ABD ile Çin'in Ticaret İlişkisinde Soğuma Türkiye İçin Fırsat"

Amerikan Türk İş Geliştirme Konseyi Başkanı Uğur Terzioğlu, ABD pazarında soğuyan Çin-ABD ilişkilerinin Türkiye için fırsat olduğunu, Ekonomi Bakanlığı ve Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin (TİM) ABD'yi "hedef ülke" olarak benimsemesi konusunda ise yeterli çalışma yapılmadığını vurgulayarak, "TİM'den hemen harekete geçmesini, hatta ABD'nin diğer eyaletleri için de danışmanlık firmalarıyla temas kurmasını bekliyoruz" dedi.

DHA'nın sorularını yantılayan Terzioğlu, ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin ilk önemli kararlarından biri olan Trans Pasifik Ortaklığı'nı (TPP) rafa kaldırmasının "Türkiye açısında iyi bir hamle" olarak değerlendirerek şunları söyledi:

"Bu anlaşmanın rafa kalkması Türkiye olarak bizim çok işimize geldi. Eğer bu anlaşma uygulansaydı Amerika her şeyi Avrupa'dan alacağı gibi bizim en büyük pazarımız olan Avrupa'nın da Amerika'dan ithalatı artacaktı. Gümrük Birliği her ne kadar Türkiye'nin aleyhine işlese de bizim için Avrupa'yla ilişkilerde önemli bir etkisi var. Gümrük Birliği'nin de bir anlamı kalmayacaktı. Bu açıdan bakıldığında Trump'ın TPP'yi rafa kaldırması çok iyi oldu."

"Yeni ihraç kalemleri bulmamız lazım"

Terzioğlu, soğuyan Çin-ABD ilişkilerinin Türkiye'nin ihracatına sıçrama yaratacağını belirtti. Terzioğlu, şu an dolar kuruna dikka çekerek şöyle konuştu:

"ABD ile Türkiye'nin ticari ilişkileri her zaman değerlidir. ABD yönetimleri bunu her daim teyit etmişlerdir. Bu yüzden de ticaretimiz belli bir seviyede süregelmiştir. Ancak ihracatımızda sıçrama yapmanın artık zamanı geldi. Bunu yapacak olan da bizim ihracatçılarımız. Dolar kurunun şu anki seviyeleri bu sıçramayı yapmak için büyük bir fırsat olarak görülmelidir. Trump'ın Çin'le ticari ilişkileri soğutmaya dönük açıklamalarını da düşündüğümüzde, Türkiye olarak hızlı bir şekilde hareket etmemiz gerektiği çok açık. Bu sıçramayı yapmak için her zaman ısrar ettiğim gibi mutlaka yeni ihraç kalemleri bulmamız, bu konuda daha fazla gayret etmemiz lazım. İhracatı artırmanın başka bir yolu yok."

"Ambalaj ve kalite başarıyı getirir"

Uğur Terzioğlu, Türkiye'nin ABD'nin yeni döneminde ticareti lehine çevirmek için ABD ile ticaret yapan diğer ülkelerin incelenmesi gerektiğini, müşteri taleplerine anında cevap verilmesi gerektiğini söyledi ve ekledi:

"ABD'ye yaptıkları ihracat önemli rakamlara ulaşmış olan ülkelere bakmak lazım. Çoğunun çevredeki şehirlere kolay ulaşılabilecek yerlerde depoları var. Böylece müşterinin talebine anında cevap verebiliyorlar. Hele Türkiye gibi coğrafi olarak uzak bir ülke için bu şart. ABD'de rekabetçi olmak için ürününüzün kaliteli olması kadar ambalajının görüntüsü de çok önemli. Etiket muntazam basılmış ve İngilizce olmalı. Markanızın kolay okunabilmesi ve akılda kalıcı olması da rekabetçiliğinizi artırır."

"TİM işi ağırdan alıyor"

Uğur Terzioğlu, Ekonomi Bakanlığı ve Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin (TİM) ABD'yi "hedef ülke" olarak benimsemesi hakkında da değerlendirmelerde bulunarak şu uyarıları yaptı:

"ABD'nin hedef pazar ilan edilmesi son derece yerinde bir karar. Ancak bunun gerekleri yeterince yerine getirilmiyor maalesef. TİM, ihracatçılarımızın Boston, Michigan, Chicago, Indiana gibi sekiz eyalette pazar bulmalarını kolaylaştırmak amacıyla Anderson Economic Group'la danışmanlık hizmeti almak için anlaşma yaptı; bu kuruluş bizim üyemiz. Yönetim Kurulu Başkanı Patrick Anderson Yüksek Danışma Kurulumuzda. TİM'in bu kararı son derece doğru bir strateji. Nitekim Yunanlılar, İsrailliler de aracılar ve danışmanlarla çalışıyorlar. Ancak TİM bu konuda işi çok ağırdan alıyor. Bu yüzden de Anderson Economic Group henüz hiçbir girişimde bulunmadı. Gördüğümüz kadarıyla TİM bu sıralar daha çok İran ve Uzakdoğu pazarıyla ilgileniyor. TİM'den hemen harekete geçmesini hatta ABD'nin diğer eyaletleri için de danışmanlık firmalarıyla temas kurmasını beklemekteyiz."

"ABD pazarında bunlara dikkat"

ABD pazarına girmek isteyen ihracatçılara devamlılık önerisinde bulunan Uğur Terzioğlu, bu Pazar hakkında şu ip uçlarını verdi:

"Yeni ihraç kalemleri gerekli. Türkiye sağlık sektöründe gelişti. Tıbbi araç gereç üretimimiz artıyor. Teknolojik ürünlerin üretimine daha fazla ağırlık vermeliyiz. Amerikalı ithalatçılar, bir firmayla çalışırken devamlılık ararlar. Bir siparişi verdikten sonra ikinci, üçüncü siparişte gecikme olursa o üreticiyle ilişkiyi hemen keserler. Geçmişte bunun çok örneklerini gördük. Ayrıca Amerikalılar çok adetli sipariş sistemiyle çalışırlar. Ona göre üretim kapasitenizin olması lazım. Tekstilde herkes havlu ve bornoz satmanın peşinde oysa bu sektörde satabileceğimiz o kadar çok ürün var ki. Önemli gördüğüm bir başka nokta da Amerika'da her eyaletin bir pazarı var. Oto yan sanayi için Michigan, İllinois, Indiana ve Ohio; tekstil ve hazır giyim için New York; IT sektörü için San Francisco, Chicago, Austin, Dallas ve Seattle öne çıkan eyaletler. İhracatçılarımıza pazar araştırması yaparken buna dikkat etmelerini öneriyorum." (Fotoğraflı)