Balyoz Davası Sanığı Binbaşı: Zemindeki Boşluk Bir Gizli Bölme Değildir

İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'ninde görülen Balyoz Davası'nda başka suçta tutuklu bu davadan tutuksuz Binbaşı Mehmet Cem Çağlar slayt sunum eşliğinde savunmasını yaptı. "Rapor03.doc" isimli Kasım 2002 tarihini taşıyan Bilgi Notu" başlıklı ve düzenleyicisi olarak K. Güven Ertaş ismi gözüken dijital veri kaydının kullanıcı yollarında adımın yer almasını kabul etmiyorum" diyen Sanık Çağlar, bu dijital veri kaydının varlığına ilişkin bir bilgisinin olmadığının altını çizdi. Çağlar, Donanma komutanlığı'nca kendi adına tahsisli bir bilgisayarın olmadığını belirterek, "Hiç bir zaman M. Cem Çağlar isimli bir bilgisayarım olmamıştır" dedi.

"DİJİTAL VERİ KAYDI ÜZERİNDE İŞLEM YAPMADIM"

Çağlar, "Böyle dijital veri kaydı üzerinde herhangi bir işlem yapmadım. EK-G Gölcük Bölgesi Müzahir Subay ve Astsubay listesi başlıklı içerisinde 342 kişinin adı ve soyadının yer aldığı listede ismimin geçtiğinden haberim olmuştur. Bu listenin hazırlanmasında herhangi bir katkım bulunmadığı gibi, öncesinde ve sonrasında bu konuda herhangi bir bilgim bulunmamaktadır. Dava kapsamında gizli bölümde muhafaza etmek suretiyle terör örgütüne yardım suçunu işlediğim kanaati ile iddianamede tarafıma yönelik olarak verilen şüphe içeren ifadelerin hiç birisi doğru değildir" diye konuştu.

Çağlar, "Her zaman, hangi bir bilgisayarda, herhangi tarihe ve kişi adına bu tip kayıtlar oluşturulmasının kolay olduğunu defalarca yüce heyetinizin huzurunda gösterildi. Benim ile bu belge arasında sadece soyut bir dijital kayıt üzerinden ilişki kurulmasını heyetinizin sağduyusuna ve vicdanına bırakıyorum" ifadelerini kullandı.

Sanık Çağlar, "Karargahın amiri Tümamiral rütbesindeki Kurmay Başkanıdır. Kurmay başkanına bağlı olan İstihbarat Şube Müdürlüğü bünyesinde 3 kısım amirliği bulunmaktadır. Bunlar İstihbarat Kısım Amirliği, İstihbarata Karşı Koyma (İKK) Kısım Amirliği ve Güvenlik Kısım Amirliği'dir. Donanma Komutanlığı'nda yapılan aramada el konulan malzemelerin tamamı İKK Kısım Amirliği'ne ait olduğunu söyleyen sanık Çağlar, "İstihbarata Karşı Koyma (İKK) Kısım Amiri Binbaşı Kemalettin Yakar tarafından görev yaptığım odanın yükseltilmiş zemin altının benden habersiz ve izinsiz olarak adeta çöplük gibi kullanılmasını otoritemi sarsan bir davranış biçimi olarak algıladım. Bu nedenle söz konusu malzemeleri ve poşetlerin varlığını her öğrendiğimde bu mahlden alınmasını sağlayarak İKK Kısım Amirliği'ne teslim ettim" ifadelerini kullandı.

"İÇİNDE NE OLDUĞUNA BAKMADIM"

Sanık Çağlar, İstihbarat Kısım Amirliği ve aynı zamanda İstihbarat Nöbetçi Subaylığı olarak kullanılan odanın yükseltilmiş zemini altında İKK Kısım Amirliği'ne ait bazı malzemelerin bulunduğunu ilk defa 2008 yılında bu göreve atandığında öğrendiğini söyledi. Çağlar, "Odada yapılan düzenleme esnasında yer karoları kaldırılınca öğrendim. Daha sonraki tarihlerde de yine onarım, bakım ve kablo çekilmesi gibi çeşitli faaliyetler nedeniyle yer karoları kaldırıldığında bizden habersiz olarak buraya konulmuş kutu, torba veya poşetlerin İKK Kısım Amirliğine ait olduğu tespit edilerek, teslim edilmiştir. 2008 yılında orada bulunan bir kaç çöp torbası içindeki malzemeler, şubat-mart 2010'da üzerinde İKK Kısım Amirliği yazan birkaç kutu ve Nisan 2010'da da içinde çeşitli dergiler dergiler olan bir çöp torbası amirliğe teslim edilmiştir. Temmuz 2010'da ise yer karolarının altından hiçbir şey bulunmadığı görülmüştür. Ben son olaya kadar, her seferinde bunların İKK Kısım Amirliğine ait olduğu tespit edip, gelip oradan almalarını sağladım. İçinde ne olduğuna bakmadım" dedi. Sanık Çağlar, son olarak 2010 Ekim sonu, Kasım başı olan bir tarihte, İstihbarat Kısım Amirliği ve İstihbarat Nöbetçi Subaylığı odasında yapılan kablo onarımı sırasında karoların altında poşetlerin bulunduğunu astsubayların kendisine bildirdiğini anlattı. Sanık Çağlar, konuşmasını şöyle tamamladı: "Bunun üzerine bunların kasım ayında yurt dışı göreve giden İKK KS Amiri Binbaşı Kemalettin Yakar'ın koyduğunu öğrendim ve amirim olan Yarbay Behçet Altıntaş'a konu hakkında bilgi verip, poşetlerin buradan alınmasını talep ettim. Ancak konu ile ilgili olarak Kurmay Başkanına danıştığını ifade eden Altıntaş'ın koyacak yer olmaması nedeniyle poşetlerin şimdilik bulunduğu yerde kalacağına ilişkin emri nedeniyle söz konusu poşetler zemin altında kalmaya devam etmiştir. Bir süre sonra da arama gerçekleşmiştir. Ben bu malzemelerin bu odadaki yükseltilmiş zeminin altındaki boşluğa konulmasından her seferinde kablolama, onarım gibi başka vesileyle yer karolarının kaldırılması nedeniyle haberdar oldum. Hem aramada bulunan malzemeler ve hemde bundan önce burada bulunup, İKK Kısım Amirliği'ne teslim edilen malzemelerin oraya konulması her seferinde benden habersiz ve izin alınmaksızın yapılmıştır."

"GİZLİ BÖLME DEĞİL"

Sanık Çağlar, Donanma Komutanlığı'nda yapılan aramaya ilişki olarak ise "Bu malzemeleri oraya ben koymadım, Bu malzemelerin oraya konulması benim bilgim dışında olmuştur, bu malzemelerin içeriğine vakıf olmadım, bu malzemelerin oraya konulduğunu her öğrendiğimde alınması için elimden geleni yaptım. Bu malzemelerin konulduğu odanın zeminindeki boşluk bir gizli bölme değildir. Sonuç olarak, ben Türkiye Cumhuriyeti hükümetini cebren ıskat veya vazife görmekten cebren men etmeye teşebbüs etmek suçunu işlediğimi kabul etmiyorum" dedi.

Sanık Çağlar suçsuz olduğunu belirterek beraatine karar verilmesini istedi. - İstanbul/ Silivri