Almanya'da Toplumun Bölünme Nedenleri - Son Dakika
Son Dakika Logo
Güncel

Almanya'da Toplumun Bölünme Nedenleri

Almanya\'da Toplumun Bölünme Nedenleri
14.10.2025 15:39

Almanya'da yapılan araştırma, toplumun göç, iklim ve Ukrayna yardımı gibi konularda bölündüğünü ortaya koydu.

Almanya'da en büyük tartışma konularından biri toplumdaki bölünme. Peki insanlar en çok hangi konularda karşı karşıya geliyor? Dresden'de yapılan bir araştırma bu soruya yanıt aradı.Almanya'da yapılan bir kamuoyu araştırması, halkın yüzde 81'inin, toplumun bölünmüş olduğu kanısına sahip olduğunu ortaya koydu. Dresden Teknik Üniversitesi'ne bağlı Mercator Göç ve Demokrasi Forumu'nun (MIDEM) araştırmasına göre halk, toplumu bölen konular arasında ilk sıraya göçü koyuyor.

İdeolojik kutuplaşmanın en fazla görüldüğü konu başlıkları olarak ise iklim koruma önlemleri ve Ukrayna'ya yardım dile getiriliyor. Göç konusu ile birlikte bu iki konu, toplum tarafından aynı zamanda en önemli "duygusal kutuplaşma" alanları olarak algılanıyor. İdeolojik kutuplaşma içeriksel fikir ayrılıklarına neden olurken duygusal kutuplaşmada farklı düşünenler duygusal bir dille değersizleştirilmeye çalışılıyor.

Aşırı duygusallık yapıcı tartışmayı engelliyor

MIDEM'in söz konusu araştırmayı yapan görevlileri "Kutuplaşma Barometresi" adını verdikleri araştırma için, Avrupa Birliği'nin (AB) sekiz ülkesinde yaklaşık 34 bin kişinin fikrini aldı. Almanya'dan ankete katılanların sayısı ise yaklaşık 4 bin 400 oldu.

Araştırmanın ardından yayınlanan raporda, "Bazı konularda görüşler, demokratik birlikteliğe zarar vermeden birbirinden oldukça farklılaşıyor. Bazı konularda ise, siyasi rakipler düşman olarak görülmeye başlandığı için fikir ayrılıkları büyük bir gerilime dönüşüyor" ifadeleri kullanılıyor. Bu bağlamda, içeriksel anlamda büyük oranda görüş birliğinin olduğu konularda dahi, aşırı duygusallık sebebiyle yapıcı bir tartışma ortamından uzaklaşıldığı vurgulanıyor.

Her kutuplaşma zararlı değil

MIDEM araştırmasının sorumlusu Hans Vorländer'e göre, toplumdaki kutuplaşmayı doğru analiz etmek gerek: "Şunu birbirinden ayırmalıyız: Kutuplaşma ne zaman gerçekten demokrasi için bir tehdit haline gelir ve ne zaman olağan, çoğulcu bir siyasetin parçasıdır?"

İdeolojik kutuplaşmanın belli bir yere kadar demokrasiler için gerekli olduğunu dile getiren Vorländer, duygusal kutuplaşmanın ise, uzlaşmayı engellediği ve siyasi rekabeti düşmanlığa dönüştürdüğü için demokratik birlikteliği zayıflatabileceği uyarısında bulunuyor.

Araştırma, toplumdaki yaşlıların, erkeklerin ve düşük gelirlilerin en fazla kutuplaştıran gruplar olduğunu da gösteriyor. Raporda bununla ilgili olarak şu ifadelere yer veriliyor: "Dikkat çekici nokta: Kendini net bir şekilde siyasi olarak 'sol' ya da 'sağ'da görenler daha güçlü kutuplaşmış oluyor. Özellikle sağ kesimde bu daha fazla göze çarpan bir durum. Farklı fikirlere sahip kişilere karşı duygusal reddediş ise özellikle, birbirine gösterdikleri tavır itibarıyla benzeyen, AfD (aşırı sağcı Almanya için Alternatif) ve Yeşiller'de daha çok öne çıkıyor."

Merkez sağdaki Birlik Partileri (CDU/CSU) ile Sosyal Demokrat Parti (SPD) ve liberal Hür Demokratlar'ın (FDP) seçmenlerinde ise kutuplaşma ve kutuplaştırma seviyesi çok daha düşük görülüyor.

" Politika, medya ve sivil toplum, ele aldıkları konunun ayrıştırıcı mı, çatıştırıcı mı ya da öfke uyandırıcı mı olduğuna bakarak konuya farklı yaklaşmalı" diyen Hans Vorländer, kutuplaşma konusunda bir genelleme yapmanın bir faydası olmayacağını vurguluyor ve şunu ekliyor: "Farklı stratejiler için farklı teşhislere ihtiyacımız var."

Büyük bir duygusal kutuplaşma konusu: İklim koruma

Almanya'da en sert kamplaşmanın ve yüksek bir duygusallığın yaşandığı tartışma konularının başında iklim koruma geliyor. Toplumun yaklaşık yüzde 42'sine göre şu an uygulanan siyasi önlemler, iklimi koruyabilmekten "çok uzak". Yaklaşık yüzde 40'lık bir kesim ise söz konusu önlemleri "çok fazla" buluyor.

Göç konusunda genel olarak kısıtlama talep edenlerin oranı Almanya'da yüzde 67 iken, araştırmanın yapıldığı diğer AB ülkelerinde bu oran ortalama yüzde 28. Almanya toplumunun yüzde 40'ı göçmenlerin kültürel olarak uyum sağlamasını istiyor, yüzde 47'lik bir grup ise Almanca bilmenin ve yasalara uymanın yeterli olduğu görüşünde.

Siyasetin günümüzde, "Doğrudan ifade edilen çıkarların baskısı altında olduğunu" belirten Vorländer, yürütülen tartışmaların, sosyal medyada duygusal müdahalelerle şekillendiğini ve bu sebepten araştırmayı, göç, güvenlik, iklim değişimi, ekonomi ve değer yargıları konuları altında 15 ayrı başlıkta ele aldıklarını aktardı.

Hans Vorländer, araştırmaya katılanların sadece bu konularla ilgili görüşlerinin alınmadığını, aynı zamanda farklı düşünenlere karşı duygusal tavırlarının da sorulduğunu bildirdi.

"Her fikir ayrılığı bölünme demek değildir"

"Canlı bir demokrasi münakaşa ister ama bu münakaşada kırılmaması şartı ile" ifadelerini kullanan Mercator Vakfı'nın Katılım ve Dayanışma birimi sorumlusu Christiane von Websky, "Kutuplaşma Barometresi bize, çok dikkatli bakmamız gerektiğini gösteriyor: Her fikir ayrılığı bölünme demek değildir ve her çatışma birlikteliğimizi tehdit etmez. Önemli olan, bizi ayıran konularda hakkında da konuşmaya devam edebiliyor muyuz, edemiyor muyuz" diyor.

dpa/ ET,MUK

Kaynak: Deutsche Welle

Son Dakika Güncel Almanya'da Toplumun Bölünme Nedenleri - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement