AK Parti'nin kurucu isimlerinden Fatma Bostan Ünsal: Yeni partiler, AK Parti'de büyük kopuşlara neden olacak

Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan'ın yeni parti kurmasının AK Parti'de büyük kopuşlara neden olacağını savunan Fatma Bostan Ünsal, "Bu iki partinin sinerji yaratmasa bile toplamda yüzde 10 oy alması bekleniyor. Bu da seçmenlerde büyük kopuşlara neden olacaktır" dedi.

AK Parti'nin kurucu isimlerinden Fatma Bostan Ünsal, AK Parti'deki istifalar ile Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan'ın kuracağı yeni partilerle ilgili değerlendirmelerde bulundu.

7 Haziran 2015 seçimlerinden sonra AK Parti içerisinde ciddi görüş ayrılıklarının başladığını ifade eden Ünsal, 7 Haziran seçimlerinden sonra dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu'nun Meclis'te olan partilerle koalisyon hükümeti kurmak istediğini söyledi. Koalisyon hükümeti kurmak isteyen Davutoğlu'na izin verilmediğini kaydeden Ünsal, "O dönemde hoşnutsuzluklar olmasına rağmen hep sustular. Seçimlerden önce Gezi Direnişi olayları sonrası Bülent Arınç'ın bireysel bir çıkışı oldu. Ama en önemli çıkışlar 7 Haziran seçimleri sonrasında oldu. Bu hoşnutsuzlar ve ses çıkarmalarda kamuoyundan uzak ve AK Parti içerisinde gerçekleşti" dedi.

AK PARTİ'DEKİ KOPUŞLARIN NEDENİ

AK Parti içerisindeki bu hoşnutsuzluklar çözülmediği için Davutoğlu ve Babacan'ın kamuoyuna yeni parti kuracaklarını deklare ettiğini ifade eden Ünsal, bunun yeni bir şey olmadığını, 4 yıldır süren hoşnutsuzluklardan doğduğunu söyledi. Yeni kurulacak olan partilerin çözümsüzlükten doğduğunu aktaran Ünsal, "AK Parti'de var olan sıkıntıları milletvekilleri kendi aralarında dillendiriyorlar ama sadece kendi aralarında. Özellikle OHAL'le başlayan hukuksuzluktan çok hoşnutsuz olduklarını biliyorum. Var olan sıkıntılar dillendirildiğinde bir zeminde politika haline getirilmeyince kopuşlara neden oluyor. Son olarak istifa eden Mustafa Yeneroğlu'da bu nedenlerle istifa etti. Ama bu kopuşlar hiç sürpriz olmadı, zamanı gelip geçiyordu" diye ifade etti.

'KOPUŞLAR MUHAKKAK OLACAKTIR'

AK Parti'deki kopuşların rakamlarla ifade edilmesinin spekülasyonlara neden olabileceğini ama bu kopuşların ciddi bir boyutta olabileceğinin altını çizen Ünsal, bu kopuşlardan AK Parti içerisindeki eski milletvekillerin ve mevcut milletvekillerin de olabileceğini aktardı. Milletvekillerin bu konuda çok rasyonel düşündüğüne dikkat çeken Ünsal, "2017 yılında yasa değişikliği ile beraber milletvekilleri istifa edince, istifa eden milletvekilleri yerine yedek milletvekili getirilmesi tasarısı yapılmaya çalışıldı. Milletvekilleri bu duruma itiraz etti. O nedenle milletvekilleri son derece realist insanlardır. AK Parti'nin gerçekten kazanamadıklarını anladıkları zaman kopuşlar muhakkak olacaktır. Zaten milletvekillerinin bu kadar susmamalarına veya eleştirilere rağmen AK Parti'de kalmalarının nedeni de realist olmalarından kaynaklanmaktadır. Yeneroğlu, istifa ederken birçok milletvekilinin de gidişattan memnun olmadığını açıklaması da bu nedenle çok önemli" ifadelerini kullandı.

