"2023 Hedeflerine Ulaşmak İçin Herkes Üzerine Düşeni Yapmalı"

Kongre ve Kültür Merkezinde düzenlenen panelin açılış konuşmasını yapan Milli Türk Talebeler Birliği Malatya Şube Başkanı Mehmet Sağdıç, panelin hayata geçmesinde desteklerini esirgemeyen Yeşilyurt Belediye Başkanı Hacı Uğur Polat'a teşekkürlerini sunarken, kadim medeniyet kültüründen aldıkları güçle 2023, 2051 ve 2071 hedeflerine ulaşacaklarına yürekten inandıklarını, bu aşamada yapılan atılımlara destek verdiklerini söyledi.

"BİZ BÖLGESEL VE KÜRESEL BİR DEVLET GİBİ DAVRANMAYI ÖĞRENDİK"

Moderatörlüğünü İbn-i Haldun Üniversitesinden Doç.Dr.Mehmet Emin Babacan'ın yaptığı panelde konuşan SETA Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesinden Prof.Dr. Muhittin Ataman, "Kişi başına düşen milli gelir itibariyle açık arayla Dünya'da en fazla kalkınma ve insani yardım yapan bir ülkeyiz, Amerika'dan sonra miktar olarak ta dünyada en fazla yardım yapan ülke haline geldiysek, omuzlarımızdaki yük çok ağırdır. Biz bölgesel ve küresel bir devlet gibi davranmayı öğrendik, ya hep ya hiç temelli bir zihniyetten vazgeçtik, biz artık siyasetimizi kompartmanlara ayırarak yürütmeyi ve yönetmeyi öğrendik, NATO ittifakı bağlamında A.B.D. ve Batı ile kısmi bir ittifak ilişkisi içerisinde kalırken, Rusya, İran ve Çin ile ilişki geliştirmesini öğrendik.Biz Sisi'nin darbesini tanımazken oraya ithalat yapmayı sürdürmeyi öğrendik, İsrail'e şiddetle karşı çıkarken İsrail'in Ortadoğu'da normal bir ülkeye dönüşmesine katkıda bulunmayı öğrendik. Türkiye ilişkilerini çeşitlendirerek, her yere ulaşmaya çalışan, önce bölgesel sonra küresel bir aktör olmayı öğrendi.Dünya'da en fazla temsilciliği olan beşinci ülkeyiz, bu durum bile Türkiye'nin etkisini göstermek için yeterli bir husustur.Türkiye bu mütevazi güç ve kapasite inşasına rağmen Ortadoğu'da Batı'ya karşı siyasi bir muhalefet söylemi geliştiren en önemli ülkedir. " diye konuştu.

"BANKALARIN İFLAS ETTİĞİ, FİNANSAL KRİZİN ZİRVE YAPTIĞI DÖNEMLERİ UNUTMAYALIM"

Başbakanlık Müşaviri Doç.Dr. Mehmet Babacan'da, Türkiye'nin ekonomik anlamda yaşadığı dönemleri ayrı ayrı ele aldığı konuşmasında, "28 Şubat dönemini yaşayan bir ülkenin geldiği konumu hep birlikte tartışıyoruz.28 Şubat'tan üç veya dört yılın ardından takvimler 2001 yılının Kasım ayını gösterdiğinde ülkenin en büyük ve ağır finansal krizini işaret ettiği bir zaman dilimiyle sonuçlandı. Reel sektörden iş kaybı belki %30'dan %40'lara yükseldi, bugün itibariyle hala üzerinde yükünü taşıdığımız, belki devletin kamu borç sutokunu etkileyecek şekilde jet faizlerin binlere ulaştığı kritik dönemlerden bugünlere geldik. Bugün itibariyle Türkiye'nin toplam ekonomik büyüklüğünün 200-240 milyar dolar civarında olduğunu düşünürsek o dönemlerin reel terimleriyle yaklaşık 20-30 milyar dolarlık bir batıkla sonuçlanan finansal krizden bugünlere geldik. Sayısı 20'leri geçen bankların iflas ettiği, buradaki toplam mevduatın devlet hazinesine ve kamuya yüklendiği, yaklaşık olarak milli gelirimizin %15'inden fazlasının kayıp olarak hanemize yazıldığı bir dönemden bugünlere geldik. Türkiye son 15 yılda kendi içerisinde çok ciddi sınavlar verdi, ülkemizin hep iyi zamanlarında ' güvenilir ortak' olarak temayüz eden finans kuruluşları, uluslar arası sermaye piyasalarını etkileme gücüne sahip kredi derecelendirme kuruluşları ve küresel ölçekte etkin merkez bankaları ve büyük ülkelerin hazinelerin ülke sıkıntıya girdiği dönemlerde hemen cephe aldıklarını görmekteyiz. NATO ile BM'lerde buna dahil kırılma dönemlerinin tamamında Türkiye'nin karşısında yer alıp birileri için kendi çıkarlarına göre pozisyon yaratıp Türkiye adına olumsuz bir süreci tetiklediklerine yakından şahit oluyoruz" diye konuştu.

