Mhp Genel Başkanı Devlet Bahçeli, cumhurbaşkanlığı seçimlerinin TRT'nin yanlı davranışlarıyla büyük bir adaletsizlik içinde gerçekleştiğini savunarak, "Bu devir böyle gitmez. Devir değişir gün değişir. Bir gün gelir, şimdiki TRT'nin başı olmak üzere haberler müdüründen tutun programcısına kadar hesap sormazsam namerdim" dedi.
MHP Genel Başkanı Bahçeli, Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu için çıktığı gezilerde bugünkü durağı Burdur oldu. Öğle saatlerinde kente gelen MHP Liderini, Burdur girişinde partililer karşıladı. Burdur'da 30 Mart seçimlerinde partisinin belediye başkanlığını kazandığı Tefenni ve Ağlasun ilçelerini ziyareti planlanan Bahçeli, programında olmamasına rağmen Tefenni yolunda partisinin Karamanlı ilçe başkanlığını ziyaret etti. Burada çay molası veren Bahçeli, 4 aylık Gülsu Günday bebeği kucağına alarak sevdi. Tefeenni'de MHP'li Belediye Başkanı Ümit Alagöz'ü makamında ziyaret eden Devlet Bahçeli'ye burada kendisine hediye edilen dipçiğinde üç hilal ve bozkurt işlemesi olan Burdur imalatı bir av tüfeğini kabul etti.
CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİNİN DİĞER ADI KRİZ
MHP Lideri Bahçeli, Tefenni Belediyesi'nin balkonundan yaptığı konuşmada 2014 yılında Türkiye'de çok önemli siyasi gelişmeler olacağının bütün siyasi partiler, aydınlar, sivil toplum kuruluşları sıkça ifade edildiğini söyledi. Bu gelişmelerden biri olan mahalli idareler seçimlerinin birkaç uygunsuz hareket dışında olgun bir ortamda geçtiğini kaydeden Bahçeli, yeni gündemin cumhurbaşkanlığı seçimleri olduğunu kaydetti. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin Türkiye açısından sorunlar getirdiğini, ya bir siyasi krizin başlangıcı ya da bir siyasi krizi beraberinde getiren süreçler olduğunu ifade eden Devlet Bahçeli, "Cumhurbaşkanlığı seçimleri hem kritik, hem nazik, hem de Türkiye için çok önemlidir. İç ve dış odaklarında yakından alakasını çekmemektedir. Şimdi ilk defa halkımız tarafından cumhurbaşkanı seçilecektir" dedi.
12 EYLÜL ZULÜM DÖNEMİ
1980 yılında yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, 5 ay 17 gün 114 tur oylama yapıldığı fakat cumhurbaşkanı seçilemediğini ifade eden MHP Genel Başkanı Bahçeli, "O gün yaşanan sosyal şiddet, ülkedeki kargaşa, ekonomik sorunların ağırlaşması ve istikrarsızlığın sürmesi 12 Eylül'ün ara rejim olarak ortaya çıkmasına ve ülkede bir zulüm dönemini başlamasına da sebebiyet vermiştir. Türkiye buna layık değildir. Cumhurbaşkanını seçememiş olan bir ülkede ilk defa milletimiz kendi başını, cumhurbaşkanını seçmekle sorumlu kılınmıştır" diye konuşmasına devam etti.
SEÇİM YASASI SIĞ VE YETERSİZ
Fakat cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesini sağlayan yasayı 'sığ, düşüncesiz, sonuçlarını nereye ulaşacağı konusunda yeterli tartışmanın yapılmadığı' sözleriyle eleştiren MHP Lideri Bahçeli, "Bir tartışmayla başlamıştır. Ama bu tartışmayı aşacak, Türkiye'de cumhurbaşkanlığı seçimin sorun olmaktan çıkartacak, siyasi krizin sebep ve sonucu olmayacak bir güzelliği ortaya koyacak olan siz, değerli vatandaşlarımızsınız. Çünkü bu yasa sığdır, yetersizdir" şeklinde konuştu.
