Orman yangınlarında "topyekun mücadele" örneği sergilendi (1)

Antalya'da devletin bütün kurumlarının koordineli şekilde çalışması, bölge sakini ve gönüllülerin desteğiyle sergilenen topyekun mücadeleyle 10 gün sonra kontrol altına alınan orman yangınlarında, örnek bir çalışma yürütüldü.

Kontrol altına alınan Manavgat, İbradı, Akseki, Gündoğmuş ve Alanya ilçelerindeki orman yangınları, devlet ve milletin omuz omuza verdiği örnek bir mücadeleyi de ortaya koydu.

Yangının ilk saatlerinden itibaren bölgeye gelen Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun yanı sıra Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, hem söndürme çalışmalarını hem de hasar tespit çalışmalarını koordine etti.

Yangınların kısa sürede yayılmasıyla Türkiye'nin her yerinden arazöz, itfaiye aracı, orman işçileri su tankerleri, orman mühendisleriyle gönüllüler kente gelerek çalışmalara destek verdi.

Ulualan'daki yangın koordinasyon merkezinin yönlendirmesiyle havadan helikopter ve uçaklar, karadan ekipler, gönüllüler ve mahalle sakinleri omuz omuza alevlere müdahale etti. Geniş bir alanda etkili olan yangına İHA ve insansız helikopterlerin yönlendirmesiyle ekipler cansiparane mücadele etti.

Günlerce özveriyle çalışarak botlarını, hortumlarını yastık yaparak uyuyan işçilere en büyük desteği mahalle sakinleri verdi. Mahalleli, hortumları ve yangın söndürme gereçlerini taşırken ekiplere yardımcı oldu.

Türkiye tek yürek oldu

Türkiye'nin dört bir yanından gelen yardım kuruluşları ve vatandaşlar da ormanlık alana giden yollarda çadır kurarak ekiplere soğuk su ve gıda yardımında bulundu.

Vatandaşlardan gelen yardımlar kamyonlarla kente taşındı. Gelen kolilerden küçük Ceren'in "Sakın üzülmeyin birlik olur yeniden yeşeririz biz." notu gibi hem duygulandıran hem de umutlandıran yüzlerce mektup çıktı.

Devlet ve millet kaynaşmasıyla, alevlere pet şişe döken vatandaştan tonlarca su döken uçaklara kadar herkesin topyekun mücadelesiyle onuncu günde söndürülen orman yangınlarında 7 kişi hayatını kaybetti.

Yangınlardan etkilenen mahalle sayısı 59, bina sayısı 3 bin 231, bağımsız bölüm ise 6 bin 359 olarak tespit edildi. Yangınlarda 45 iş yeri ve 93 araçta hasar oluştu.

Binlerce küçükbaş ve büyükbaş hayvan, kanatlı hayvan ile yaban hayvanlarının telef olduğu yangında, yaralanan hayvanlar için çeşitli sivil toplum kuruluşları ve belediyeler tarafından veterinerlik hizmeti verildi. Kurulan sahra hastanelerinde hayvanlar tedavi edildi.

Yaralar sarılıyor

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Antalya'nın Manavgat ilçesinde orman yangınından etkilenen mahalleleri 31 Temmuz'da ziyaret ederek, her vatandaşın zararının karşılanacağını açıkladı.

Bir taraftan alevlerle mücadeleyi yönetirken, bir taraftan da vatandaşların yaralarını sarmaya çalışan devlet yetkilileri, gece gündüz sahada tespit çalışması yürüttü. Evleri yanan vatandaşların yaralarının sarılması için çalışmalar başlatıldı.

Evleri yananlara 3 artı 1, 2 artı 1 evler altında deposu, müştemilatı ve ahırıyla yeniden yapılmaya başlandı. Nakdi yardımların da yapıldığı vatandaşlara traktör, tarım aletleri ile küçükbaş ve büyükbaş hayvanlar teslim ediliyor.

Yangının ilk gününden bu yana devlet kurumları ve sivil toplum örgütleri, mahallerde yardımlarda bulundu. Kurulan aşevleri ve çadırlarda sürekli sıcak yemek veriliyor.

Evleri yananların barınma ihtiyaçları da Kredi ve Yurtlar Genel Müdürlüğü tarafından giderildi. Antalya'da 18 yıl önceki yangında orman işçisi babası şehit olan Tansu Kaplan gibi onlarca vatandaş mahalle mahalle gezerek vatandaşlara gıda ve giysi yardımında bulundu.

Yangından etkilenenlerin SGK primleri, esnaf kredileri ödemeleri, tarım kredi, tarım ziraat borçları ertelendi.

Mehmetçik de bölgede hem söndürme çalışmalarına katıldı hem de vatandaşlara insani yardımlarda bulundu. Komandolar, mahallelerdeki özellikle yaşlıların enkaza dönen evlerinden eşya taşıdı.

Tedavisi için ineğini satarak elde ettiği 15 bin lirası yanan kanser hastası Cemile Öner'in hikayesi ile alevlerin ortasında kaldığı sırada yaptığı telsiz görüşmesinde "Arazözde 80 milyonun hakkı var" diyerek aracını terk etmeyen orman işçisi Özgür Şimşek'in sözleri, tüm Türkiye'yi duygulandırdı.