Antalyalı pazarcı, öfkesini tartıştığı adamın aracından çıkardı
Antalya'da bir pazarcı, tartıştığı pazarcıya öfkesini, aracına demir çubukla vurarak çıkardı. Öfkeli adamın üzerindeki tişörtü de çıkarıp araç sahibine saldırmaya çalışmasını, araya giren yakınları önledi. O anları çevre binada oturanlar cep telefonuyla görüntüledi.
Antalya'nın Muratpaşa ilçesinde Orman Bölge Müdürlüğü yakınında kurulan Çarşamba Semt Pazarı'nda iki pazarcının kavgası, korku dolu anlar yaşattı. Nedeni anlaşılamayan kavgada eline demir çubuk alan bir pazarcı, tartıştığı diğer pazar esnafının kamyonetine vurmaya başladı. Öfkeden deliye dönen pazarcı, üzerindeki tişörtü de çıkarıp ikinci kez aracına zarar verdiği kişiye saldırmak istedi. Araya giren yakınları adamı güçlükle sakinleştirirken, çevre binada oturanlar pazarcının sopalı öfkesini cep telefonuyla görüntüledi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
--------------Pazarda adamın bağırmasıElindeki sopayla pazarcı aracına vurmasıGörüntüyü çeken kadının tepkisini dile getiren sözleriPazarcının üzerindeki tişörtü çıkarmasıKadınların sakinleştirme çabalarıHABER: Ahmet İSTEK-KAMERA: ANTALYA,
============================
Aslı Nemutlu davasında, TKF eski başkanının cezası bozuldu ERZURUM'daki Konaklı Kayak Merkezi'nde antrenman yaparken pist kenarındaki tahta kar perdelere çarparak, hayatını kaybeden milli kayakçı Aslı Nemutlu'nun (17) ölümüyle ilgili sonuçlanan dava dosyası Yargıtay 12'nci Ceza Dairesi'nde incelendi. Aralarında eski Gençlik ve Spor İl Müdürü Fatih Çintimar, eski İl Sağlık Müdürü Serhat Vançelik'in de bulunduğu 9 kişi hakkındaki beraat ile Kayak İl Temsilcisi Nevzat Bayraktar'a verilen mahkumiye kararı onandı. Yargıtay, eski Türkiye Kayak Federasyonu (TKF) Başkanı Özer Ayık ile eski TKF Genel Sekreteri Ahmet Muhtar Kurt'a verilen ve paraya çevrilen hapis cezalarını ise bozdu. 12'nci Ceza Dairesi, iki sanığa ise beraat kararı verilmesini talep etti.Konaklı Kayak Merkezi'ndeki Alp Disiplini yarışlarına katılmak için Erzurum'a gelen Aslı Nemutlu, 12 Ocak 2012 tarihinde antrenman yaparken pist kenarındaki tahta kar perdelere çarparak, hayatını kaybetti. Nemutlu'nun ölümü ile ilgili aralarında eski TKF Başkanı Özer Ayık, eski Gençlik ve Spor İl Müdürü Fatih Çintimar, eski İl Sağlık Müdürü Serhat Vançelik'in de bulunduğu 16 görevli hakkında 4'üncü Asliye Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Sanıklar hakkında 'Taksirle ölüme neden olmak' ve 'Görevi kötüye kullanmak' suçlarından 6 aydan 6 yıla kadar değişen hapis cezaları istendi.9 KAMU GÖREVLİSİ BERAAT ETTİ, 7 KİŞİYE CEZA VERİLDİPistte 3 kez yapılması kararlaştırılan keşfin bir türlü gerçekleştirilemediği dava, 26 Kasım 2015 günü karara bağlandı. Mahkeme, eski TKF Başkanı Özer Ayık ile federasyon gözlemcisi olan Kayak İl Temsilcisi Nevzat Bayraktar'a 'Taksirle bir insanın ölümüne neden olma' suçundan 3'er yıl hapis cezası verdi. Sanıklar hakkında iyi hal indirimi uygulayan mahkeme, cezayı 2,5'ar yıla düşürdü. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etmeyen sanıkların cezası, 16 ay eşit taksitle ödenecek şekilde 18 bin 200'er lira adli para cezasına çevrildi.Mahkeme, antrenörler Recep Süleyman Dilik ve Fidan Kırbaç Özbakır ile Konaklı Kayak Merkezi pistlerinden sorumlu Ahmet Demir ve mekanik işlerinden sorumlu Ebubekir Urhan'ı 2'şer yıl hapis cezasına mahkum etti. 4 sanığın cezaları da iyi hal indirimiyle 1'er yıl 8'er aya düşürülüp, 5 yıl süreyle ertelendi. