Antalya Kumluca'da Orman Yangını (8)

BÖLGE HALKI YANGINI ANLATTI

Kumluca ilçesi Mavikent Mahallesi'nde 8 saat sonra kontrol altına alınabilen yangın kızılçam ve makilik alanların yanı sıra seralar ve seralarda kullanılan tarım ekipmanları, seraların içindeki fidanlar, işçilerin kullandığı evler ve 3 deniz botuna zarar verdi. Bölge halkı yangın sırasında yaşadıklarını ve zararlarının boyutunu anlattı.

'YANGIN ENERJİ NAKİL HATLARINDAN ÇIKTI'

Bölgede oturan Ramazan Çağatay, yangından gördüğü zararı anlatırken, gözyaşlarını tutamadı. Yangının, sazların enerji nakil hatlarına sürtünmesinden kaynaklandığını öne süren Ali Çağatay, "Yangın saat 09.30- 10.00 gibi başladı. Defalarca uyarmamıza rağmen TEDAŞ hatları tamir etmedi. Yangın enerji nakil hatlarından çıktı. Kargılık alandan çıkan yangın seraları da yaktı. Rüzgarla birlikte yanarak gitti. Sonra rüzgar tersine esince alt tarafı yaktı. Seralarımın başındaki gece kondu evim yandı. İçinde televizyon diğer eşyalarım vardı. Onlar da yandı. Büyük zararımız var" dedi.

'YANGIN PATIR KÜTÜR İLERLEDİ'

Eşi Hörü Çağatay, "Yangını görünce korkudan yıkıldım, bayıldım. Evin başına çıktım. Yangın patır kütür ilerledi. Bakılacak hali yok. Sabah yangın başladı. Şu yana gitti. Rüzgar yön değiştirdi. Bu defa yangın tersine döndü" diye konuştu.

Gelini Bahar Çağatay ise, "Kahvaltıdan sonra evde oturuyordum. Yangın çıktığını eltim haber verdi. Önce evlerdeki şalterleri indirdik. Komşularımız itfaiyeye haber vermiş. Biz de itfaiyeyi aradık. 177 ihbar hattından helikopter, uçak istedik. Seralarımızın 1,5 dönümü yandı. Komşularımızın seraları da yandı. Hasarımız büyük." ifadelerini kullandı.

'ZOR DURUMDAYIZ'

Bölge halkından Volkan Gömlekli, "Yangın saat 09.30 sıralarında başladı. O arada evlerimizdeydik. Seralarımızın başında değildik. Seralarımızın yanına geldiğimizde durum bu haldeydi. 1- 1,5 saat içinde yayılan bir yangın. Uçaklar ve helikopterler önlem aldı. Ama kurtaramadık. Zor durumdayız. Yıllardır baktığımız, büyüttüğümüz ağaçlarımız, seralarımız telef oldu. Ne yapalım? Çiftçi olarak kimseden bir şey dileyemiyoruz. Diletmiyorlar. Traktörlerimizin arkasındaki tankerlerle mücadele ettik. Ama başarılı olamadık. Canımızı kurtardığımıza dua ediyoruz. Tüm imkanlarımızı ortaya koyduk" dedi.

'ÇİFTÇİLER ÇOK ZARAR GÖRDÜ'

Gökhan Gökçe, yangının çok hızlı ilerlediğini belirtirken, "Yangın yolun karşısına geçti. Tepeyi aşınca hızlandı. Saat 14.30 sıralarında rüzgar tersine döndü. Bu sefer yanmayan yerler ve seralar da yandı. Birkaç tane işçi evi yandı. Çok sayıda kablo ve sulama hortumları yandı. Birkaç tane deniz botu gitti. Tekne ve ilaç tankerleri yandı. Çiftçiler çok zarar gördü. 30 dönüm yer yandı. Arkadaşımız sabah dikim yaptı. Öğleden sonra komple yandı" diye konuştu.

'BU TÜR BÖLGELERİ KORUMAK ÇOK ZOR'

CHP Antalya Milletvekili Aydın Özer de yangını üzüntüyle izlediklerini kaydetti. Tarım alanlarının zarar gördüğünü anlatan Aydın Özer, şöyle dedi:

"Şu anda belli oranda kontrol altına alınmış durumda gözüküyor bir rüzgar çıkıp bir taraftan başlamazsa. Çünkü çok sık ormanlık bir bölgemiz. Hem makilik hem de kızılçam ormanıyla kaplı bir bölgemiz. Bu tür bölgeleri korumak çok zor. Yangının çıktığı bölgeyi gösterdiler. Kargılık bir bölge. Oradaki sazların elektrik tellerine değmesi sonucu yangın çıktığını söylüyorlar. Bizim orman ile iç içe yaşayan insanlar olarak çok dikkatli olmamız gerekiyor. O kargılık alan halkımız tarafından temizlenmiş olsaydı bu durum yaşanmayabilirdi. Bölge halkına çok geçmiş olsun diyorum. Böyle kalırsa ucuz atlattık diyorum. Yaralar sarılır. Orman Bölge Müdürlüğümüz, Orman Genel Müdürlüğümüz çalışıyor. Bölge halkına, kendim de bölge halkındanım, hepimize geçmiş olsun diyorum."