"2023 HEDEFLERİNE ULAŞMAK İÇİN HEPİMİZE DÜŞEN ÖNEMLİ GÖREVLER VAR"

Türkiye'nin 2023 hedeflerine ulaşacağına yürekten inandıklarını ifade eden Başbakanlık Kamu Diplomasi Koordinatörü Doç. Dr. Ali Osman Öztürk ise, " Biz hastanelerde insanlarımızın rehin tutulduğu dönemleri unutmadık, şu anda en üst kalitede hiçbir maliyeti karşılamadan en iyi sağlık hizmetlerini rahatlıkla alabiliyoruz. Okullarımızda ve üniversitelerimizde gençlerimizin başarısı için her türlü teknik alt yapı mevcuttur. Yurt dışındaki eğitim faaliyetlerimiz kapsamında bize başvuran binlerce yabancı öğrenciye burs verip ülkemizdeki üniversitelerimizde okutuyoruz. Malatya İnönü Üniversitesinde bin 300'e yakın yabancı öğrenci var, bu öğrenciler eğitim dönemlerini tamamlayıp ülkelerine dönüp etkin görevlere geldikleri zaman Türkiye'nin misafirperverliğini ve saygınlığını anlatacaklar. Eğitim faaliyetlerimizi uluslar arası boyutlara taşıdık, ağırlıkla da mazlum ve mağdurlara daha fazla alan açtık. Afrika'nın fakir bölgelerinden Orta Asya'ya, Ortadoğu'dan Balkanlara kadar uzanan geniş bir coğrafyaya kapılarımızı herkese açtık, 'verelimde verdiğimizin 10 katını alalım' diye değil 'verelim Allah katında inşallah yerini bulur' anlayışını baz alarak bu faaliyetler devam etmektedir.Dünya'nın 50-60 farklı ülkesinde Yunus Emre Kültür Merkezleri açtık, hem kültürümüzü hem de Türkçemizi oradaki insanlara ulaştırmada ciddi hizmetler sunmaktayız.TİKA, egemen güçlerin sömürdüğü, aşağıladığı, ve hor gördüğü bölgelerde binlerce iş yapmaktadır, su kuyularının açılmasından yollarının yapımına, sağlık ocaklarından eğitim tesislerinin kurulmasına kadar inanılmaz işlerin altına imza atmaktadır.830 milyar dolarlık gayri safi milli hasılarımız önümüzdeki dönem yeni sistemle birlikte katlanarak devam edecektir. Millete daha fazla inanan, milletiyle daha fazla yan yana duran bir ülke olarak bu rakamı iki katına çıkardığımız zaman Türkiye'nin itibarının nasıl daha da güçlendiğini hep birlikte göreceğiz. Bağımsız, hiçbir şekilde nesne olmayı kabul etmeyecek, hem bölgesinde hem de küresel meselelerde sözün ağırlığını herkesin titreyerek hissettiği bir Türkiye'yi görmek hayal değildir. Yeni sistem ve liderle beraber burada lider önemlidir, hiçbir zaman kenara itemeyiz, nice 'liderim' diye ortaya çıkıp büyük vaadlerle gelip bu yükü taşıyamayan insanlara bire bir şahit olduk. 2023 ve 2071 hedeflerine ulaşmak için üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirmemiz gerekiyor" dedi.

Panelistler, sosyal ve kültürel hizmetlere her zaman öncelik tanıyan Yeşilyurt Belediyesi ile panelin düzenlenmesinde emek sarf eden Milli Türk Talebeler Birliği Malatya Şubesine teşekkürlerini sundular.

Bir saat süren panelin ardından konuşmacılara protokol üyeleri tarafından kayısı paketi takdim edildi.