
Sağlık Bakanlığı, şu anda salgın hastalık olmadığını ancak su kesintilerinin devam etmesi halinde salgınların görülmeye başlayabileceği uyarısında bulundu. Bakanlık, Kızılırmak Nehri'nden Ankara'ya getirilecek olan sudaki sülfat oranının 293 mg/lt olduğunu, ancak bu suyun kullanılabileceği müjdesini verdi.
Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Uzm. Dr. Turan Buzgan, düzenlediği basın toplantısında, hastanelerin su sıkıntısı, salgın hastalık riski ve Kızılırmak Projesi'ne ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Bakanlık olarak daha önce su kesintisine gidilmemesi, su kesintisinin zorunlu hale gelmesi halinde ise uzun süreli olmaması yönünde yetkilileri uyardıklarını hatırlatan Buzgan, başkentin 640 noktasında su analizleri yaparak su kalitesinin düzenli olarak kontrol edildiğini söyledi.
Sudaki klor oranının en az 0.5 ppm olması gerektiğinin altını çizen Buzgan, Ankara'da son su kesintisi olana kadar klorlama değerlerinin normal olduğunun belirlendiğini kaydetti. Buzgan, kesinti öncesi haftada 3 bin 634 akut kansız sulu ishal, 13 de akut kanlı ishal vakası tespit edildiğini ifade ederek, kesinti olduğu dönemde bu sayının 9'u akut kanlı ishal vakası olmak üzere 3 bin 726'ya yükseldiğini, ancak istatistiksel olarak bu rakamın çok fazla değişmediğini bildirdi.
Su kesintilerinin devam etmesi halinde salgın riskinin de devam edeceğine işaret eden Buzgan, Ankara'nın kanalizasyon arızası yaşamaması ve altyapısının iyi olması nedeniyle sulara kirli suyun çok az denecek ölçüde karıştığını açıkladı. Buzgan, vatandaşları kaçak kuyu suyu konusunda uyarırken, negatif basıncı önlemek için su kesintileri sırasında muslukların ve hatta vanaların kapalı tutulmasını istedi. Turan Buzgan, arızadan sonra 6 saat boyunca akacak suyun, kaynatılmadan içilmemesini önerirken, "Suyun
içine yabancı maddeler karışmış olabilir. İllaki böyle olacak diye bir şey yok ama yine de tedbir almakta yarar var" dedi. Arıza sonrasında akacak ilk suyla tuvalet temizliği yapılabileceğini, çiçek sulanabileceğini kaydeden Buzgan, daha sonra rahatlıkla el yıkanabileceğini ve banyo yapılabileceğini söyledi.
Buzgan, Sağlık Bakanlığı'na bağlı hastaneler ile tıp fakültelerinin ihtiyaçlarını tespit ettiklerini belirterek, ASKİ'nin istenilen her durumda tankerlerle buralara su takviyesi yaptığını anlattı. Bu nedenle ameliyatlarda herhangi bir sorun yaşanmadığını dile getiren Buzgan, sadece acil olmayan hasta ameliyatlarının ertelendiğini duyurdu. Tankerlerle ticari su taşınmasını çok doğru bulmadıklarını açıklayan Buzgan, suların klorlu olması ve tankerlerin sadece bu işler için ayrılması durumunda herhangi bir
sakınca bulunmadığını kaydetti. Buzgan, hastanelerde içme suyu sorununu çözmek için katlara ve poliklinik servislere damacana su yerleştirdiklerini belirtti. İbn-i Sina Başhekimiyle gece boyunca görüştüklerini ve hastaneye ASKİ'nin 21 tanker su aktarımı yaptığını kaydeden Buzgan, hastane enfeksiyonu oluşmaması için bu önlemlerin şart olduğunu dile getirdi.
"KIZILIRMAK SUYUNU TAKİPTEYİZ"
Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Uzm. Dr. Turan Buzgan, Eylül ayında ilk hattından Ankara'ya su ulaştırılması planlanan Kızılırmak Nehri ile ilgili ortaya atılan spekülasyonları da değerlendirdi. Buzgan, Kızılırmak Nehri'nden beslenen Kesikköprü ve Hirfanlı Barajları'ndaki sülfat oranının yüksek olduğunu, ancak özel işlemlerle bu suyun kullanılabileceğini vurguladı. Sağlık Bakanlığı'nın yayınladığı İçme ve Kullanma Suları Yönetmeliği'nde suda bulunacak sülfat oranının en fazla, litrede 250 miligram
(mg/lt) olması gerektiğini hatırlatan Buzgan, Kesikköprü Barajı'na girerken yapılan kontrollerde 355 mg/lt sülfat, baraj çıkışında ise 293 mg/lt sülfat tespit edildiğini kaydetti. Buzgan, az da olsa Kızılırmak'taki sülfat oranının yüksek olduğunu ancak 50 mg/lt olan şehir şebeke suyu ile bu suyun karışımı ile sülfat oranının normale döneceğini kaydetti. Buzgan, yüksek orandaki sülfatın, suyu sertleştireceğini ve tadını acımsı yapacağını, müsil etkisi yaparak insanlarda ishale neden olabileceğini belirterek,
suların kireçlenmesine de neden olabileceğini kaydetti. Kızılırmak suyunun uzun zamandır Kırıkkale Belediye tarafından da içme suyu olarak kullanıldığını anlatan Buzgan, bilimsel verilere göre Kızılırmak suyunun kullanılabilecek durumda olduğunu söyledi. Turan Buzgan, su kesintilerinin devam ettiği şu günlerde, vatandaşların salgın hastalığa yakalanmaması için alması gereken tedbirleri şöyle sıraladı:
"- Kontrolsüz su kaynaklarını kullanmayın
- El temizliğini ihmal etmeyin
- Hiç su bulamıyorsanız jel veya ıslak mendiller ile ellerinizi temizleyin
- Yeşil yapraklı sebzeleri çok iyi yıkamadan yemeyin
- Saklama kabındaki suları güneşe bırakmayın
- Damacana suların su pompaları sık sık temizleyin
- Binaların su depolarını temiz tutun."
(YZE-MAY-NÇ-Y)
Son Dakika › Güncel › Ankara'da Su Sıkıntısı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?