Merhaba... Sizi tanıyabilir miyiz öncelikle?
Bilgi Üniversitesi Psikoloji Bölümünü bitirdikten sonra Basın Enstitüsü tarafından bir burs kazandım. Gazetecilik eğitimim ardından basında çalışmaya başladım. Aksesuara olan merakımın bir gün beni tasarım yapmaya yönelteceğini biliyordum. Her zaman, bir kıyafeti tamamlayan en önemli detayın aksesuar olduğunu düşünürüm. Bu nedenle de bir çok aksesuarım var. Özellikle, çıktığım seyahatlerde bir mağazaya girdiğimde zamanın çoğunu mücevherlerin olduğu bölümde geçirirdim. Tüm markaların koleksiyonlarını yakından takip ederdim. Bu merakım zamanla işimi de etkilemeye başladı. Yıllarca çalıştığım Madame Figaro dergisinde her ay farklı mücevher konuları hazırladım ve tasarımcılarla röportajlar yaptım. Hep bir gün "Ben de, ben de!" dedim. Bu arada kendim için aksesuar tasarımları yapmaya başlamıştım bile... Tam da bu sıralarda, mesleğinde yıllarını geçirmiş ama artık emekli olmuş yaşlı bir mücevher ustasıyla tanıştım ve ona kendim için yüzükler yaptırdım. Her türlü nazımın geçtiği, beni torunu gibi görmeye başlayan bu usta, bendeki enerjiyi herkesten önce fark edip "Batya, artık bunlardan birer tane değil de biner tane yapsak" diyordu. Bu arada arkadaşlarım da yaptıklarımı çok beğeniyor, kendileri için de takı tasarlamamı istiyorlardı. Ben bu fikri nedense hep erteledim. Ta ki çok sevdiğim Madame Figaro'nun kapanmasına kadar! Derginin kapanmasının ardından bir süre seyahat ettim. Yurt dışında da tanıştığım herkes takılarımı nereden aldığımı soruyordu. Kendi tasarımlarım olduğunu öğrendiklerinde onlar için de yapmamı istediler. İstanbul'a dönünce hep ertelediğim takı tasarımı için artık hazır olduğumu hissettim ve bu kararla hayatımda yepyeni bir kapı açıldı. Ustama gittim ve "Artık hazırım, koleksiyonumu çizdim." dedim. Koleksiyonumun ilk tasarımları o kadar ilgi gördü ki devam etmeye karar verdim! İşte, "altın serüven" böyle başladı. Çevremdeki insanlar hep ışıltılı göründüğümü söylerler. Bu aslında altının bana verdiği ışığın rengidir, parıltısı hep göze çarpar. Şimdi, bu çok sevdiğim mücevher, işimin de anahtar kelimesi oldu. Bunun benim için çok güzel bir şans olduğuna inanıyorum. Tasarımlarımı bu düşünceyle hazırladığım için de takılarımın, onları takan herkese şans getireceğini düşünüyorum.
Ne zamandan beri mücevhere özel bir ilgi duyuyorsunuz?
Her zaman modaya ve tasarıma ilgim vardı. Sanatın her dalından aldığım ilham bugün mücevherle hayat buluyor. Çocukluğumdan bu yana beni etkilemiş birçok şeyin izlerini tasarımlarımda görebiliyorum. Hayatın sanatın bir parçası olduğuna inanıyorum. Çocukluk yıllarımda resim yapardım. Bugün o resimlerdeki detayların mücevherlerimde olduğunu görüyorum. Şekillerin ve desenlerin minimalist tarzda yeniden hayat bulması hoşuma gidiyor. Çocukken annemden beğendiğim kapıların önünde fotoğrafımı çekmesini istermişim. Bu kapılardan ilham alacağım o zamanlardan belliymiş. Çocukken fark ettiklerimiz büyüyünce çok şekilleniyor. Her şey birbirini etkiliyor. Zaman içinde olan bu etkileşim belki de bir domino etkisi yaratıyor.
Takı tasarımı konusunda yetenekli olduğunuzu nasıl fark ettiniz?