'TRT YÖNETİCİLERİNDEN HESAP SORMAZSAM NAMERDİM'
Yasanın cumhurbaşkanlığı seçimlerinin nasıl olacağını ayrıntılarıyla belirleyemediğini gibi seçim takvimi ve adayların görevi bırakıp bırakmama konusunda yasada netlik olmadığını savunan Bahçeli, konuşmasına şöyle devam etti:
"AKP'nin adayı Recep Tayyip Erdoğan, başbakanlık görevini bırakmadan, Türkiye'nin imkanlarını, devletin bütün imkanlarını kendi adaylığına kullanarak, her türlü toplu açılış, temel atma bahaneleriyle, TOKİ'nin imkanlarıyla vilayetlerin desteğiyle, göstermelik taşıma mitinglerle ve yandaş televizyonların sabahtan akşama kadar Recep Tayyip Erdoğan dizisini gösterircesine propagandanın yapıldığı bir ortamda üç adaydan bir tanesi bu imkanlara yarışta bulunurken, diğerleri ise vatandaşların kıt desteği, imkansızları ve özellikle de bir kamu kuruluşu olan TRT'nin yanlı davranışlarıyla büyük bir adaletsizlik içinde gerçekleştirilmektedir. Bir gün gelecek başta bu yanlışlıkları yapanlar olmak üzere, yanında TRT'nin bugünkü yöneticileri olmak üzere bu adaletsizliği, kısıtlamanın, bu yanlışın ısrarlı bir şekilde sürdürülmesiyle, cumhurbaşkanlığı seçimlerinin meşruiyetini tartışılır hale getirenler, inşallah, hukuk önünde kendilerini tartışılacağına şahit olacaklar. Bu devir böyle gitmez. Devir değişir gün değişir. Bir gün gelir, şimdiki TRT'nin başı olmak üzere haberler müdüründen tutun programcısına kadar hesap sormazsam namerdim. Ne demek 500 saat Recep Tayyip Erdoğan'a veriyorsun, 7 saati Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu'na, 3 saati de üçüncü adaya veriyorsun. Bu nasıl bir adalettir, bu nasıl bir yüzle seçim yapılması demektir. Bu milleti, bu imkanlarla nasıl aldatmaya cesaret etmektesiniz."
10 AĞUSTOS ERDOĞAN'IN HÜLYALARINI YIKILACAĞI GÜN OLACAK
Bu şartlar altında cumhurbaşkanlığı seçimlerin yapılacağını kaydeden Bahçeli, "Bütün televizyonlar, başta TRT olmak üzere yandaş televizyonlar aracığıyla Türkiye'yi kandırmaya, aldatmaya çalışmış olsalar da milletimizin yüksek sağduyusu, milli irade 10 Ağustos'ta gerekli dersi vereceği inancındayız" dedi.
10 Ağustos'un Türkiye'de Başbakan Erdoğan'ın 12 yıllık iktidara son veren gün olması dileğinde bulunan Bahçeli, "Recep Tayyip Erdoğan'ın hülyalarını, rüyalarını yıkan bir gün olarak, Türkiye Recep Tayyip Erdoğan'dan kurtulacak, Türkiye yoksuzluk ve rüşvetin hesabını soracak bir güne gelecektir" diye konuştu.
AK PARTİLİLERE SESLENDİ
Konuşmasında Ak Partilere de seslenen Bahçeli, cumhurbaşkanlığı seçimlerinin bir parti meselesi olarak görülemeyeceğini savundu. "Bir partinin organik bağı içinde bir adayı ısrarla 'Ben cumhurbaşkanı yapacağım' diyorsanız ortaya çıkacak sıkıntılarını vebalini üstlenmiş olursunuz" diyen MHP Lideri Bahçeli, seçilecek cumhurbaşkanının hangi mezhep ve etnik kökenden olursa olsun herkesi kucaklayacak, sevgi bağıyla saracak, adil, tarafsız ve hizmetin yanlışlıklarını giderebilecek bir kişi olması gerektiğini söyledi. Bahçeli, konuşmasına şöyle devam etti:
"Aziz AKP'liler, sizi kırmak için söylemiyorum, 'İlle de Recep Tayyip Erdoğan' diyorsanız, diyebilirsiniz fakat sonunda bu ülkede sosyal hareketler başlar, felaketler üstüne felaketler gelirse sorumlusu sadece Erdoğan olmaz. Ona bu desteği verenler de sorumlu olur. Şimdi bunu dikkate almanız lazım. Türkiye'yi kamplaşmaya götüren kim, cepheleştirmeye götüren kim, Türkiye'yi gerilim stratejisiyle yönetin kim, kutuplaşmaya sürükleyen kim? 17- 25 Aralık'ta rüşvetin ve yolsuzluğun odağında olup adaleti karartan kim? Türkiye'de havuzlardan, ayakkabı kutularından bahisle vicdani yönüyle milleti rahatsız eden kim? Eğer seviyorsanız 'Ne oluyor sayın Başbakan, nereye gidiyoruz? Sen 12 yıldan beri bu ülkeyi yönetiyorsun, yazık değil mi, son günlerde sana ne oldu ki memleketi felakete götürürken bizi de arkana takıyorsun' diyen bir Adalet ve Kalkınma Partili yok mu?"
