları yapıp düzelmek değil mi? Şurada şehrin içinden geçen bu güzel yolları kim yaptı? Biz yaptık. Ne kadar ana arter varsa bu güzellikleri bu güzel Batman'ımıza kim kazandırdı? Üniversiteyi kim kazandırdı, devlet hastanesini kim kazandırdı, Batman Havalimanını kim kazandırdı? Okullarımızın sayısı artıyor bunları kim kazandırdı? Bizden önce buralarda olanlar niçin Batman'ın yüzüne bakmıyordu da biz baktık? Biz size sevdalıyız, biz size aşığız, biz dertliyiz dertli" ifadelerini kullandı.

-"Hiç bir zaman bir etnik unsurun partisi olmadık"

Yola çıkarken "tek millet" dediklerini dile getiren Erdoğan, burada Türk'üyle Kürt Arap'ıyla Zaza'sıyla 36 etnik unsur olduğunu söyledi. Bu unsurların hepsini sevdiğini belirten Erdoğan, şöyle devam etti:

"Türk'ü Türk olduğu için sevmiyorum, Kürt Kürt olduğu için sevmiyorum, Arap'ı Arap olduğu için sevmiyorum. Beni yaratan Allah onları da yarattığı için seviyorum. Biz hiçbir zaman bir etnik unsurun partisi olmadık, 77 milyonun partisi olduk. Biz sizlere efendi olmaya gelmedik, biz sizlere hizmetkar olmaya geldik. Bizim farkımız bu. Çıkıyor BDP diyor ki 'Biz Kürt'lerin temsilcisiyiz.' Hadi canım sen de. Sen Kürt kardeşlerimin temsilcisisin de onlar adına ne yaptın bugüne kadar? Elinde silahla dağlarda dolaşmaktan başka ne yaptınız? Ailelerden yavrularımızı dağlara kaçırmaktan başka ne yaptınız? Barış elde silahla olmaz. Barış tatlı dille olur, hizmetle olur. İşte biz sizi seviyoruz. İşte barışın temsilcileri burada. Bu ülkede barışın teminatı biziz. Bunun için bu reformları yaptık, yapmaya devam ediyoruz. Benim şu anda 60 kadar Kürt kardeşim milletvekili AK Parti'de. 5 tane bakanım var Kürt, ayrım yok. Hepsi var, bizde ayrım yok. Az önce Mehmet Şimşek kardeşimi dinlediniz. O da Kürt. Sizlerden biri. Buradan çıkmış... Maşallah 9 kardeş. Ben en az üç dedim ama Mehmet'in babası maşallah 9 tane. Tabii o anacığı, anası tabii bütün mesele. Analar analar, onlar 9 kardeşi aldı büyüttü, yetiştirdi. Onlar da okudular ve şu anda hem Türkiye'ye hem Batman'a Mehmet kardeşim hizmet veriyor. Şimdi değerli kardeşlerim el ele vereceğiz, omuz omuza vereceğiz, 30 Mart'ta da Batman'ın yerel kaderini değiştireceğiz."

Bu arada Erdoğan, "Batman seninle gurur duyuyor" tezahüratlarına "Biz sizlerle gurur duyuyoruz" karşılığını verdi.

-"Hangi yüzle buraya geliyorsunuz demeniz lazım"

Seçime 16 gün kaldığını anımsatan Erdoğan, "16 gün gece gündüz demeden, kapı kapı dolaşmaya var mıyız? 16 gün kapı kapı dolaşmaya hanım kardeşlerim var mıyız? Bu işi var ya siz bitireceksiniz siz. Hanımlar bu işi siz bitireceksiniz evelallah" dedi.

Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bakınız MHP, şehit cenazelerini istismar ediyor. CHP'yi zaten hiç konuşmama gerek yok. Nerede olduğunu, ne düşündüğünü, siyasetinin, vizyonunun ne olduğunu kendileri bile bilmiyorlar. Hakkari'de bir başka, Edirne'de bir başka. Akşam başka, sabah başka. Ama şimdi son zamanlarda bir gelişme var biliyorsunuz. Artık Pensilvanya'dan kasetler geliyor ve bu kasetlerle işi götürmeye çalışıyor. Biliyorsunuz değil mi? Pensilvanya'nın burada da temsilcileri var mı? Sizin de kapınızı çaldılar mı? Ablalar geliyor mu size de? Gereğini yapıyor musunuz? Aman ha bunlara gereken dersi vermeniz lazım. 'Hangi yüzle buraya geliyorsunuz' demeniz lazım. 'Senin hocan benim başımı açmak için fetva veren hocadır, defolun' deyin bunlara. Bunlara gereken dersi kapıya geldiğinde vermeniz lazım. Hangi yüzle buraya geliyorsunuz.