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etmeyen eski TKF Genel Sekreteri Ahmet Muhtar Kurt'a verilen 1 yıl 8 aylık hapis cezası ise 12 bin 100 lira para cezasına çevrildi. Mahkeme para cezasının 10 eşit taksitte ödenmesine karar verdi. Mahkeme, ayrıca Recep Süleyman Dilik ile Fidan Kırbaç Özbakır'ın hükmün kesinleşmesinden itibaren olmak üzere 1 yıl süreyle antrenörlükten men edilmesine, diğer 5 sanığın da 1 yıl süreyle kayak sporuna ilişkin resmi bir görev almamasına karar verdi. Aralarında eski Gençlik ve Spor İl Müdürü Fatih Çintimar, eski İl Sağlık Müdürü Serhat Vançelik'in de bulunduğu 9 kamu görevlisi ise beraat ettirildi.30 DAKİKA AMBULANS BEKLENDİSanık avukatları ve Nemutlu ailesinin avukatının itirazları üzerine dosya Yargıtay 12'nci Ceza Dairesi'nde incelendi. 12'nci Ceza Dairesi, Nemutlu ailesinin avukatlarının 9 sanığın görevlerini ihmal ettikleri ve cezalandırılmaları gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarını reddederek, mahkemenin verdiği beraat kararlarını oy birliği ile onadı. Yargıtay kararında, kaza yerinde sağlık ekibi ve ambulansın bulunmaması, olaydan 30 dakika sonra ambulansın gelmesi, yaralanan sporcunun kar motoru ile sedyesiz, antrenör kucağında 400-500 metre taşınması nedenleri ile sanıklar hakkında dava açıldığı anlatıldı. Erzurum Valiliği'nce 2011 yılından itibaren İl Kriz Merkezi adı altında 'Kayak Merkezlerinde Alınacak Genel Tedbirler' şeklindeki genel emirlerin her yıl bütün kamu ve özel kuruluşlara gönderildiğine işaret edilen kararda, "Valilik İl Kriz Merkezi, 9 Ocak 2012 tarihli yazı ile Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü'nden yarışmanın yapılacağı 13-15 Ocak 2012 ve 16-18 Ocak 2012 tarihleri için ambulans, sağlık ekibi ve güvenlik tedbiri alınması talimatını verdiği, ancak söz konusu olayın yarışma tarihinden bir gün önce olduğu, yaralı ya da acil müdahalede sorumluluğun Konaklı Kayak Merkezi'nde kayak sezonu süresince sağlık ekibi bulundurma zorunluluğu bulunan kişi ve kuruluşa ait olacağı hususunda bir tereddüt bulunmamakta" denildi.1 SAAT KALP MASAJI YAPILMIŞKaza sonrası hastaneye götürülen genç kızın, yaşatılması için 1 saat boyunca kalp masajı yapıldığına değinilen kararda, "Otopsi raporunda 'genel beden travmasına bağlı subaraknoid kanama, boyun kemik kırığı, kaburga kemiklerinin kırığına bağlı akciğer yaralanması, bileteral hemitoraks, toraks kemiği kırığı, retroperitonel kanama' sonucu kişinin öldüğünün tespit edilmesi karşısında, olay yerinde ambulans ve doktor bulunup, zamanında müdahale edilmesi halinde dahi sonucun değişmeyeceği, illiyet bağının kesilmiş olması nazara alındığında, verilen mahkeme kararında bir isabetsizlik bulunmadığından, yapılan yargılama sonunda, yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olduğu, yüklenen suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçeleri gösterilerek, mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanlar vekilinin sanıkların görevlerini ihmal ettikleri ve cezalandırılmaları gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle beraate ilişkin hükmün isteme uygun olarak oy birliği ile onanmasına karar verilmiştir" ifadeleri yer aldı. İL TEMSİLCİSİNİN CEZASI ONANDISanıklardan Kayak İl Temsilcisi Nevzat Bayraktar'a verilen cezayı yerinde bularak, oy birliğiyle onayan Yargıtay 12'nci Ceza Dairesi, sanığın icra ettiği mesleğin ruhsatnameye bağlı olarak