Liderlerin ellerini güçlendiren bir siyasi parti kanununun olduğunu ama bunun AK Parti'de olmadığını, diğer partilerde bir eleştiri mekanizmanın olduğuna dikkat çeken Ünsal, "AK Parti liderliğin ağır bastığı eleştiri mekanizmasının sağlanmadığı bir hale geldi. Zamanında bu mekanizmayı biz idealistler başarabilirdik ama maalesef başaramadık. Eleştiri mekanizmasının yoksunluğu nihayetinde AK Partiyi vurdu. AK Parti kendi içerisinde en az 2 parti çıkaracak. Zamanında eleştiriler dikkate alınıp politika haline getirmiş olsaydı, AK Parti zayıflayan bir parti olmazdı. AK Parti kendi içerisindeki eleştirileri dikkate almaması kendini zayıflatan bir durum oldu" diye belirtti.

AK Parti'deki kopuşların iki yeni parti kurulmasına neden olduğuna değinen Ünsal, "Davutoğlu partinin 2'nci Genel Başkanı ve Başbakanlık görevini yapmış. Ali Babacan ise AK Parti hükümetinin en başarılı bakanlığını yapmış. Son derece güçlü kişilerin bu yeni oluşum girişimleri çok önemlidir. Kamuoyu araştırmalarında görüldüğü gibi söz konusu bu iki hareketinde belirli bir tabanı var. Kurulacak iki parti ile birlikte AK Parti'deki kopuşlar çokta sürpriz olmaz. Mevcut ve eski milletvekillerinin yeni olacak partilerde yer alması sürpriz olmayacaktır. Bu söylediklerimi de kamuoyu araştırmalara dayandırarak söylüyorum" ifadesinde bulundu.

'ETRAFI HIZLICA BOŞALACAK'

AK Parti içerisindeki çelişkilerin ilk defa yerel seçimlerden sonra ciddi anlamda kamuoyu önünde tartışıldığına vurgu yapan Ünsal konuşmasını şöyle sürdürdü: "Seçmen bu tartışmalara tanık oldu. Seçmen var olan sıkıntılara rağmen alternatif parti göremediği için kopuşlar pek olmadı. Ama şimdi AK Parti'den ayrılan güçlü isimlerin yeni parti kurması özellikle sağ seçmene adres göstermiş oldu. Bu durum AK Parti'nin giderek zayıflanmasına neden olacaktır. Cumhurbaşkanlığı Sistemi'nde yüzde 1'lik bir oranında ne kadar önemli olduğuna tanık olduk. Bu yüzden bu oranlar çok önemli olacaktır. Ve bu oranlar çok önemli sonuçlara neden olacaktır. Barış sürecinin sonlandırılmasının sebebi de AK Parti'nin tek başına iktidarlığını kaybetmesiydi. Bu kaybetmenin milliyetçi oylarının barış sürecinden dolayı AK Parti'ye oy vermediğine yorumlandı. Kurulacak bu iki parti sinerji yaratmazsa bile toplamda yüzde 10 oy alması bekleniyor. Bu yüzde 10'luk oy büyük sonuçlara neden olacaktır. Çünkü bu yüzde 10'luk oy oranı çoğunluğu AK Parti kitlesinden gidecektir ve AK Parti'nin iktidar olamadığını gören milletvekilleri ve seçmenlerde büyük kopuşlara neden olacaktır. İktidar partilerine bakıldığında hep böyle olmuştur; iktidarlığını kaybettiğini anlaşıldığı zaman etrafı hızla boşalmaya başlar."

'YENİ OLUŞUMLAR ÖZ ELEŞTİREL YAKLAŞMALI'

Yeni kurulacak partilerden kendisini bir teklifin gelmediğini de dile getiren Ünsal, "Yeni parti kuracak olan arkadaşlara başarılar dilerim. Benim bu tarz yerlerde olabilmem için biraz daha özeleştiri yapılması gerektiğini düşünüyorum. Buna hazırlar mı bilmiyorum. Bugün eğer şikayet ediyorsak ve bu şikayetler çerçevesinde yeni oluşumlara gidiyorsak özeleştirel yaklaşılması gerekiyor. Bu konuda ben AK Parti kurucusu olarak özeleştiri veriyorum. Davutoğlu gibi isimlerin daha çok özeleştiri yapmaları gerektiğini düşünüyorum. O yüzden benle yürümek zor olabilir. İnşallah Türkiye daha demokratik ve barışçıl bir yönetime kavuşur" şeklinde konuştu.