'ERDOĞAN'DAN CUMHURBAŞKANI OLMAZ'
Partisi MHP'de her zaman ilkeli davranışın geçerli olduğu, 'kıvırma, kırılma' olmadığını belirten Bahçeli, "Recep Tayyip Erdoğan'dan cumhurbaşkanı olmaz, olmamalıdır. Recep Tayyip Erdoğan, 17 Aralık, 25 Aralık yoksuzluk ve rüşvet olayında aklanmadan paklanmadan, ailesi hesabını vermeden, 4 bakanını yüce divana göndermeden cumhurbaşkanı olamaz, olmamalıdır" diye konuştu.
TUNÇLA BAKIRLA OYALANAN PIRLANTAYI NE BİLSİN
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Başbakan Erdoğan karşısında partisiyle birlikte 15 siyasi partinin desteğini açıkladığı çatı aday Ekmeleddin İhsanoğlu'nun uzlaşının adayı olduğunu söyledi. İhsanoğlu'na yönelik 'tanınmıyor' eleştirilerine değinen Bahçeli, "Ne yapacağız tanınmıyor diye. Pırlantayı, elması, altını görmeyene pırlantayı, elması nasıl tanıtacaksınız? Tunçla bakırla oyaladığınız millete pırlantayı sunduğunuz vakit 'Bu neyin nesidir?' diye sormayacak mı?" dedi. İşte bu sorunun İhsanoğlu'nun tanınmaya başlamasının anahtarı olduğunu belirten Bahçeli, "Tanınmayan da tanınır. Eğer Ekmeleddin Bey, Recep Tayyip Erdoğan gibi tanınacaksa hiç tanınmasın daha iyi" dedi.
'BİR VATAN EVLADI'
"Bir vatan evladı" diye bahsettiği Cumhurbaşkanı adayı İhsanoğlu'nun iftiraların hedefi haline getirildiğini savunan Bahçeli, "Bunu İslami yönden nasıl anlıyorlar, nasıl yorumluyorlar, herkese yalanla, iftirayla milleti kandırmaya çalışıyorlar" dedi. İhsanoğlu'nun doğum yeri Kahire üzerinden bir ayrımcılığa uğratıldığını belirten Bahçeli, fakat Başbakan Erdoğan'ın esas gündeminin başka olduğunu söyledi. Bahçeli şöyle konuştu:
"Kahire'de doğmuş olabilir ama dilinin altında başka bir şey varsa biz anlarız. Leb demeden leblebi olduğunu biliriz. Çünkü biz insanı tanırız, ruhunu biliriz ve günü geldiğinde onun herşeyinden hesap soracak cesarete de varız. Eğer diyorsan ki Selanik doğumlu Mustafa Kemal Atatürk'ü kastediyorsan, Pınarbaşılı bir aziz millet evladının Lefkoşa'da doğumuyla Alparslan Türkeş'i kabul ediyorsan senin kökün karışık, senin kaynağın bulanık, gel kendin anlat."
SAĞLIK BAKANIYLA YÜKLENDİ
Bahçeli, bu noktada Başbakan Erdoğan'da gurbetçiler ve Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu üzerinden yüklenmeye devam etti. Bahçeli, "Şimdi ki Sağlık Bakanı'nın Balkanlar'dan dalga dalga göç eden soydaşlarımızdan bir tanesidir. Yunanistan'dan buraya geçmiştir, eğitimini tamamlamış, Edirne milletvekili olmuş, oradan da Sağlık Bakanı olmuştur. Bunun Yunanistan'da doğduğunu nüfus kağıdından bilmeden nasıl bakan yaptın, şimdi öğrenmişsen niye istifasını istemiyorsun" diye konuştu.
KAFESTE KEKLİK DEĞİL
Başbakan Erdoğan'ın dünkü İstanbul mitingine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Bahçeli, "Veda konuşmaları yapıyor. Herkesle veda konuşması yapıyor. Sanki cumhurbaşkanlığı kafeste keklik. Böyle olup olmadığını kim bilecek, yandaş medya mı bilecek, satın aldığın köşe yazarları mı bilecek, kamuoyu araştırmaları mı bilecek, yoksa şurayı şereflendiren aziz vatandaşlarım mı bilecek" diye konuştu.
Bahçeli, konuşmasının sonunda tercihinin ve tavsiyesinin Ekmeleddin İhsanoğlu'dan yana olduğunun altını çizerek 10 Ağustos günü koşa koşa sandığa gitmeye çağrısı yaptı. - Burdur
Son Dakika › Güncel › Bahçeli: TRT'in Başından Programcısına Hesap Sormazsam Namerdim - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?