yürütülen bir meslek olmaması nedeniyle 1 yıl süre ile kayak sporuna ilişkin resmi bir görev almaktan yasaklanması kararını ise kaldırdı. TKF BAŞKANI VE GENEL SEKRETERE BERAAT VERİLSİNEski TKF Başkanı Özer Ayık ile eski TKF Genel Sekreteri Ahmet Muhtar Kurt'a verilen ceza ise bozuldu.Başkan Ahmet Er'in muhalefet şerhi koyduğu, 4 üyenin oy çokluğu ile aldığı bozma kararında şöyle denildi: "Yarışmanın yapılacağı Erkekler Süper-G Pisti'nin yarışmadan bir gün önce müsait olmaması nedeni ile antrenmanın yapıldığı bayanlar pistindeki sağlık ve güvenlik tedbirleri konusunda federasyonun, gerek pistin işletmesini üstlenen Anadolu Kayak İşletmeleri ve Turizm Limited Şirketi Müdürü olan sanık Ebubekir Urhan ve İl Temsilcisi olan sanık Nevzat Bayraktar tarafından yazılı ve sözlü bilgilendirilmemesi karşısında, meydana gelen neticede sanıklara kusur atfedilemeyeceği gözetilmeden, sanıkların beraatı yerine yazılı şekilde mahkümiyetlerine karar verilmesi, dosya içeriğine göre federasyon başkanı ve genel sekreteri olan sanıkların icra ettiği mesleklerin ruhsatnameye bağlı olarak yürütülen bir meslek olmadığı nazara alınmadan çalışma hürriyetini kısıtlayacak şekilde soyut ifadelerle 1 yıl süre ile kayak sporuna ilişkin resmi bir görev almaktan yasaklanmalarına karar verilmesi, kanuna aykırı olup, sanıklar müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün bozulmasına oy çokluğu ile karar verildi."MUHALEFET ŞERHİ KOYMA GEREKÇESİBeraat kararı verilmesine itiraz eden 12'nci Ceza Dairesi Başkanı Ahmet Er de karşı oy görüşünü şu şekilde açıkladı: "Yarışmanın yapılacağı Erkekler Süper- G Pisti'nin olay günü kapatıldığı, yarışmanın bir parçası olan ve yapılması muhakkak olan antrenmanlar için yarışmadan bir gün önce uluslararası standartlara ve Uluslararası FIS kurallarına uygun pistin hazır edilmediği, yarışmacıların yönlendirildikleri Bayanlar Süper- G pistinin yeterli kar olmaması nedeni ile genişliğinin uluslararası standartların altında olduğu ve kar seviyesi düşüklüğü nedeniyle enine 25 metrelik kısmı kullanımda olan pistin kullanıma açılmaması gerekirken, kullanıma açılıp, pistin bitiş çizgisine yakın mesafede kar perdelerinin konumlandırılması ve yarışmacıların kar perdelerine ulaşmasını engelleyecek hiçbir önleyici tedbirin alınmaması ve pistin bu şekilde açılmasına, federasyon başkanı sanık Özer Ayık tarafından onay verilmesi nedenleri ile yarışmaları organize eden ve pistin iktisadi işleteni olan, güvenlik malzemelerini ve mekanik tesisleri tedarik etmek, denetlemek ve kontrol etmek ile görevli bulunan federasyon başkanı, genel sekreteri ve il temsilcisi olan sanıklara kusur izafe edilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından; olayın meydana gelmesine kusurları ile sebebiyet veren sanıkların mahkümiyetine ilişkin mahkemenin kabul ve takdiri yerinde görülmüş olduğundan, sanıkların beraatine karar verilmesi gerektiğine ilişkin sayın çoğunluğun görüşüne katılmamaktayım." Bozma kararı sonrası 4'ncü Asliye Ceza Mahkemesi'nde 8 Ekim'de yeniden görülecek davada, sanıklar Özer Ayık ve Ahmet Muhtar Kurt ile Nemutlu ailesine Yargıtay kararına ilişkin görüşleri sorulacak.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: ARŞİV-Aslı'nın kayak takımları-Olay yeri-Konaklı Kayak Merkezi-TKF Başkanı Özer Ayık'ın olay sonrası açıklaması-Aslı'nın davasında adliyeye gelen sanıklar ve ailesi-Duruşma sonrası Özer Ayık'ın açıklaması-İlk duruşma sonrası anne ve babasının açıklaması-Karar duruşması sonrası anne ve babanın açıklaması
