"21. Yüzyıla Uygun Bir Reform Hepimizin Özlediği Bir Konu"

TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Boyner,

"Eğitimin niteliğini 21. yüzyıla uygun şekilde biçimlendirecek bir reform süreci hepimizin özlediği bir konu" dedi.

İnci Holding, kuruluşunun 30. yılı dolayısıyla "2023'e Doğru El Ele" temasıyla genişletilmiş sinerji toplantısını Hilton Otel'de gerçekleştirdi.

Ümit Boyner, toplantıda yaptığı konuşmada, büyümenin önünde ne gibi kısıtlar olduğunu saptamak için Sabancı Üniversitesi ile çalışma yaptıklarını, birçok şeyin irdelendiğini belirterek, "Ama özetle söyleyebilirim ki en büyük kısıt insan gücüne yapılan yatırım ve daha nitelikli bir eğitim sistemi ihtiyacı. Gerçekten de ülkemizin iş ve yatırım potansiyelini gerçekleştirebilmek yenilikçi insan gücüyle mümkün. Ülke olarak en önemli büyüme kaynağımız nüfusumuz, insan kaynağımız" diye konuştu.

30 yıl sonra Türkiye'nin çalışma çağı nüfusunun 65 milyona ulaşmasının beklendiğini, bunun aslında çok demografik bir fırsat olduğunu ve iyi değerlendirilmesinin ülke olarak izlenecek politikalara bağlı olduğunu dile getiren Boyner, şöyle devam etti:

"Rapordan sonra bu yılki çalışma programımızı hazırlarken eğitimin niteliği konusunu önümüze koymuştuk. Eğitimin niteliğini 21. yüzyıla uygun şekilde biçimlendirecek bir reform süreci hepimizin özlediği bir konu. TÜSİAD olarak bu konuda seminer vermeye devam ediyoruz. 21. yüzyılın ekonomik yapısı kurulurken tüm ülkeler eğitim seferberliği içine girme gereği duyuyor. Bilişsel yeteneği güçlü insan kaynağına sahip toplumların daha yenilikçi ve rekabetçi olması kaçınılmaz. Ülkemizin yüksek büyüme patikasında olabilmesi için eğitim düzeyi ve kalitesinde kayda değer bir iyileşme sağlamamız gerekiyor. Bu süreçte eğitime erişimin yaygınlaşmasını, eğitim niteliğini geliştirmeyi ve cinsiyet eşitliğini sağlamayı başarmak zorundayız."

Boyner, 2041 yılı öngörülerinde sektörler arası değişimlerin ortaya çıktığını, mesleklerin daha fazla beceri istemeye başladığını, ihtiyaçların daha karmaşık, hatta öngörülemez hale geldiğini anlattı.

21. yüzyılda başarıya ulaşmak için bireylerin edinmesi gereken becerilerin başında öğrenme ve yenilik becerilerinin geldiğini ifade eden Boyner, yaratıcılık, eleştirel düşünme, problem çözme, işbirliği ve yabancı dil becerilerinin kazanılmasının önemli olduğunu söyledi.

Ümit Boyner, "Dijital okuryazarlık da olmazsa olmaz kabul ediliyor. Çocuklarımızın karmaşık yaşam ve kariyer yollarında ihtiyaç duyacakları esneklik ve uyum kabiliyeti, sosyal ve kültürel etkileşimlerde bulunabilme, liderlik, üretkenlik, sorumluluk ve en önemlisi hesap verebilirlik becerilerinin geliştirilmesi gerekiyor" ifadesini kullandı.

Güçlü bir temel eğitimin yanında bilim ve teknolojinin ülke kalkınmasındaki rolünü çok iyi bilindiğini kaydeden Boyner, "Rekabet gücünü artırmak için Ar-Ge'ye, yenilikçiliğe yatırım yapmak gerekiyor. Üniversitelerimizin de yaratıcı insan gücü yetiştiren kurumlar olmasını hedeflemeliyiz. Araştırma ağırlıklı üniversiteler, özel sektörle işbirliğinin artırılmasını dünya çapında rekabet için gerekli adımlar olarak görüyoruz" değerlendirmesinde bulundu.

Boyner, bilgi ve niteliklerin hayat boyu geliştirilmesinin önemini vurgulayarak, hayat boyu öğrenmenin altını çizdi.

Yeni öğretim modellerinde öğretmenlerin yol gösteren, öğrenmeyi öğreten rollerinin ön planda olduğunu dile getiren Boyner, "21. yüzyıl becerilerinin öğrencilere kazandırılması, dolayısıyla eğitim içeriğinin yeniden tasarlanması gereken bir dönemdeyiz. Ancak bu şekilde 2023 hedeflerine ulaşabiliriz" dedi.

-Meral İnci Zaim-

İnci Holding Yönetim Kurulu Başkanı Meral İnci Zaim ise 2023 yılında dünyanın ilk bin şirketinden biri olma hedeflerini hatırlatarak, insan kaynağının yetkinliklerini artırarak el ele 2023 hedefine doğru yürüyeceklerini söyledi.

Zaim, bu sene holdingin 30. yılını kutladıklarını, aile mensupları olarak kurumsal yönetim çalışmalarına büyük önem verdiklerini ifade etti.

Aile şirketlerinin varlığını sürdürerek başarıyla üç kuşağa devredilmesinin kolay gerçekleşmediğini vurgulayan Zaim, dünyada aile şirketleri incelendiğinde bunu 10 şirketten sadece birinin başarabildiğinin görüldüğünü dile getirdi.

Zaim, "Holdinge bağlı şirketlerimizi üçüncü kuşağa devrettiğimizde dünyada bunu başarabilen az sayıda aile şirketinden biri olacağız" diye konuştu.

Türkiye'nin gösterdiği ekonomik performans sayesinde Türkiye'yi 2023 vizyonuna taşıyacak yatırımlar için yatırımcı veya finansman temin etmenin zor olmadığını anlatan Zaim, "Dünyanın her köşesinden yatırımcılar için artık Türkiye iştah kabartan bir potansiyele sahip. Yabancı stratejik yatırımların ülkemize akışının önünü açmak için değer yaratacak, uluslararası kriterlere uygun projeler üretmek, üretilen projelerin yönetme konusundaki ulusal yeteneklerimizi geliştirmek zorundayız" dedi.

Zaim, ekonomik büyüklük olarak, küresel boyutta iddia sahibi bir Türkiye için, ülkenin potansiyeline uygun projeleri yaratabilecek ve hayata geçirecek liderlerin ve ekiplerin yetiştirilmesinin önemine işaret ederek, bu insan kaynağının Türkiye'nin en değerli kaynağı olduğunu ve Türkiye'yi 2023 vizyonuna taşıyacak asıl gücün bu kaynakta bulunduğunu vurguladı.

Toplantıya TÜSİAD ve Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği'nin (TAYSAD) yönetim kurulu üyeleri ve Ege Bölgesi'nin işadamları katıldı.

Muhabir: Gülcan Kaplan/ Senem Yazıcı

Yayıncı: İbrahim Uyar - İZMİR