Alper Görmüş'ten Olay Olacak İddialar

Gazeteci yazar Alper Görmüş, 2003-2004 yılarında dönemin Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök haricindeki bütün komutanların darbe planı yaptığını iddia etti.

Görmüş, 2003-2005 yılları arasında Deniz Kuvvetleri Komutanı olarak görev yapan Özden Örnek'in yaptığı çalışmalar sonrasında savaş gemilerinde yolsuzlukları ortaya çıkardığını ama basına sızmasından korkulduğu için o dönemin komutanlarına "Ben giderim mahkemeye aklanırım ama benimle beraber 11 general aklanır mı onu bilemiyorum" diye mesaj verdiğini savundu.

Alper Görmüş, Etkileşim Yayınlarından çıkan “İmaj ve Hakikat” (Bir Kuvvet Komutanının Kaleminden Türk Ordusu) isimli son kitabını Barcelo Eresin Topkapı Otelin’de tanıttı. Görmüş, Nokta dergisinin genel yayın yönetmeni olduğu 2007 yılında kendilerine ulaştırılan eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Özden Örnek’in “Darbe Günlükleri”ni kitap haline getirdiğini belirterek “Bu günlükler içerdiği ‘darbe notları’ ile çok konuşuldu ama binlerce sayfalık metin içinde TSK hakkında oluşturulan ‘imaj’a karşılık ‘hakikat’e ışık tutan boyutu yer almadı. Bende bu kitapta TSK’nın görünürdeki imajı ve hakikatini bir komutanın günlüklerinden sizlere aktardım. Sadece belirli yerlerde fikir beyan ettim.” dedi.

Görmüş, İmaj ve Hakikat kitabı için “Esasen bir kuvvet komutanının orduya dair düşünceleridir. Ben sadece belirli yerlerde düşüncelerimi yazdım.” diyerek Özden Örnek için şu ifadeleri kullandı: “Çok ilginç bir komutan. Bir yandan darbe planları yapıyor diğer taraftan da orduya yönelik çok ciddi düşünceleri var.” diye konuştu.

11 GENERAL AKLANIR MI?

“Özden Örnek’e önceden teşekkür ettim. Şimdi yine teşekkür ediyorum” ifadesini kullanan Görmüş, şunları kaydetti:

“Artık bu ülkede darbeler döneminin bittiğini düşünenler varken hala darbe planları yapıldığını bize gösterdi. Şimdi tekrar teşekkür ediyorum. Ordunun imaj gerçeğini ortaya çıkarak Türkiye’nin demokrasisine hizmet etmiştir. Çünkü Türk halkı içindeki ordu algısını değiştirip TSK içinde de yolsuzluklar ve farklı yapıların hakim olduğunu bize göstermiştir. Özellikle “İmaj ve Hakikat” ayrıştırılıp adeta bir yolsuzluklar fırtınası geçiyor. Örnek, bir savaş gemisinde bir yolsuzluk tespit ediyor. Sonra diğer gemileri de araştırdığında hepsinde çıkıyor. Ben giderim mahkemeye aklanırım ama benimle beraber 11 general aklanır mı onu bilemiyorum, diye de mesajını veriyor.”

ÖZKÖK HARİCİNDEKİ KOMUTANLAR DARBE PLANI YAPMIŞ

“Bu günlükleri okuduktan sonra 2003-2004 yıllarında Genelkurmay Başkanı (Org. Hilmi Özkök) dışındaki bütün komutanların katıldığı bir darbe planının olduğunu ve daha sonra ortadan kaldırıldığını anladım.” diyen Görmüş, ordu içindeki yolsuzluklar, askeri kışlalardaki eğitim sistemi ve toplumun algısı hakkında şunları kaydetti: “Türkiye’deki askeri okullardaki eğitim sisteminin değişmesi gerekiyor. Çünkü o sistemde yetişen bir öğrenci, kendisinde gerektiğinde ülkenin yönetimine el koyabilme yetkisini buluyor. Askeri yapı içinde yetişenlerin düşüncesinde; TSK toplumun kirinden pasından ayrılmış apayrı bir kategori olarak ortaya çıkıyor. Siyasetçi vatanını milletini satabilir, iyi işler yapamaz. Ama sadece TSK doğasından gelen özelliklerden dolayı vatanını milletini satmaz, her şeyin en iyisini yapacağı için bir gün geldiğinde darbe yapabilir, düşüncesi hakim. O yüzden “İmaj ve Hakikat” kitabında yer alan bilgiler ordunun en yüksek konuma gelmiş olan bir komutanın kaleminden gerçekleri ortaya çıkarıyor. Çünkü Türkiye’de ordunun toplumdaki imajı çok üst seviyelerdeydi. O günlerde bu metinler geldiğinde kendimi bir hazine bulmuş bir defineci olarak gördüm.”