Adliye Önünde Beli Kırılan Avukatın Davası, Ek Bilirkişi Raporu İçin Ertelendi

FAHRETTİN ÖZTÜRK

İstanbul Adliyesi önünde 6 yıl önce basın açıklaması yapmak isteyen avukatlara müdahale eden polislerden birisinin attığı tekme sonucu avukat Zeycan Balcı'nın belinin kırılmasına ilişkin davada, mahkeme bilirkişi raporlarındaki çelişki nedeniyle ek bilirkişi görüşü alınmasına karar vererek duruşmayı 21 Eylül 2022 tarihine erteledi. Balcı, "Belimin kırılmasının üzerinden 6 yıl geçti. Çocuklarım, yaşadığım bu olay sebebiyle travmayla büyüdüler. 6 yıl geçti ama bir arpa boyu yol alamadık. Bilirkişi raporlarında hiçbir çelişki yok, siz çelişki arıyorsunuz. Bu dava Türkiye Cumhuriyeti'nin namus davasıdır. Siz bana bunu yapamazsınız. Polisi beraat ettirmeye çalışıyorsunuz" diyerek itiraz etti.

Çağlayan'da bulunan İstanbul Adliyesi'nin C Kapısı'nın merdivenlerinde 30 Mart 2016 tarihinde basın açıklaması yapmak isteyen avukatlara müdahale eden polislerden birisi, avukat Zeycan Balcı'nın beline defalarca tekme atmış ve yüzde 24 engelli kalmasına sebep olmuştu. Soruşturma kapsamında avukat Balcı'ya tekme atan polis memurunun Murat A. olduğu tespit edilmiş ve olaydan 3 yıl sonra, 2019 yılında Murat A. hakkında, "yaralama", "kemiklerin kırılmasına sebep olacak şekilde kasten yaralama" ve "zor kullanma yetkisine ilişkin sınırın aşılması" suçlarından 7 yıla kadar hapis istemiyle açılan davaya bugün devam edildi.

İstanbul 22. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşma, salonun küçük olması nedeniyle İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nin salonunda yapıldı.

ÇOK SAYIDA BARONUN TEMSİLCİSİ KATILDI

Duruşmada mağdur avukat Zeycan Balcı ve çok sayıda avukatı hazır bulundu. Sanık polis memuru Murat A. duruşmaya katılmazken kendisini avukatı temsil etti. Duruşmaya Türkiye Barolar Birliği (TBB) Saymanı Gökhan Bozkurt, İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu ve çok sayıda ilden baro temsilcisi de katıldı. HDP Milletvekili Züleyha Gülüm de destek olmak için duruşmaya katıldı.

"BU BİR GÖZDAĞIDIR"

Mahkemede katılma talebinde bulunan Bursa Barosu temsilcisi şunları söyledi:

"Adliyeler bizim iş yerlerimiz, sizler tayin olup gidiyorsunuz ama bizler ölene kadar adliyelerdeyiz. Polis, meslektaşım Zeycan Balcı'nın belini tekmeleye tekmeleye sakat bırakmış. Defalarca kez, canavarca hisle yapmış bunu. Bu bir gözdağı. 'Adliye önünde basın açıklaması yapmayın' diye. Biz adliyelerin asli unsurlarıyız. Biz gözdağı istemiyoruz. Bursa Barosu olarak katılma talebimiz önceden reddedilmişti, talebimizi yineliyoruz."

"BU TEKME SAVUNMA MAKAMININ BELİNİ KIRMAK İÇİN ATILDI"

Duruşmada söz alan TBB Saymanı Gökhan Bozkurt ise şöyle konuştu:

"TBB Yönetim Kurulu'nun almış olduğu kararla buradayım. Yıllar oldu, ben bu davaya daha önce Aydın Barosu Başkanı olarak gelmiştim. Avukatlık Kanunu bize, 'Canınız isterseniz bir avukatı savunmaya gidebilirsiniz' demiyor, aksine bize görev veriyor. Bugün burada bu nedenle katılma talep ediyoruz. Daha önce suçtan doğrudan zarar görmediğimiz gerekçesiyle talebimiz reddedildi. Buralar bizim evimiz. Kendi evimiz önünde saldırıya uğradık. Bu tekme, sadece bir meslektaşımıza atılmadı, savunma makamının belini kırmak için atılmıştır. Şiddet mağduru olan avukatların davalarında cezasızlık devam ederse polisler, 'Uslu durmazsanız belinizi kırarız' der. Bu saldırı net bir şekilde savunma makamına yapılmıştır. Katılma talebimizin kabulüne ve sanığın mahkumiyetine karar verilmesini talep ediyoruz."

"BU DAVA TÜRKİYE CUMHURİYETİ'NİN NAMUS DAVASIDIR"

Avukatların beyanlarından sonra söz alan Zeycan Balcı, şunları söyledi:

"Belimin kırılmasının üzerinden 6 yıl geçti. Çocuklarım, yaşadığım bu olay sebebiyle travmayla büyüdüler. 6 yıl geçti ama bir arpa boyu yol alamadık. Bilirkişi raporlarında hiçbir çelişki yok, siz çelişki arıyorsunuz. Bu dava Türkiye Cumhuriyeti'nin namus davasıdır. Siz bana bunu yapamazsınız. Polisi beraat ettirmeye çalışıyorsunuz. O görüntüleri zahmet edip izlediniz mi bilmiyorum. Ben defalarca 'lanet olsun' diye izledim. Bir kadının tüm hayatı bir erkeğin tekmesinde, siz ne istiyorsunuz daha, tekerlekli sandalyeye mi mahkum kalmam gerekiyor.