Sanatın birçok dalında eğitim aldım. Sanırım aldığım tüm eğitimlerin dışa yansıması mücevher olarak oldu. Her zaman kendimi geliştirmeye meraklıyım. Her gün yeni birşey öğrenmenin heyecanıyla doluyum. Özel meraklarım ve çeşitli ilgi alanlarım sayesinde birçok konuda kendimi geliştiriyorum. Ben hep daha iyi bir ben olmak için çalışıyorum. İşimi nasıl daha iyi yapabilirim? Bundan daha güzeli nasıl olabilir?, sorularının cevaplarını arıyorum. Yeni koleksiyonlarımda hep daha fazlasını sunmak ve sınırlarımı aşmayı hedefliyorum.
Mücevher kadınlar için neden bu kadar özel?
Mücevher bir kadının gizli hazinesi gibidir, kendini en güzel ifade etme şeklidir. Kadın mücevheri ile stilini, güzelliğini ve zarifliğini ortaya koyar. Mücevher kadının başkalarından farklı olduğunu gösterme şeklidir. Bir kıyafeti birçok defa farklı mücevherlerle giyebilir. Böylece o kıyafete farklı bir enerji katar. Böylece kadın kendini ve yaratıcılığını ortaya koyar. Bu sınırsız bir dünyanın kapılarını aralamak gibidir. Her kadın, sınırsız hayal gücü ile karşısındakinin ilgisini üzerine çekmekten hoşlanır.
Sizin tasarlarken duygularınız nasıl?
Ben kadınların özgüvenlerini ortaya çıkarmalarını ve o güvenle ışıklarını yansıtacaklarını düşünüyorum. Her zaman şans getirdiğine inanıyorum. Herkes kendi şansını yaşamasını ve kendisi için en iyi olanı bulmasını diliyorum. Bu şansa inanan herkesin hayatında mucizeler oluyor.
Koleksiyonlarınız arasında sizin için en özel olan koleksiyon ve parça hangisi?
Her biri birbirinden özel ve değerli olsa da sanırım çocukluğumun şehrini konu alan Ahvat Koleksiyonu en özel olanı... İzlediğim bir Türk filminde duyduğum, 'Gözlerimizin rengi farklı olsa da, gözyaşlarımızın rengi aynıdır' cümlesi o andan itibaren hiç aklımdan çıkmadı. Çok derinlerde bir yerde sürekli aklımı kurcaladı. Çok doğru bir bakış açısını simgeleyen bu cümlenin beni bu denli etkilemesiyle yeni koleksiyonum 'Ahvat' ortaya çıktı. Doğup büyüdüğüm yer olan Antakya'nın en önemli özelliği Çan, Ezan ve Hazan sesini bir arada duyabilmenizdir. İnsanların birbirine olan sevgi, saygı, anlayış ve birlikteliklerinde en önemli olanın kardeşlik duygusu olduğu, çok özel bir şehirdir. Ben de bu şehirde doğdum. Bu kültür ile büyüdüm. Beraberlik, birliktelik ve kardeşlik benim hayattaki zenginliklerim. Antakya dilinde 'kardeşlik' anlamına gelen 'Ahvat', bana oradaki çocukluk yıllarımıı hatırlatıyor. Koleksiyonumdaki taşların hepsi renkli ve gözyaşının şekli olan damla kesimli. Özel olarak seçtiğim bu taşlar; "Gözlerimizin rengi farklı olsa da, gözyaşlarımızın rengi aynıdır" duygusunun ve renklerimiz, dillerimiz dinlerimiz ayrı olsa da ulaşmak istediğimiz evrensel kardeşliğin en önemli simgesi olarak koleksiyonun ruhuyla çok uyumlu.
Markanızın tarzını nasıl tanımlarsınız?
