AB Diplomatları DTSO'da Kobani'nin Yeniden İnşasını Görüştü

AB Türkiye Delegasyonu Siyasi İşler Bölüm Başkanı Ireneus Fidos başkanlığındaki AB Ülkeleri Diplomatları odamıza resmi ziyarette bulundular. Ziyarette AB Türkiye Delegasyonu heyetinin yanı sıra Belçika, Hırvatistan, Estonya, Finlandiya, Fransa, Yunanistan, İtalya, Hollanda, İspanya, İsveç, Birleşik Krallık ve İsviçre'den çok sayıda diplomat ile birlikte DTSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Metin Aslan, Yönetim Kurulu Üyeleri Hüsnü Pervane ve Mehmet Tekin de hazır bulundular.

Heyette AB Türkiye Delegasyonu'nu temsilen Siyasi İşler Başkanı Ireneus Fidos, Siyasi İşler Danışmanı Sema Kılıçer ve Tercüman Ece Mappelli bulunurken, AB Ülke Diplomatlarından Belçika'yı Jeroen Vergeylen, Hırvatistan'ı Lovorka Ostrunic, Çek Cumhuriyeti'ni Martin Lubojacký, Estonya'yı Julika Luts, Finlandiya'yı Pekka Shemeikka, Fransa'yı Nicolas Broutin, Yunanistan'ı Ioannis Gkikas, Italya'yı Ludvico Serra, Hollanda'yı Govert W. Visser ve Ertan Keskinsoy, İspanya'yı Pablo Barbará Gómez, İsveç'i Peter Svensson Kemeny, Birleşik Krallığı Janet Douglas ve İsviçre Büyükelçiliği'nden Didier Chassot, Vincent Juillerat ve Nagehan Şen bulundular.

Fidos, öncelikle bu anlamlı günde Diyarbakır'a gerçekleştirilen bu ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirirken, böylesi kalabalık AB ülkeleri diplomatlarıyla birlikte DTSO yöneticileri ile görüşme olanağı buldukları için son derece mutlu olduğunu belirterek sözlerine başladı. Fidos, gerçekleştirilen bu ziyaretle bölgeyi biraz daha yakından inceleme fırsatı bulduklarını, toplumun değişik kesimleri ile olduğu gibi iş dünyası temsilcileriyle de barış süreci hakkındaki görüşlerini, sürecin geleceği ile ilgili değerlendirmelerini ve bölge ekonomisine etkilerini görüşmek istediklerini belirtti. Bölgeye barış ve huzurun gelmesini her zaman desteklediklerini, sürecin geldiği noktadan dolayı ayrıca memnun olduklarını belirterek, barış ve huzurun kalıcı olmasıyla bölge ekonomisinin canlanacağını ve istihdamın artacağını sözlerine ekledi.

DTSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Aslan, Bölgenin ekonomik durumu ile ilgili değerlendirmelerde bulunurken oda olarak gerçekleştirilen çalışmalar hakkında da bilgi verdi. Bölge ekonomisinin barış sürecinden dolayı şu anda rölantide olduğunu, sürecin başarılı bir şekilde sonlanmasıyla bölge ekonomisinin asıl o zaman büyük bir sıçrama yapacağını, ancak her şeye rağmen barış sürecinin geldiği nokta itibariyle memnun olduklarını belirtti.

Aslan, özellikle AB Ülke temsilcilerinden Kobani'nin inşa sürecinde daha aktif olmalarını ve desteklerini devam ettirmelerini dile getirirken, bölge halkının AB sürecine desteğinin Türkiye ortalamasının üzerinde olduğunu ve bunun da kendileri için çok önemli olduğunu sözlerine ekledi.

Aslan, Bölgede, köylerden ve kırsaldan kent merkezlerine yaşanan yoğun göçlerden dolayı üretici olan kitlenin bir anda kendini işsiz bulması, gençler ve kadınlar arasındaki işsizliğin devamlı artması, Türkiye ortalamasının çok üzerinde bir işsizlik oranı, öte yandan kalifiye eleman bulma zorluklarından dolayı DTSO olarak öncelikle gençlere, kadınlara ve kırsalda yaşayan insanların yaşam kalitesinin arttırılmasına katkı sağlayacak projeler geliştirdiklerini belirtti. Aslan, Bu bağlamda, yaklaşık 5 bin kişiye istihdam sağlayacak tekstil kent projesi, Organize Sanayi Bölgesi içinde DTSO Meslek Lisesi, Taş Ev Meslek Edindirme Kursları Projesi, Lojistik Projesi, Bölge turizminin gelişimi ve tanıtımı, kırsal kalkınmada kooperatifleşme, kollektif çalışma ve güç birliği çalışmaları hakkında bilgi verdi.

DTSO Yönetim Kurulu Üyesi Pervane ise Bölgenin tarımsal ve hayvansal potansiyeli ve bu potansiyel ile geliştirilebilecek projeler hakkında bilgi vererek, GAP Projesi, enerji ve sulama kanalları konusunda da detaylı bilgiler paylaştı. Ayrıca, sürecinin iyi değerlendirilerek Bölgeye ve Ortadoğu coğrafyasına barışın geleceğini, barış ile birlikte ekonomik ve sosyal canlanmanın gerçekleşeceğine inandıklarını söyledi.

DTSO Yönetim Kurulu Üyesi Tekin, iki hafta önce DTSO heyeti olarak Rojava'ya gerçekleştirdikleri ziyaretle orada yaşananlara bizzat tanık olduklarını ve düşündüklerinin çok ötesinde bir yıkım ve felaketle karşılaştıklarını dile getirerek, şu anda oraya çok acil olarak gıda, ilaç ve sağlık ekipmanları ile birlikte hastane ve acil sağlık birimlerinin enerji ihtiyacının karşılanması gerektiğini belirtti.