"SİZİN BU YARGILAMADAKİ TAVRINIZA SANIKTAN DAHA ÇOK ÖFKELİYİM"

Bir duruşma sonrası mahkemenizden bana bir keşif kararı bile geldi, amaç neydi? O polisi getirip tekrar tekmelettirecek miydiniz, nasıl oldu görelim mi diyecektiniz. Kalkanlılar dururken onları yarıp defalarca tekmeledi. Ben 6 yıl sonunda bu davanın karara bağlanmasını istiyorum. Üzülüyorum evet ama çok öfkeliyim, belki sanığa bile bu kadar öfkeli değilim ama sizin bu yargılamadaki tavrınıza daha çok öfkeliyim. Sanıkla ilk yüz yüze geldiğimde ona söyledim, 'bana yaptın başkasına yapma' dedim orada bitirdim. Dosya içerisinde bilirkişi raporları var. Dosyanın tekrar bilirkişiye gönderilmesine gerek yok. Bir an önce dosyanın mütalaaya verilip bitirilmesini istiyorum."

BAROLAR DAVAYA KATILMA TALEBİNDE BULUNDU

Duruşmada, İstanbul, Bursa, Antalya ve Ankara barolarının temsilcileri, daha önce davaya katılma talebinde bulunduklarını ancak bu talebin reddedildiğini, Avukatlık Kanunu gereğince davaya katılma haklarının olduğunu belirterek, katılma taleplerini yinelediklerini söylediler. Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği de davaya katılma talebinde bulundu.

SANIK AVUKATI KEŞİF TALEP ETTİ

Sanık avukatı ise müvekkilinin olay yerine gittiğinde olayın çoktan olup bittiğini savunarak, adliyenin C Kapısı güvenlik kamera görüntülerinin istenmesini, olay yerinde keşif yapılmasını ve dosyanın bilirkişiye gönderilmesini talep etti.

SAVCI KATILMA TALEPLERİNİN REDDİNİ İSTEDİ

Duruşma savcısı, Ankara, Bursa, Antalya ve İstanbul barolarının katılma taleplerinin daha önce reddedilmiş olması nedeniyle yeni bir karara gerek olmadığını savundu, TBB ile Önce Kadınlar ve Çocuklar Derneği'nin katılma taleplerinin, suçtan doğrudan zarar görme sıfatları bulunmadığından ayrı ayrı reddine karar verilmesini istedi.

SAVCI, SANIK AVUKATININ TALEPLERİNİN DE REDDİNİ İSTEDİ

Savcı, suç tarihi üzerinden uzun zaman geçmiş olması nedeniyle sanık avukatının taleplerinin de reddini istedi. Savcı ayrıca alınacak ek bilirkişi raporunun dosyaya katkı sağlamayacağı kanaatine vararak mahkemenin bu yöndeki kararından da vazgeçmesini ve esas hakkındaki mütalaasını hazırlamak için dosyanın kendilerine gönderilmesini istedi.

BAROLARIN DAVAYA KATILMA TALEPLERİ REDDEDİLDİ

Mahkeme, katılma talebinde bulunan tüm baroların, katılma talepleri konusunda daha önce ret kararı verilmiş olmasından dolayı, bu yönde bir karar vermeye gerek olmadığına hükmetti. Mahkeme, TBB ile Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneğinin katılma taleplerini, suçtan doğrudan zarar görmemeleri gerekçesiyle ayrı ayrı reddine karar verdi.

EK BİLİRKİŞİ RAPORU İÇİN DURUŞMA ERTELENDİ

Mahkeme, savcılığın talebinin aksine ek bilirkişi raporunu istemekten vazgeçmedi, ancak sanık avukatının C Kapısı görüntülerinin istenmesine yönelik talebini ise reddetti. Duruşma, ek bilirkişi raporunun beklenmesi için 21 Eylül 2022 tarihine ertelendi.

"3 BİLİRKİŞİ RAPORU OLMASINA RAĞMEN YENİDEN BİLİRKİŞİYE GÖNDERİLDİ"

Duruşma çıkışında açıklama yapan avukat Zeycan Balcı şöyle konuştu:

"Olay 6 yıl önce oldu. Dava da yaklaşık 3,5 yıldır devam ediyordu. Ama bir arpa boyu yol alamadık. Dosyada 3 tane bilirkişi raporu var, polisi tespit eden. Buna rağmen yeniden bilirkişiye gönderdi yeni gelen hakim. Çelişkili olduğu gerekçesiyle. Aslında bilirkişi raporunun her biri, diğerini destekler durumda olmasına rağmen yeniden bilirkişiye gönderdi. Duruşma eylüle kaldı. Çok uzun bir süre. Kendilerini eğer bir zaman aşama uğratma gibi bir düşünceniz varsa buna izin vermeyeceğimizi söyledik. Israrla, ısrarla aslında kamuoyu baskısı çok önemli. Kalabalık gidildiğinde gerçekten toplumsal bir baskı olduğunu çok hissediyor hakimler. Daha dikkatli davranıyorlar. Eylüle kaldı, yeni bilirkişi raporu gelecek. Artık ondan sonra mütalaaya gidecek ve aslında dosyanın bitme aşamasına geldiğini düşünüyoruz."