Haber: Hümeyra PARDELİ/ ERZURUM,
==========================
Kadın güvenlikçi hukuk mücadelesini kazandı ama işe dönemedi İZMİR Büyükşehir Belediyesi'nde güvenlik görevlisi olarak çalışırken yakalandığı kanser nedeniyle uzun süre tedavi görmek zorunda kalan ve hastalığı yendikten sonra iş akdi feshedilen 2 çocuk annesi Tuğba Kurt (35), giriştiği hukuk mücadelesini kazandı. Açtığı işe iade davasını kazanan Kurt'un sevinci, tazminat ödenerek, işbaşı yaptırılmamasıyla hayal kırıklığına döndü. Kurt, "Hırsızlık, ahlaksızlık, yüz kızartıcı bir şey yapmadım. Sadece hastalandım. Sadece işime dönmek istiyorum" dedi. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nde 2017 yılında taşeron firmada güvenlik görevlisi olarak işe başlayan Tuğba Kurt, 2018 yılında belediye bünyesindeki İZENERJİ'de kadroya girdi. Ancak 2 çocuk annesi Kurt'a aynı dönemde, Dokuz Eylül Hastanesi'nde böbrek kanseri teşhisi koyuldu. Ameliyat olan ve tedavi sürecinin ardından işinin başına dönen Kurt, sağlık sorunları yaşamaya devam etti. Sık sık hastaneye gitmek zorunda kalan Kurt'un 2019 yılında iş akdi feshedildi.HUKUK MÜCADELESİ BAŞLATTIKurt da hukuk mücadelesi başlattı. Tuğba Kurt'un 11'inci İş Mahkemesi'nde açtığı işe iade davasında İZENERJİ tarafından gerçekleştirilen fesih işleminin haksız olduğuna karar verildi. Mahkeme, Kurt'un işe iade edilmesine, edilmemesi halinde de belirlenen tutarda tazminat ödenmesine karar verdi. İZENERJİ ise kararı İstinaf Mahkemesi'ne taşıdı. İstinaf Mahkemesi de geçen haziran ayında 11'inci İş Mahkemesi'nin kararını onadı. İZENERJİ, Kurt'a tazminatını vererek, işbaşı yaptırmadı.'KANSERİ YENDİ İŞTEN ÇIKARTILDI'Tuğba Kurt, "Hasta olduğum dönemde psikolojik olarak çok yıpranmıştım, hep hasta olduğumu düşünüyordum. Psikolojik destek almaya başladım. Raporlarımın süresi bitince işbaşı yaptım. Üçüncü gün telefonla arayarak, 'Yarından itibaren işe gelmeyin' dediler. Önceden de işe gitmediğim için savunma istemişlerdi. Ben de raporlarımı sundum. Seçime 1 ay kala işten çıkarıldım. Çok karışık bir dönemdi, çözüm bulamadım. Ben de yargı yoluna gittim. Her gün işe döneceğim diye bekledim. Hem davada hem de istinafta karar lehime çıkınca yeniden başvuru yaptım ama sonuç alamadım. Beni neden geri almadıklarını söylemiyorlar. İşe dönmek için her kapıyı çaldım ancak hepsi ellerinden bir şey gelmediğini söylediler" dedi.'TEK SUÇUM HASTA OLMAK'Hem sağlık sorunları hem de işsizlik nedeniyle zor günler geçirdiğini belirten Kurt, "Ailemin desteğiyle kendime geldim. Sağlık sorunlarımı atlatınca büyük bir heyecanla işe başladım. Can mücadelesini kazandım, ekmek mücadelesine giriştim. Ancak işten atılınca yıkım yaşadım. İki çocuğum olduğu için sağlık sorunları yaşadığım dönemde onlara bakabilmek için eşim de emekli olmak zorunda kaldı. Şimdi ikimiz de evde oturuyoruz. Tedavi sürecim çok masraflıydı. Eşimin emekli maaşıyla sadece kira ve faturalarımızı ödeyebiliyoruz. Ailemin desteğiyle yaşamımızı sürdürüyoruz" diye konuştu.DAVAYI KAZANMASINA RAĞMEN İŞİNE DÖNEMEDİTek amacının işine geri dönebilmek olduğunu vurgulayan Kurt, "Sadece işime geri dönmek istiyorum. Bu hakkım elimden alındı ve adalet istiyorum. Hukuk mücadelesini de kazandım. Her günüm işe dönmeyi bekleyerek geçti. Tunç Soyer'e seslenmek istiyorum; ben hırsızlık, ahlaksızlık, yüz kızartıcı bir şey yapmadım. İşimle ilgili kimseyle bir sıkıntım olmadı. Ben sadece hastalandım, herkesin başına gelebilir. İşime geri dönmek için sonuna kadar mücadele edeceğim" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-Tuğba Kurt röportaj-Mahkeme kağıtlarından görüntü -Aileden görüntü
