Arabuluculuk Merkezi Açılışı

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ :

Merkez dışı detayı

Hakan Öztatar'ın konuşması

Alper Tunga Bacanlı'nın konuşması

Kurdela kesim töreni Adalet Bakanlığı Arabuluculuk Daire Başkanı Öztatar:

"Bugün çözmüş olduğumuz 2 bin 500 uyuşmazlıktaki başarı oranımız yüzde 96'dır. Bu bir dünya rekorudur. Bu esasında insanların bir araya geldiklerinde sorunlarını barışçıl ve uzlaşı içinde çözebileceklerinin göstergesidir"

"Bir dava en az 200 ila 400 gün arasında çözüme ulaşmaktadır. Arabuluculuk sürecinde ise davalar çok daha kısa sürede sonuçlanıyor öyle ki hiçbir hukuki uyuşmazlık bir gün veya daha az bir zamanda çözülemez"

Adalet Bakanlığı Arabuluculuk Daire Başkanı Hakan Öztatar, Türkiye'de 14 Kasım 2013 tarihinde hizmete giren arabuluculuğun büyük başarı elde ettiğini bildirdi.

Antalya Adalet Sarayı içinde bulunan Arabuluculuk Merkezi açılışında konuşan Öztatar, vatandaşların arabuluculuk yapan insanlara daha kolay ulaşmaları ve uygulama hakkında bilgi almalarını sağlamak için Türkiye'nin birçok yerinde arabuluculuk merkezleri açtıklarını söyledi.

Arabuluculuk kurumunun Türkiye'de 14 Kasım 2013 tarihinde hayata geçirildiğini hatırlatan Öztatar, bu süreçte 59 adliyede merkez açtıklarını, bu merkezlerin adalete hızlı erişimin diğer bir adı olduğunu ifade etti.

Davaların sonuçlanma sürelerinin uzun olduğunun altını çizen Öztatar, "Bir dava en az 200 ila 400 gün arasında çözüme ulaşmaktadır. Arabuluculuk sürecinde ise davalar çok daha kısa sürede sonuçlanıyor öyle ki hiçbir hukuki uyuşmazlık bir gün veya daha az bir zamanda çözülemez." dedi.

Alacak, tazminat, kiracı-kira veren, işçi-iş veren, ticari ve tüketici gibi konularda arabuluculuk sürecine başvurulduğu takdirde sorunun hemen çözüldüğünü anlatan Öztatar, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun açıklamış olduğu eylem planı kapsamında bireysel iş uyuşmazlıkları ve işe iade davalarının öncelikle arabuluculuk sürecinden geçeceğinin kaydetti.

400 bine yakın davanın önce arabuluculuk sürecinden geçeceğini belirten Öztatar, bu yasanın haziran ve temmuz aylarında yasalaşmasını beklediklerini dile getirdi.

İngiliz aileyle tatil karşılığı uzlaşma

Arabuluculuğun ekonomik bir sistem olarak da karşılarına çıktığını belirten Öztatar, şöyle konuştu:

"Bugün dava yoluna gittiğinizde bin liraya yakın gider avansı ödüyorsunuz. Ayrıca tanık, keşif, bilirkişi ücreti, harç ve temyiz harcı gibi harçlar ödenebiliyor. Arabuluculuk sistemi de bu anlamda daha temiz bir sistem. Çünkü yargılama olmadığı için bu ücretler de bulunmamaktadır. Gerçekten çok güzel bir örnek var Antalya'da, arabulucu arkadaşlarımızın çözdüğü bir sorun. Antalya'da bir otelde İngiliz bir ailenin kızı 11 yaşında spor aletini kullanırken yaralanıyor ve bir maddi tazminat davası açacaklar. Otel avukatı arabulucu olduğu için arabuluculuk teklif ediyor. İngiliz aile 1980 yıllarından bu yana arabuluculuğu bildiği için kabul ediyor ve şöyle bir anlaşma yapıyorlar: 5 yıl boyunca deniz gören manzaralı bir odayı İngiliz aileye tahsis etme karşılığında anlaşıyorlar ve tazminat davası açmaktan vazgeçiyorlar. Arabuluculuk dava yolu ile böyle uzlaşamayacağımız binlerce çözümü içinde barındırıyor."

Öztatar, arabuluculuğun dünyada 160 ülkede bulunduğuna işaret ederek, birçok ülkeye göre uygulamanın Türkiye'de çok geç hayata geçtiğini vurguladı.

Vatandaşların hukuki uyuşmazlıkları illa dava yoluna götürmek zorunda olmadıklarını belirten Öztatar, devam eden davaların arabuluculuk sürecine girmesinde herhangi bir problem bulunmadığının altını çizdi.

Arabulucuya başvurmanın dava açma hakkını da kimsenin elinden almadığını vurgulayan Öztatar, "Bugün çözmüş olduğumuz 2 bin 500 uyuşmazlıktaki başarı oranımız yüzde 96'dır. Bu bir dünya rekorudur. Bu esasında insanların bir araya geldiklerinde sorunlarını barışçıl ve uzlaşı içinde çözebileceklerinin göstergesidir." diye konuştu.

Antalya Baro Başkanı Alper Tunga Bacanlı ise arabuluculuğun evrensel hukuk sisteminde büyük önem kazandığını ve birçok ülkenin mevcut uyuşmazlıklarını uzlaşmaya giderek arabulucularla çözmeye çalıştığını anlattı. Belli alanlarda arabuluculuğa başvurmanın zorunlu tutulması gerektiğini savunan Bacanlı, bunun için de hazırlıkların yapılmaya başladığını bildirdi.