Adaleti Savunanlar Stratejik Araştırmalar Merkezi Derneği (ASSAM) Yönetim Kurulu Başkanı ve Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Adnan Tanrıverdi, bağımsızlığın ve egemen güç olmanın başta gelen şartlarından birinin ülkelerin kullandığı silahların kendilerine ait olması olduğunu belirterek, "Başkasının silahı ile milli menfaatler korunamaz. Başkasının silahı ile devletler ülkelerinde güvenliği, barışı ve refahı garanti edemez. Başkasının silahıyla devletler, ülkelerinde egemen sayılamaz. Devletler, silahını kullandığı ülkelere karşı dik duramaz." dedi.
ASSAM ve Üsküdar Üniversitesinin iş birliğiyle "ASRİKA Ortak Savunma Sanayi Üretimi" temasıyla düzenlenen 3. Uluslararası ASSAM İslam Birliği Kongresi, İstanbul'da başladı.
Kongrenin açılışında konuşan Tanrıverdi, kongrenin, İslam ülkelerinin ortak bir irade altında toplanması için gerekli müesseseleri ve bunların olması gereken mecrasını tespit ederek karar vericilere bir model sunmayı amaçladığını söyledi.
Tanrıverdi, İslam birliği için ortak sanayi üretiminin usul ve esaslarının tespiti başlığında, ASRİKA ortak savunma sanayi ana temalı 3. kongrenin amacının, İslam coğrafyasının ihtiyacı olan bütün savunma sanayi ürünlerinin üretiminde kendi kendisine yeterli olabilecek ve dünya standartlarının üzerinde teknolojiyi bulup kullanmasını sağlayacak bir sistemin kurulmasının usul ve esaslarının tespiti olduğunu belirtti.
Adnan Tanrıverdi, şunları kaydetti:
"Bağımsızlığın ve egemen güç olmanın başta gelen şartlarından biri de ülkelerin kullandığı silahların kendilerine ait olmasıdır. Başkasının silahı ile milli menfaatler korunamaz. Başkasının silahı ile devletler ülkelerinde güvenliği, barışı ve refahı garanti edemez. Başkasının silahıyla devletler, ülkelerinde egemen sayılamaz. Devletler, silahını kullandığı ülkelere karşı dik duramaz. O halde İslam dünyasının bir irade altında toplanabilmesi için ihtiyaç duyduğu harp silah ve araç mühimmatını zamanın en ileri teknolojisiyle üretmesi gerekir. İslam dünyası bu imkana sahiptir. Sahip olamadığı şey ise bunun organizasyonudur."
"İslam birliğinin oluşabilmesi, dünya için bir tehdit değildir, bir dengedir"
Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan da ASRİKA kelimesinin daha çok telaffuz edilmesi gerektiğini çünkü İslam dünyasının geleceğinin bu birliktelikte olduğunu söyledi.
Bu coğrafyada 1,8 milyar insanın yaşadığını ifade eden Tarhan, "Bu insanlar birlik içinde hareket edebilse en büyük etki gücünü ortaya çıkaracaklar. Çeşitli sivil toplum kuruluşlarının, siyasal iradenin önemi var ama bu işi kalıcı yapacak olan, insanlardaki kalbi değişikliklerin neler olduğu, zihinsel dönüşümün nasıl olacağıyla ilgili." dedi.
Müslümanlar kendi içinde birliktelik oluşturamazsa bunun arkasından sosyal dönüşümün olamayacağını dile getiren Tarhan, sözlerine şöyle devam etti:
"Sosyal dönüşüm olmazsa, siyasal dönüşüm olmaz. Zihinsel dönüşümün olması için kalbi dönüşümün olması lazım. Müslümanlar arasında adaletin, muhabbetin yüceltilmesi gerekiyor, bunun da yolu iletişimin kurulmasıyla ilgili. Müslümanların en çok ümit duygusuna ihtiyacı var. Batı dünyasında, hakikati arama meyili var. Bunun içinde hakikat olan Kur'an hakikatlerini bulacaklar. Bizim burada iyi örnekler olmamız önemli.
İslam birliğinin oluşabilmesi dünya için bir tehdit değildir, bir dengedir. Orta Çağ'da Batı birbirini katlederken, Doğu'daki barışın sebebi Müslüman ahlakının yaygınlaşmasıdır. İnsanlığın geleceği ve barışı için bu lazım. Adalet olmayan yerde barış olmuyor. ASSAM da bu amaçla kurulmuştur. Bu çağın en önemli para birimi doğruluk, en büyük sermayesi de güvendir."
Kongrenin açılışına Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Nureddin Nebati, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kazım Uysal, Sancaktepe Belediye Başkanı Şeyma Döğücü, Bahçelievler Belediye Başkanı Hakan Bahadır ile İslam ülkelerinden temsilciler ve akademisyenler de katıldı.
Son Dakika › Güncel › 3. Uluslararası ASSAM İslam Birliği Kongresi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?