Haber: Tolga TAHÇI - Kamera: Ahmet Turhan ALTAY/ İZMİR,
===========================
Geçmediği otoyoldan traktörüne ceza gelince tedirgin oldu AFYONKARAHİSAR'ın Kızılören ilçesinde yaşayan Yüksel Ünlü (55), 03 LS 917 plakalı traktörüne İstanbul Sultanbeyli'deki gişelerde 3 sefer geçiş ihlali yaptığı gerekçesiyle 46,25 TL'lik ceza tutanağı gelince şaşırdı. Traktörüyle köyün dışına kadar zor çıktığını belirten Ünlü, "Şu traktör 600 kilometre gider mi hiç? Birisi aracına sahte plaka takarak geçtiyse, bu plakada benim traktörümdeki plakaysa ve bu adam yine suça karışırsa ben ne yapacağım?" diyerek, tedirgin olduğunu söyledi.Kızılören ilçesine bağlı Ekinova köyünde oturan Yüksel Ünlü'ye ait 03 LS 917 plakalı traktöre, geçen yıl 26 Ağustos, 7 Ekim ve 28 Ekim tarihlerinde İstanbul- Ankara kara yolunun Sultanbeyli geçiş noktalarında ihlal yaptığı gerekçesiyle toplam 46,25 TL'lik ceza tutanağı geldi. Yüksel Ünlü, bu tutanağa itiraz ederek ödeme yapmazken, ceza tutanağında yer alan 3 geçiş ihlalini görünce tedirgin oldu. Yüksel Ünlü, kendi plakasının başka araç tarafından kullanıldığından şüphe ettiğini, böyle bir durum karşısında plakasını kullanan varsa yeni suçlar işlemesinden tedirgin olduğunu söyledi. 'İSTANBUL'A ÖMRÜMDE BİR DEFA GİTTİM'Yüksel Ünlü, "Ben bu traktörü 2006 yılında aldım. Aldığımdan bu yana köyden Sandıklı'ya 2 ya da 3 defa gitmişimdir. O da bakım ve tamirat için. İstanbul'a ise ben ömrümde 1 defa gittim. Şimdi çıkarsalar beni İstanbul'u nerede olduğunu bilemem. Bulamam da yani. Ama benim traktörüme Sultanbeyli gişelerinden geçmişim diye 3 defa ceza geldi. Ben bu işi anlayamadım. Şu traktör 600 kilometre gider mi hiç? Birisi aracına sahte plaka takarak geçtiyse, bu plaka da benim traktörümdeki plakaysa ve bu adam yine suça karışırsa ben ne yapacağım? Beni tedirgin eden benim plakayı kullanan birisi varsa bu adam hırsızlık yapar, adam öldürürse sonuçta ceza benim plakaya gelecek. Ben o zaman çok zor durumda kalacağım" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ --------------Yüksel Ünlü traktörünü çalıştırıp hareket ettirirken görüntü Yüksel Ünlü traktörü ile hareket ederken görüntüYüksel Ünlü traktörden inerken görüntüRÖP: Yüksel Ünlü
HABER-KAMERA: Ahmet DAĞLI/SANDIKLI (Afyonkarahisar),
===========================
Tunceli'de teröristlerin 2 ton gıda malzemesi ele geçirildi
TUNCELİ'nin Pülümür ilçesinde, güvenlik güçlerince yapılan aramalarda, teröristlerin kullandığı mağarada yaklaşık 2 ton gıda malzemesi ele geçirildi.
İl Jandarma Komutanlığı ekiplerince Pülümür ilçesi kırsalında terörle mücadeleye yönelik operasyon başlatıldı. Güvenlik güçleri, bölgede yaptığı aramalarda tespit ettiği mağarada teröristlere ait 700 kilo un, 100 kilo şeker, 150 kilo pirinç, 200 kilo bulgur, 400 paket makarna, 70 kilo çay, 150 kilo tuz, 50 kilo tütün, 50 kilo peynir, 30 kilo salça, 25 kilo sıvı yağ, 60 kilo mercimek, 25 kilo nohut, 25 kilo kuru fasulye ile 3 ayakkabı, 180 metre branda, 200 metre sera naylonu, 200 metre dağcı ipi ve 140 pil ele geçirdi. Mağarada yaklaşık 2 ton gıda malzemesi bulundu. x
Son Dakika › Güncel › DHA YURT BÜLTENİ - 5 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?