Sade olmayı çok seviyorum. Her sadeliğin içinde mutlaka kendini gösterecek bir detay gizliyorum. Klasikle modernizmi bir araya getirirken, yaratıcılığın heyecanına sizi de ortak ediyorum. Koleksiyonda, bulunduğu yerde dikkatleri üzerine çeken ve ışıltısını çevresine cömertçe yayan altın, farklı formlarda karşımıza çıkıyor. Sade ama iddialı tasarımlar hem tek olarak hem de bir arada takılabiliyor. Detaylarda gizlenen sürprizler ve bütünün sunduğu yalınlık hissi bedeninizle uyum sağlıyor. Her sezon çıkan yeni koleksiyon bir sonrakinin habercisi oluyor. Birçok koleksiyondan parçayı kombinleyerek takabilir kendinizi özgürce ortaya koyabilirsiniz. Çok şanslıyım ki; tasarımlarıma bakınca hemen fark edildiğini duyuyorum. Çünkü, hepsi öyle ince ve öyle zarif ki... Onların tasarımdaki çizgim olduğunu anlatabiliyorsam bu beni çok mutlu ediyor. Stil sahibi, sade ve zarif kadınlar tasarımlarımı tercih ediyor. Cesurca duygularını ifade eden ve hiçbir abartıya ihtiyac duymadan olduğu yerde ışık saçan kadınlar... Hepsinin ortak özelliği BATYA KEBUDİ kadınları olmaları... Kendinden emin, ne istediğini bilen, huzurlu, mutlu kadınlar..
.
Tasarımlarınızda ilham kaynağınız neler oluyor?
Her koleksiyonun başka bir ilham kaynağı ve hikayesi oluyor. Bu sezon için çıkardığım Miras koleksiyonumun hikayesi benim için çok özel. Ailemden bana kalan tüm değerlerin benim asıl mirasım olduğunu biliyorum. Her gün evrene sahip olduklarım için teşekkür ediyorum. Koşulsuz sevgi tüm ailemden gördüğüm en büyük miras, saygının her daim varlığını hissettiren ailem sayesinde bugün hayatımdaki herkese saygı duyuyorum. Fedakarlığı annemden, sorumluluk duygusunu babamdan, paylaşmayı kardeşimden öğrendim. Herkesin varlığını hissetmek bile bana huzur veriyor. Birkaç ay önce dedem vefat etti. Yaşadığım kayıp bu koleksiyonda yeniden hayat buldu. Ailemizden olan gerçek mirasımızın değerlerimiz olduğunu bir kez daha fark ettim. Sizin ailenizden kalan mirasınız ne? Kimden size geriye ne kaldı? Hep bu soru var aklımda... Ben de buradan yola çıkarak aileme teşekkür etmek istedim, benim ben olmamdaki katkılarından dolayı... Tasarımlarıma her zaman sevgi yansıyor. Bu koleksiyonumda yüzeyler inişli çıkışlı. Tıpkı hayat gibi... Her türlü zorluğa, inişlere çıkışlara rağmen her zaman orta yol vardır ve bu yolda kalpler hep birleşir diyorum. Birleşme noktalarında pırlanta var çünkü güçle birleşiyor, ışıkla birleşiyor ve etrafa aydınlık saçıyoruz. Bu koleksiyonum bir arada olmanın, aile olmanın eşsiz mutluluğunu ifade ediyor. Yine pembe altın ışıltısı zarif bir şekilde pırlanta ile buluşuyor.
Yeni yılda hangi ürünleriniz favori olacak?
Şems bu yıla damgasını vuracak. Yeni Koleksiyonum Şems ile "ışığını yansıt" diyorum. Güneşin enerjisinden ilham aldım. Arapça'da güneş anlamına gelen "Şems" koleksiyonuyla sezona dikkat çekici bir giriş yapıyor. Güneş Sistemi'nin merkezinde yer alan ve orta büyüklükte bir yıldız olan güneş, tek başına Güneş Sistemi kütlesinin % 99,8'ini oluşturur. Geri kalan kütle; güneşin çevresinde dönen gezegenler, asteroitler, gök taşları, kuyruklu yıldızlar ve kozmik tozlardan oluşur. Gün ışığı şeklinde güneşten yayılan enerji; fotosentez yoluyla, dünya üzerindeki hayatın hemen hemen tamamının var olmasını sağlar ve dünyanın iklimi ile hava durumu üzerinde önemli etkilerde bulunur. Güneşin kütlesi sıcak gazlardan oluşur ve çevresine ısı ve ışık şeklinde radyasyon yayar. Yani tıpkı biz ve etrafımızdaki enerjimiz gibi... Yeni koleksiyonda göze çarpan detaylar arasında büyük küpeler yer alıyor. Kolyeler de tasarımcının cesur çizgisini ortaya koyuyor. Pırlantanın pembe altın ile buluşmasına bu sefer inciler eşlik ediyor.