Bakınız seçimde bunlar sizi yanıltabilir. Başka oyunlar oynarlar. 'Oy pusulası üzerinde AK Parti'nin sü oyu vururken oraya Esma yazın' da diyebilirler. Sakın bu oyuna gelmeyin, en ufak bir yazı olmayacak. Sadece mühür. Verilen mührü, 'evet' mührünü AK Parti'nin altına basacağız o kadar. Çünkü bunlarda takiye var, bunlarda yalan var, bunlarda iftira var, bunlarda fitne var, bunlarda fesat var. Kardeşlerim bu oyunu hep beraber bozuyoruz.

Söylediği lafa bak, sevgili Peygamberimizi Miraç'tan indiriyor, kamyonete bindiriyor ve onunla beraber yürüyorlar. Şu hale bak. Kalmadı, başka ne var. Ne diyor. Savaş Ay söyleşi yapıyor bununla, ne diyor? Diyor ki 'Hazreti Cebrail inse, parti kursa ben ona da oy vermem' diyor. Bir dakika sen ne yapıyorsun? Sen çizgiyi iyice dağıttın. Bir defa meleklere iman var bizde. Bu nasıl bir benzetme? Bunu nasıl söylersin? İyice burada bir dağıtma var."

"Dik dur eğilme, bu millet seninle" sloganları üzerine Erdoğan, "Ben de sizinleyim" dedi.

Kızlara İmam Hatip okullarında bile başörtüsünün yasaklandığını anlatan Erdoğan, "İmam Hatip'lerin orta kısmını kapattılar" diye konuştu.

Dört çocuğunu da İmam Hatip'te okuttuğunu, kızlarının çok çile çektiğini dile getiren Erdoğan, kızlarını dışarıda okutmak zorunda kaldığını, Amerika'da başörtülü olarak üniversitede okuyabildiğini ancak Türkiye'de okuyamadığını aktardı.

-"Niye bizim kızlarımızı başı açık başı örtülü ayırdılar"

Oğlunun da yüksek puan almasına karşın katsayı nedeniyle burada okuyamadığını belirten Erdoğan, onu da Amerika'da okuttuğunu, Harward'da masterını ve önemli bir üniversitesinde de doktorasını yaptığını söyledi.

Erdoğan, "Niye bizim kızlarımızı başı açık başı örtülü ayırdılar? Neydi bu düşmanlık, bu zulüm neydi? Bundan dolayı hüngür hüngür ağlayan yavrular vardı" ifadelerini kullandı.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde Vakıf Gureba hastanesinde yatarken iki kızın kendisini ziyaret ettiğini anlatan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bu kızlar yanıma geldiğinde gözleri yaşlıydı. 'Hayırdır niye ağlıyorsunuz' dedim. 'Başkanım biz üniversiteden atıldık' dediler. 'Niye' dedim. 'Başörtüsünden dolayı' dediler. Tabii ben de duygulandım, ben de ağladım. Daha sonra doktor bey yanıma geldi. Dedi ki, 'başkanım, bundan dolayı şu anda ruh noktasında psikiyatrik noktada bir sıkıntıları var, onun için burada tedaviye aldık' dedi.

Allah aşkına soruyorum, bu zulüm değil mi? Hani Said-i Nursi diyor ya 'zalimler için yaşasın cehennem' diyor ya, işte biz de öyle diyoruz, 'bu zalimler için yaşasın cehennem.' Ne oldu, geldik, siz sabrettiniz ve ne oldu? Sabreden zafere erdi. Şimdi artık orta kısımlar da açıldı mı, bütün meslek okullarının hepsi rahatlıkla katsayı olmadan üniversitelere girebiliyor mu, başörtülü olarak da girebiliyor mu, başı açık, başı örtülü kardeşçe sınıflarda beraber okuyabiliyor mu, devlet dairelerine giriyor mu? Ne oldu, Türkiye bölündü mü, Türkiye parçalandı mı? Ey başörtüsü düşmanları ne oldu? Uzaya uydu gönderdiniz de bizim kızlarımızın başörtüsüne mi takıldı?"