28 Şubat Davası sanığı eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Ergin Celasin, "28 Şubat 1997'de alınan MGK kararları, 54. Hükümet sonrasında kurulan tüm hükümetler tarafından uygulanmıştır. Bu kararların amacı 54. Hükümeti devirmek değildir" dedi.
Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada Ağustos 1994-Ağustos 1997 arasında Hava Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı, ardından MGK Genel Sekreterliği, sonrasında ise Hava Kuvvetleri Komutanlığı yapan Ergin Celasin savunmasını yaptı.
Celasin, Refah Partisi'nin iktidarda bulunduğu 8 Temmuz 1996-18 Haziran 1997'de, kuvvet komutanı olmadığını ve Genelkurmay Karargahı'nda bulunmadığını kaydetti.
İddianamede aleyhinde bir tek delil dahi bulunmadığını savunan Celasin, Nisan 1998 ve Ağustos 1998'de yayımlanan Uygulamayı Takip ve Koordinasyon Kuruluyla ilgili iki yazısı nedeniyle suçlandığını iddia etti. Söz konsu tarihlerde REFAHYOL Hükümeti'nin değil, 55. Hükümet'in bulunduğunu ifade eden Celasin, bu nedenle, yazıların bu davaya göre suç oluşturmadığını ileri sürdü.
Müşteki Tamer Tatar tarafından delil olarak savcılığa sunulan Genelkurmay Başkanlığı amblemli CD'nin hukuki olmayan yollarla elde edildiğini öne süren Celasin, "Bunu yapan terör veya sahtekarlık örgütü üyesi kişilerin ortaya çıkarılması gerekir. Gönül ister ki bu örgüt üyelerinin sanık olarak burda bulunması, bizim de oturarak izlememiz. İnşallah bu da olacak" dedi.
Celasin, "28 Şubat 1997'de alınan MGK kararları, 54. Hükümet sonrasında kurulan tüm hükümetler tarafından uygulanmıştır. Bu kararların amacının 54. Hükümeti devirmek değildir" diye konuştu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Başdanışmanı Yalçın Akdoğan'ın "kumpas" açıklamalarına atıfta bulunan Celasin, "Sahte olduğunu düşündüğümüz deliller, Tamer Tatar tarafından savcılığa ulaştırılarak TSK'nın şerefli general, subay ve astsubaylarına dava açılmasına neden olunmuştur. Atılı suçu işlemedim, beraatıma karar verilmesini talep ediyorum" diyerek savunmasını tamamladı.
-" Mesut Yılmaz'a sorun"
Daha sonra Celasin'in sorgusuna geçildi.
Celasin, müşteki avukatlarından Hüsnü Tuna'nın sorusu üzerine, "7 Nisan 1997'de Genelkurmay Karargahı'nda yapılan irtica konulu toplantıya katılmadığını" bildirdi.
Tuna'nın, o dönemde Bursa'daki hakimlerin başörtüsü üzerine verdikleri bir karar sonrasında görev yerinin değiştirildiğine ilişkin haberleri hatırlatarak, buna yönelik soru yöneltmesi üzerine Celasin, "Bakın Sayın Tuna, atılı suç nedir? 54. Hükümeti düşürmek. Onların hiçbirisiyle ilgili olmadığı için cevap vermiyorum" dedi.
Tuna'nın, "Ağustos 1998 tarihli Yükseköğretim Kurumlarında Başörtüsü konulu andıç sizin tarafınızdan mı hazırlatıldı? Altında bulunan imzalar sizin mi?" sorusuna ise Celasin, "İmza ve parafeler bana aittir. Bunun sorusunu lütfen 55. Hükümetin Başbakanı Mesut Yılmaz'a sorun. Bana görev vermiş, o görevin karşılığında yapılmış. İmzamın arkasında dururum. Ama bana o imza yetkisini veren 55. Hükümetin Başbakanı. Getirebiliyor musunuz onu buraya? Buyurun getirin" karşılığını verdi.
Tuna, devamında Celasin'e birçok soru yöneltti.
Celasin, bu soruların büyük bölümü üzerine, "Atılı suçla ilgili değil", "Benimle ilgili değil", "Sayın Başbakana sorun" ifadelerini kullandı.
Celasin, bir soru üzerine Uygulamayı Takip Koordinasyon Kurulunun, Başbakanlık talimatıyla kurulduğunu söyledi.
Mahkeme, başka yerde cezaevinde bulunan sanık Doğan Temel'in savunmasının 4 Şubat 2014'te sesli ve görüntülü sistemle alınması konusunda bulunduğu cezaevine müzekkere yazılmasına karar vererek, duruşmayı 3 Şubat Pazartesi saat 09.30'a erteledi. - Ankara
Son Dakika › Güncel › 28 Şubat Davası - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?