SELİM BOSTANCI - Bartın'da, 12 yaşından bu yana atletizm sporunu hayatının her gününde ayrılmaz parçası olarak yaşayan 62 yaşındaki milli atlet Turgay Oğuz, zorluklara rağmen başarılarla dolu spor kariyerine sahip olmanın haklı gururunu yaşıyor.
Yarım asırlık spor yaşamında evini geçindirmek için kimi zaman yırtık ayakkabılarıyla yarışlara katılan milli sporcu Turgay Oğuz, ortaokul yıllarında ailesi karşı çıkmasına rağmen eğitimine ara vererek çeşitli atletizme başladı.
Kısa sürede elde ettiği başarılarla dikkatleri üzerine çeken Turgay, 20 yaşında spor işçi olarak Türkiye Taşkömürü Kurumunda işe alındı ve Zonguldakspor adına yarışmalara katılarak, önemli dereceler elde etti.
İlerleyen yaşına rağmen atletizmi ara vermeden sürdüren ve yeni yarışlara hazırlanan milli atlet Turgay, spor hayatı boyunca karşılaştığı zorlukları, gönül verdiği atletizmdeki başarılarıyla aşmanın mutluluğunu yaşıyor.
"Ayakkabım eskiyecek' diye az antrenman yaptığım olurdu"
Milli atlet Turgay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çocuk yaşlarda merakla başladığı atletizmde, maddi sıkıntılar yaşamasına rağmen elde ettiği başarıların kendisini kamçıladığını ve sporu bırakmadığını söyledi.
Atletizmle evinin geçimini sağladığını ve iki çocuğunu okutup meslek sahibi yaptığını anlatan Turgay, "Çocuk yaşlarda başladığım atletizmde ilk başlarda aldığım dereceler beni mutlu ediyordu. Hayatımı bu sporla idame ettireceğimi düşünmemiştim. Ama gün geçtikçe spordan kopamamaya başladım ve atletizm hayatımın parçası oldu. 12 yaşından bu yana başka uğraşım olmadı, 50 senedir aralıksız koşuyorum." diye konuştu.
Milli sporcu Turgay, "Geçmiş yıllarda 'ayakkabım eskiyecek' diye az antrenman yaptığım olurdu. Çok kez yarışlara yırtık ayakkabıyla katıldığım ve derece elde ettiğim oldu." dedi.
"Aldığım madalyaların sayısını bilmiyorum"
Başarılar elde ettikçe maddi olarak da rahatladığını aktaran Turgay, "Aldığım madalyaların sayısını bilmiyorum ama 500'ü aşkın. Tabii onları muhafaza etmesi de zor oluyor. Belirli aralıklarla tozlarını almak, parlatmak gerekiyor. Korumak zor oluyor. Aldığım kupa ve madalyalar evimin bir odasını doldurdu." şeklinde konuştu.
Milli atlet, 62 yaşında olmasına rağmen günde 25-30 kilometre koştuğunu belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Eğer sakatlık olmaz, Allah kaza bela vermezse ölene kadar da koşmak istiyorum. Her zaman da hastane veya evimde öleceğime, koşarken ölmeyi istemişimdir. Şu anda çeşitli kurum ve kuruluşların sponsorluğunda yarışlara katılmaya devam ediyorum. Son olarak 6 ay önce Balıkesir Karacabey 15 Temmuz Şehitleri Yarı Maratonu'nda, 60-65 yaş kategorisinde birinci oldum. 23 Nisan'da düzenlenecek Bursa Osmangazi Kent Koşusu'nda da birincilik hedefliyorum."
"Beni en çok zorlayan şey madalyaların tozunu almak"
Milli sporcunun eşi Nurhan Oğuz da eşinin başarılarıyla gurur duyduğunu ve antrenmanlarda zaman zaman kendisine eşlik ettiğini anlattı.
"Beni en çok zorlayan şey kupa ve madalyaların tozunu almak." diyen Nurhan Oğuz, "Mutlu eden şey de eşimin birinci geldiği yarışlarda, ödül olarak tatil verilmesi. Aldığı dereceler sayesinde tatil yapma imkanımız oluyor." ifadesini kullandı.
Son Dakika › Güncel › 50 Yıldır Gönül Verdiği Sporun Peşinden Koşuyor - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?