Anadolu'da Türk Varlığı Açısından Milli Mücadele ve Samsun - Son Dakika
Güncel

Anadolu'da Türk Varlığı Açısından Milli Mücadele ve Samsun

Anadolu\'da Türk Varlığı Açısından Milli Mücadele ve Samsun

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü; Cumhuriyetin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün Samsun'da Milli Mücadele meşalesini yaktığı tarih olan 19 Mayıs 1919'un 100.

27.02.2019 19:03

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Fen- Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü; Cumhuriyetin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün Samsun'da Milli Mücadele meşalesini yaktığı tarih olan 19 Mayıs 1919'un 100. yılı etkinlikleri kapsamında, "Anadolu'da Türk Varlığı Açısından Milli Mücadele ve Samsun" temalı konferansa imza attı.

Fen-Edebiyat Fakültesi akademisyeni ve aynı zamanda Türk Tarih Kurumunda (TTK) Bilim Kurulu Üyesi olan Prof. Dr. İbrahim Tellioğlu'nun konuşmacı olduğu etkinlik, Fakülte bünyesindeki Fevzi Köksal Konferans Salonunda gerçekleşti. Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bekir Batı, Tarih Bölümü Başkanı Prof. Dr. Nedim İpek, öğretim elemanları ve kalabalık bir öğrenci topluluğu ise konferans katılımcısı olarak salonda yer aldı.

"Milli devlet modelimiz bize özgüdür"

Konferans öncesi selamlama konuşmasında söz alan Tarih Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nedim İpek, dünyadaki bütün devletlerin ulus devlet modelinde olduğunu, Türkiye'nin; emperyalist ulus devletlerin yapay ulus devlet projelerine direnerek geleneksel imparatorluğu milli devlete dönüştüren bir ülke olarak varlığını devam ettirdiğini söyledi. Günümüzde devletlerin ve toplumların markalarıyla öne çıktığına işaret eden Prof. Dr. İpek, "Hiç mübalağa etmeden rahatlıkla şunu ifade edebilirim ki bizim milli devlet modelimiz bize özgü bir modeldir. Ancak bunun farkına varıp her şeyden önce bunu çok iyi bir şekilde kendi toplumumuza tanıtmamız gerekir çünkü bunu kavradığımız zaman, inanıyorum ki bizlerde öz güven duygusu oluşacak ve bu sayede çeşitli problemleri çözeceğiz" dedi.

1919'un 100. yılı kapsamındaki etkinlikler serisinin ilki

Milli Mücadele'nin 100. yılı etkinlikler serisini bu konferansla başlattıklarını belirten Tarih Bölüm Başkanı İpek, bu açıdan Prof. Dr. İbrahim Tellioğlu'nun konferansının önem arz ettiğini, kendisinin Anadolu'daki Milli Mücadele hareketinin nasıl konumlandığına açıklık getireceğini kaydetti.

"Anadolu'daki Türk varlığı Malazgirt'ten önce başladı"

"Anadolu'da Türk Varlığı Açısından Milli Mücadele ve Samsun" ana başlığıyla verdiği konferansında Prof. Dr. İbrahim Tellioğlu Milli Mücadele ve Samsun'un pek çok alt başlıkla işlenebilecek bir zenginliğe sahip olduğunu vurgulayarak, "Kamuoyunda, Anadolu'daki Türk varlığının 1071 Malazgirt Savaşı'yla başladığı bilinir. Ancak tarihçiler bunun böyle olmadığını biliyorlar. Zira Malazgirt Savaşı'ndan önce de Anadolu'da birçok Türk topluluğunun olduğuna dair çeşitli izler var. Ancak bizim bunu bir duygusal mesele olmaktan çıkarıp bir tarihçi mantığıyla, bilgi ve belgelere dayandırarak izah etmemiz lazım. Dolayısıyla bazı bilgileri ayıklamamız gerekiyor. Mesela bir zamanlar yaygın olarak kabul edilen Anadolu'daki Türk varlığının Hititlerle başladığına dair görüşler bugün için geçerliliğini yitirmiştir. Yine aynı şekilde Sümerlerin Türk olduğundan hareketle yaşadığımız coğrafyadaki Türk varlığını Sümerlerle başlatmaya ve bu izleri 5-6 bin yıl öncesine götürmeye çalışanlar var. Sümer mitolojisindeki yahut kelime haznesindeki benzerlikleri bir arada tutarak 'Sümerler Türktür' şeklinde bir önerme ya da yargıda bulunmak tarihçiler için iddialı olur. Kısacası biz tarihçilerin bu konularda biraz daha bilgi ve belgeye ihtiyacımız var. Bu konuda eğer arkeolojik çalışmalar ilerlerse daha net şeyler söyleyebileceğiz. Lakin şu an elimizdeki bilgi ve belgeler bunun için yeterli değil" diye konuştu.