Peki yılbaşı gecesinde, mücevher ne kadar ön planda olmalı, nasıl bir tarz oluşturulmalı?
Bu sene kırmızı tasma kolye ile yeni seneye girin derim! Kırmızının uğuruna inanıyorum!
Kişiye özel tasarımlar yapıyor musunuz?
İlk olarak çok sevgili arkadaşım Ayşe Tolga için bir kolye tasarlamıştım. Onun ardından birçok kişi için özel ürünler tasarladım. En özel anların imzasını atıyorum, o heyecana ortak oluyorum. Şimdilerde alyans niyetine de kullanılan şövalye yüzükler tasarlıyorum. İki harf ile özel bir tasarım yapıyorum, birçok çiftin nikah yüzüğünü tasarlıyorum. Geçenlerde çok sevdiğim bir müşterim bana bizim için sonsuz bir mühür yarattın dedi, çok ama çok mutlu oldum. Güzel anları unutulmaz kılmanın yolu kişiye özel tasarımdan geçiyor. Her ilişkinin bir hikayesi, bir dinamiği var. Asıl olan bu sizi ve hikayenizi anlatmalı... Bazen ufacık bir fikirden yola çıkıyor, ömür boyu o sevgiyi hatırlatacak bir tasarıma imza atıyoruz.
Röportajımızı sonlandırırken yeni yıldan beklentilerinizi, yakın dönem proje ve hedeflerinizi öğrenebilir miyiz?
Hayal bile edemediklerimi gerçekleştirdim. Çok kısa sürede çok hızlı yol aldığımıza inanıyorum. Çok çalışarak buralara geldiğimizi düşünüyorum. Markamı kurduktan 6 ay sonra Paris'te ürünlerimi satmaya başladım. Bir gün, bir kafede otururken yan masamda oturan Fransız bir kadın parmağımdaki yüzüğü görüp, tasarımlarımın ilgisini çektiğini söyledi. "Ben tasarladım, bunlar benim yüzüklerim" deyince, "Bizimle çalışmak ister misiniz?" dedi ve biz öyle çalışmaya başladık. Tamamen tesadüf, tamamen kısmet; o günün büyülü bir gün olduğunu düşünüyorum. Londra ise, çok başka bir şey. Kraliçenin 60. Yıl Jübilesi için Londra'ya gittim. O ritüeli orada İngilizlerle yaşamak istedim. Kraliçenin 60. Yıl Senfonisi, halkı selamlaması bana çok ilginç geldi ve bunları yaşamak istedim. Sonra Notting Hill'de mağazaları gezerken Wolf and Badger isimli bir butik gördüm ve çok beğendim. "Benim tasarımlarımı bu butikte satabileceğinizi düşünüyorum" dedim ve sonra kendimi tanıttım. Daha sonra beni görüşmeye çağırdılar ve birkaç ay sonra görüşmeye gittim. Türk olduğumu öğrenince çok şaşırdılar. Hem adımdan dolayı hem de markanın modernize yapısı ve onların alışkın olmadığı bir tasarım olduğu için çok hoşlarına gitti ve orada da satmaya başladım. Londra benim hayallerimin şehri ve orada satılıyor olması beni çok mutlu ediyor. Yaklaşık 1 sene önce Nişantaşı'nda ilk butiğimizi açtık. Şimdi onun heyecanını yaşıyoruz. İlk mağazamız açılışının ardından ekibimize yeni arkadaşlarımız katıldı. Şimdi perakendenin gücünü keşfediyoruz. İstanbul'da Zorlu Center, İstinyePark ve Akasya AVM Beymen mağazalarında da ürünlerimi bulabilirsiniz. Aynı zamanda internette beymen.com'da, lidyana.com'da, satılıyor. Aşkla çalışıyoruz, yolu sevgiden geçen herkes ile kendi mağazamızda buluşuyoruz.
Kaynak: magdergi.com.tr
Son Dakika › Güncel › Altın Serüven: - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?