Bursa İbn-i Sina Özel Bakım Merkezi'nin üç eski hastabakıcısı, engelli çocuklara işkence yapıldığı, dövüldüğü ve aç bırakıldığı, 7 yaşlı hastanın da bakım yapılmadığı için öldüğü iddiasıyla ifade verdi.
Bursa'da ağır zihinsel hastalığı bulunan kişilerin tedavi gördüğü İbn-i Sina Özel Bakım Merkezi, bir dizi skandal ve korkunç iddiayla çalkalanıyor.
İbn-i Sina Özel Bakım Merkezi'ndeki skandal ilk olarak, Bursa Barosu İnsan Hakları Komisyonu'na yansıdı. Komisyon başkanı Avukat Özgür Kemal Yetkin, merkezde çalıştıklarını iddia eden üç eski hastabakıcının korkunç iddiaları üzerine, bu kişileri Bursa Başsavcılığı'na yönlendirdi. Bakım merkezinde, 25 Kasım 2013'te işe başlayıp altı ay görev yapan S.D., geçen 15 Nisan'da savcılığa ifade verdi. S.D., ifadesinde, S.K. isimli çocuğun görevlilerce odaya kapatılıp koli bandı ve halatla kalorifer peteğine bağlandığını ileri sürerek şu korkunç iddialarda bulundu:
TERS KELEPÇELİ DAYAK
"S.K. isimli 16-17 yaşlarında bir çocuk kapalı bir odada, koli bandı ve halatla peteğe bağlı bekliyordu. Çocuğun saldırgan olduğunu, bundan dolayı bağladıklarını söylediler. İ.H.D., A.D., M.D., S.A., E.Ö. isimli idareciler ve işyerinin çalışanı M.K.'nin S.K. ve diğer çocuklara çok kez dayak attığını gördüm. Hatta A.D., arkadan ters kelepçe taktığı bir çocuğu koltuğa doğru hızla iteledi. Ne olduğunu sorduğumda, S. Hanımın, 'Bunlara iyi davranmayın, bu şekilde davranacaksınız, sizin güçlü olduğunuzu hissetsinler' dediğini belirtti. S. Hanımın çocuğun ayağını ayakkabısının sivri topuğu ile ezerek, 'Bunu da yapacaksınız' dediğini söyledi."
AÇLIK, PİSLİK VE VİCDANSIZLIK
Otizm hastası Batuhan T. adlı bir hastanın da yanlış ilaçla zehirlendiğini ve bunun örtbas edildiğini savunan S.D., iddialarını şöyle sürdürdü: "Hastaları aç bırakıyorlardı. Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü'nün yemek listesi uygulanmazdı. Ucuz yemekler hastalara verilirdi. Hijyen kurallarına uyulmazdı. Et, süt veya balık sofraya konmazdı."
K.M. adlı hastabakıcı da 2013'te işe başladığı merkezle ilgili iddialara katılarak, çocuklara işkence yapıldığını ve dayak atıldığını, bazı yaşlı hastaların ölüme terk edildiğini, cinsel taciz ve tecavüz olaylarının kapatıldığını ifade etti.
'DOKTOR RAPORUYLA KELEPÇE ALDIK'
Bakım Merkezi Müdürü İbrahim H. D. ise, dayak, işkence ve ölüme terk etme iddialarını yalanlayarak, çocuklardan yalnızca birine, "doktor raporu" üzerine kelepçe takıldığını ileri sürdü. Diğer suçlamaların asılsız olduğunu ve iddia sahibi kadını işten çıkardığı için bu suçlamaların yöneltildiğini ifade eden D., merkezde altısı çocuk, 55 kadar hastanın kaldığını kaydederek, "Ağır özürlü insanların bakımını yapıyoruz. Bir tane çocukla ilgili böyle bir şey (kelepçe takma) var. Ama bu doktor kontrolünde olan bir şeydir. 'Doktor kelepçe takın' diyor. Doktorun yazısı var" dedi.
YEDİ KİŞİ ÖLÜME BIRAKILDI
İBN-İ Sina Özel Bakım Merkezi'nde çalıştığını söyleyen F.M. adlı hastabakıcı da savcılıkta, "Çocukları dövüp ağızlarına acı biber dolduruyor, kelepçeliyorlardı" ifadesiyle dayak iddiasını doğrulayarak, merkezde bulunan ayrıca yaşlı 7 hastanın da gerekli bakım ve ihtimam gösterilmediği için 'ölüme itildiğini' ileri sürdü. F.M., kalp krizi geçiren iki hastanın ambulans çağrılmadığı için öldüğünü savundu. F.M., Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü'ne ifadesinde de 5 yaşlı hastanın bakımsızlıktan ölüme terk edildiğini ileri sürdü.
VALİ'DEN AÇIKLAMA: OLAY YENİ DEĞİL, NEDEN ISITILDI ANLAMADIK
Bursa Valisi Münir Karaloğlu, İbn-i Sina Özel Bakım Merkezi'nin üç eski hasta bakıcısının, engelli, yaşlı ve çocuk hastalara işkence yapıldığı dövüldüğü ve aç bırakıldığını iddiasıyla ilgili başlatılan soruşturmayı değerlendirdi. Karaloğlu, "Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'ndan şubat ayında iki müfettiş geldi, konuyu uzunca inceledi, ama teftiş raporları henüz ulaşmadı. Yani olayı öğrendiğimizden beri ciddiyetle üzerine gittiğimiz bir olay. Olay yeni değil ama bugün neden tekrar ısıtıldı onu tam anlamış değiliz." dedi.
Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanın bir projenin tanıtım toplantısına katılan Bursa Valisi Münir Karaloğlu, olayla ilgili iki ayrı soruşturmanın sürdüğüne dikkat çekti. Olayın yeni olmamasına rağmen bugün neden ısıtıldığına anlam veremediğinin altını çizen Vali Karaloğlu, şöyle devam etti:
"Konuyla ilgili işten çıkartılan hanımefendi, hem kendisine hem de oradaki bakım altındaki insanlara kötü muamele yapıldığıyla ilgili bize müracaatı olmuş. Bunun üzerine inceleme başlatmışız, iddiayı ciddiye almışız valilik olarak, incelemeden sonra savcılığa suç duyurusunda bulunmuşuz. Sonra da Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'na 'bu iddialar ciddi iddialar' diyerek bakanlıktan müfettiş istemişiz. Şubat ayında iki müfettişimiz geldi, uzun süre inceleme yaptılar. Mart ayında incelemelerini tamamladılar; ama teftiş raporları henüz ulaşmadı. Yani olayı öğrendiğimizden beri ciddiyetle üzerine gittiğimiz bir olay. Olay yeni değil ama bugün neden tekrar ısıtıldı onu tam anlamış değiliz."
"NE SAVCILIK NE DE BAKANLIK AÇISINDAN SOMUTLAŞMIŞ BİR OLAY YOK"
Olayların iddia aşamasında olduğunu belirten Karaloğlu, "Ne savcılık ne de bakanlık açısından somutlaşmış bir olay yoktur, iddiadır. Hanımefendinin kendisiyle ilgili kötü muameleye iddiasına yönelik savcılık, kovuşturmaya yer olmadığına dair bir karar var. Olay iki boyutlu. Çalışanın kendisine kötü muamele yapıldığı konusunu savcılık araştırmış, 'iddialar doğru değil' diyerek kovuşturmaya yer olmadığına dair bir karar vermiş. Hastalarla ilgili soruşturma hem savcılık boyutu hem de bakanlık boyutuyla devam ediyor. Olayın üzerinde ciddiyetle duruyoruz, sonucu hakkında da basını bilgilendireceğiz." dedi.
"İFADELERİ OKUYUNCA DEHŞETE DÜŞTÜK"
Hasta bakıcıların ilk olarak müracaat ettiği Bursa Barosu İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Avukat Özgür Kemal Yetkin ise, "İfadeleri okuduk, görünce dehşete düştük, inanamadık." diye konuştu. Merkezde çalışan üç eski hasta bakıcının kendilerine müracaat ettiklerini belirten Bursa Barosu İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Avukat Özgür Kemal Yetkin, şunları kaydetti: "Biz de konuyu incelemeye aldık. Fotoğraflarını gördük, farklı dönemlerde aynı bakımevinde çalışan üç hasta bakıcının benzer bir takım insan hakları ihlalleri olduğu, kelepçeleme olduğu, aç bırakıldığı, ölüme terk edildiği gibi çok vahim iddialar vardı. Komisyon olarak suç ihbarında bulurduk. Yargı süreci devam ediyor. Özellikle özel bakım merkezleriyle ilgili çok fazla şikayet var. Otistik ve zihinsel engelli çocuklar kötü muameleye maruz kalıyorlar, haklarını arayamıyorlar. Suç ihbarımızdan sonra kamu görevlileri hakkında gerekli denetim yapıp yapmadıkları, ruhsat verilmesi, görevi kötüye kullanılması iddiasıyla soruşturma açıldı."
"KELEPÇE TAKIYORLARMIŞ, FOTOĞRAFLARI GÖRÜNCE DEHŞETE DÜŞTÜK"
Bakım merkezine dışarıdan bakıldığında apartmandan bozulduğunun ve fiziki şartların yetersiz olduğunun görüldüğüne dikkat çeken Avukat Yetkin, "Çocuklar, kadınlar farklı hastalıklı insanlar aynı ortamda bulunuyor. Hijyen koşullarına dikkat edilmediği ileri sürülüyor. Sağlam girenlerin Hepatit hastası olduğu iddia ediliyor. Çocukların aç bırakıldığı, kelepçelenerek darp edildiği iddiası var. Otistik çocuklara söz dinlemeyip gürültü yaptıkları için onlara ceza amacıyla kelepçe takıyorlarmış. Hasta bakıcıların üçü de ifade verdi. Kötü muamele olduğunu, darp edildiklerini söylediler. Komisyon olarak mağdurların yanındayız. Gerekli her türlü hukuki yardımda bulunacağız. Hasta yakınlarını da savcılığa yardımda bulunmaya çağırıyoruz. İfadeleri okuduk, görünce dehşete düştük, inanamadık, Bursa'nın göbeğinde iki bakanlığın sorumlu ihmali sonucu böyle bir durumun olacağına olasılık vermedik. Fotoğrafları görünce dehşete düştük." şeklinde konuştu.
Son Dakika › Güncel › Bakımevi İşkencesi: Çocuklara Kelepçe, Büyüklere Ölüm - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Yorumlar (28)