Türklerin çok daha önce Anadolu'da bulunduğunu ispatlayan buluntular: Hakkari Taşları

Anadolu'daki Türk varlığını kanıtlayan somut delillerden örnekler veren Prof. Dr. Tellioğlu, 1998'de Hakkari'de arkeologlarca bulunan taşların, Türklerin tarih boyunca yaşadıkları farklı coğrafyalarda da görüldüğüne dikkat çekti. "Hakkari Taşları" olarak bilinen bu tarihi kalıntıların Türklere ait olduğu yönünde herhangi bir şüphenin bulunmadığını söyleyen Tellioğlu, "Bu taşlar, MÖ 3000 yıllarına tarihleniyor. Bu, bizim işin çok somut bilgi ve belgedir. Dolayısıyla bu tarihlerde Hakkari Kalesi'nin hemen yanında Türklerin bulunduğunu söyleyebiliyoruz" bilgisini paylaştı.

"Anadolu, Hristiyan dünyasının Müslümanlara kaybedip de geri alamadığı tek toprak parçasıdır"

Sunumunda Selçuklulardan önce de Türk topluluklarının Anadolu'nun farklı bölgelerine yerleştiğine dikkat çeken TTK Bilim Kurulu Üyesi Tellioğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Anadolu, Türkler için Malazgirt Savaşı'ndan sonra ebedi yurt olmuştur. Anadolu'nun tamamına yayılmışız ve bir daha bu toprakları bırakmamışız. Avrupalıların Türk tarihinde unutmadığı bazı kişiler ve olaylar vardır. Mesela Kudüs'ü geri aldığı için Selahaddin Eyyubi'yi hiç unutmazlar. Aynı şekilde Fatih Sultan Mehmet ve 29 Mayıs 1453 tarihi sürekli hafızalarındadır, neden? İstanbul düştüğü için. Yine Attila'yı hiç unutmazlar. İşte Avrupalıların unutamadığı olaylardan birisi de Malazgirt Savaşı'dır. Anadolu, Hristiyan dünyasının Müslümanlara kaybedip de geri alamadığı tek toprak parçasıdır. O nedenle bizi hala işgalci görmeye devam eden çevreler var."

Anadolu'yu Türklerin kesin olarak yurt edinmelerinin ardından Batılı kaynaklarda bu coğrafyanın Turcia (Türkiye, Türklerin ülkesi) adıyla bilinir olduğunu, sunduğu Batılı referanslarla gözler önüne seren akademisyen Tellioğlu, Anadolu'da Türk varlığının Batılılarca da kabul edildiğini sözlerine ekledi. Tellioğlu, Türklerin Anadolu'da karşılaştığı tehlikeleri ise Haçlı Seferleri, Moğol İstilası ile Sevr Anlaşması olarak sıraladı. Atatürk ile başlayan Milli Mücadele'nin hayatiliğine değinen Tarihçi Prof. Dr. Tellioğlu, "Milli Mücadele başarıya ulaşamasaydı Türklerin bin yılda elde ettiği birikim yok olacaktı. Kurtuluş Savaşı'ndaki askeri zaferimizi diplomatik yollarla da devam ettirmeye çalıştık. Bana göre Misakımilli büyük ölçüde başarılmıştır" sözlerine yer verdi.

"Strateji teorileri Anadolu'da düğümleniyor"

Günümüzdeki strateji teorilerinden bahseden Prof. Dr. Tellioğlu, "kara hakimiyet teorisi"nin Anadolu'da düğümlendiğini, yine "deniz hakimiyet teorisi"yle de Boğazlar'ın öne çıktığını vurgularken Türkiye'nin geçmişte olduğu gibi yaşadığımız çağda da iktisadi, siyasi ve ekonomik mücadelesini sürdürdüğünü dile getirdi. "Samsun'dan kurtuluş mücadelesini başlatan Gazi Mustafa Kemal Atatürk, bütün silah arkadaşları ve şehitlerimizi rahmet, minnet ve sevgiyle anıyorum" diyerek sunumunu tamamlayan Prof. Dr. Tellioğlu katılımcılara şükranlarını sundu.

"Bu coğrafyada var olmaya devam etmemiz güçlü olmamıza bağlı"

Konferans sonrası teşekkür konuşması yapan Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bekir Batı ise verdiği değerli bilgiler için akademisyen Tellioğlu'na teşekkür ederek, "Anadolu çok kıymetlidir, Anadolu'da yaşamak çok zordur, bu coğrafyada yaşamak ve var olmak için güçlü olmak lazımdır. Güçlü olmak için de çok çalışmalıyız. Yani bütün bu süreç, birbirini takip ediyor. Bunun farkında olarak önümüze bakmak ve de geleceğimizi buna göre planlamak zorundayız. Vurgulamalıyım ki çok çalışmak olmazsa olmazımız olarak bizleri motive etmeli" ifadelerini kullandı. - SAMSUN

Kaynak: İHA

Son Dakika Güncel Anadolu'da Türk Varlığı Açısından Milli Mücadele ve Samsun - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement