20 Kişinin Öldüğü Davutpaşa Davası İle İlgili Karar Çıktı

Davutpaşa’da 2008 yılında 20 kişinin ölümü ve 115 kişinin yaralanmasına neden olan kaçak maytap atölyesindeki patlamayla ilgili dava karara bağlandı. Mahkeme 3 sanık hakkında beraat kararı veriken diğer sanıklarada iyi hal indirimi uyguladı.

2 belediye görevlisine 7,5 yıl hapis cezası verilirken, binanın sahibi 2 kardeş de 5 yıl hapis cezası aldı. Aralarında Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın'ın da bulunduğu 3 sanık ise beraat etti. Davutpaşa'da 2008 yılında 20 kişi ölmüş, 115 kişi de yaralanmıştı.

BELEDİYE MÜDÜRLERİNE CEZA YAĞDI

Davutpaşa’da 2008 yılında 20 kişinin ölümü ve 115 kişinin yaralanmasına neden olan kaçak maytap atölyesindeki patlamayla ilgili dava karara bağlandı. Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın ve dönemin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İstanbul Bölge Müdürü Atakan Tanış beraat etti. Mahkeme belediyenin müdürlerine ise ceza yağdırdı.

TOPBAŞ'A YARGILANMA İÇİN İZİN ÇIKMAMIŞTI

Davutpaşa, Çiftehavuzlar Caddesi, Site Sokak’taki kaçak maytap atölyesi 31 Ocak 2008’de patladı. Etrafı savaş alanına çeviren patlamada 20 kişi hayatını kaybetti, 115 kişi de yaralandı. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma kapsamında teknik bir heyet görevlendirdi. Savcılığa sunulan raporda, maytap atölyesinin sahibinin yanı sıra gerekli kontrolleri yapmadıkları gerekçesiyle İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Zeytinburnu Belediye Başkanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve BEDAŞ Genel Müdürlüğü de kusurlu bulundu. Ancak dava bir türlü açılmadı. Patlamada hayatını kaybedenlerin aileleri ve yaralı olarak kurtulanlar kurdukları platform aracılığıyla 35 hafta boyunca her pazar günü Taksim’de eylem yaptı. Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, Adalet Bakanlığı ve Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu’yla görüştüler. İki yılın sonunda bir ceza davası açıldı ama belediye başkanlarının isimleri yoktu. Zeytinburnu Belediye Başkanı ceza davasına iki yıl sonra dahil oldu ancak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın yargılanması için Danıştay’dan izin çıkmadı. Davutpaşa’da mağdur olan ailelerin avukatları Danıştay’ın kararıyla ilgili AİHM’e başvurdu.

İYİ HAL İNDİRİMİ YAPILDI

Bakırköy 6. Ağır Ceza Mahkemesi davayı dün karara bağladı. Zeytinburnu Belediyesi Zabıta Müdürü Feruz Kutsal ve Zeytinburnu Belediyesi Ruhsat ve Denetim Müdürü Rüstem Tekin’e taksirle ölüme neden olmak suçundan 9’ar yıl hapis cezası verildi. Ceza iyi halleri nedeniyle 7 yıl 6 aya indirildi. Dönemin İmar ve Şehircilik Müdürleri Şevket Yıldırım ve Servet Kırna 5’er yıl hapis cezasına çarptırıldı. Ceza 4 yıl 2 ay hapis cezasına indirildi. Mahkeme hapis cezasını da günlüğü 20 TL’den 30 bin 400 TL’ye para cezasına çevirdi. İki sanığın bu cezayı 24 eşit taksitte ödemesi karara bağlandı. Halen görevine devam eden İmar ve Şehircilik Müdürü Hatice Küçükakyüz 3 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Cezası iyi hal nedeniyle 2 yıl 6 ay hapis cezasına indirildi. Mahkeme bu cezası 18 bin 200 TL para cezasına çevirdi. Bina sahipleri Resul Koçyiğit ve Remzi Koçyiğit kardeşlere 6 yıl hapis cezası verildi. Mahkeme bu cezayı iyi hal nedeniyle 5 yıla indirdi.

Dönemin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İstanbul Bölge Müdürü Atakan Tanış, Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın ve atölye çalışanlarından Hasan Altay beraat etti.

DAVUTPAŞA DAVASI’NDA AİLELER ’ADALET’ İSTEDİ

Davutpaşa patlamasına ilişkin karar duruşmasında aileler ’adalet’ taleplerini dile getirdi. Patlamada kardeşi Heybetullah Güleç’i kaybeden Hakkı Güleç "Sevdiklerimizi geri getiremeyeceğiz. Davutpaşa davası bir emsal, diğer iş davalarına da örnek olsun" dedi.

31 Ocak 2008 yılında 20 işçinin hayatını kaybettiği Davutpaşa patlaması ile ilgili davanın karar duruşmasında aileler açıklama yaptı. Sabah saatlerinde başlayan 10 sanıklı davaya öğle saatlerinde ara verildi.

"AİLELERİN TEK BEKLEDİĞİ ADALET"

Öğle arasında Bakırköy Adalet Sarayı bahçesinde bir araya gelen aileler adalet taleplerini dile getirerek basın açıklaması yaptı. Aileler adına konuşan avukat Gökhan Küçük 6 yıl önce meydana gelen patlamanın olduğu yerin Topkapı Sanayi bölgesi olarak adlandırıldığını söyleyerek "Yaklaşık 170 tane sanayi kuruluşunun, 10 bin tane irili ufaklı işletmenin olduğu bir yer. Dolayısıyla mevcut risk belirli. Bir idareci, belediye, belediye başkanı olarak mevcut statejik planlamanız içinde bu bölgedeki riskleri telafi etmek ve önlemekle yükümlüsünüz. Dolayısıyla gerek iddia makamının gerek savcının Zeytinburnu Belediye Başkanı’nın kusursuz olduğu yönündeki mütalaasına bu açılardan itiraz ettik" dedi. Ailelerin tek beklentisinin ’adalet’ olduğunu vurgulayan Avukat Küçük, geçtiğimiz cumartesi günü yine Zeytinburnu’nda bir ambalaj atölyesinde meydana gelen patlamayı hatırlattı. Küçük şöyle konuştu: "Bu Türkiye’deki mevcut işleyişin, mevcut denetimsizliğin göstergesi. Davutpaşa’daki patlamanın olduğu yerde İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Zeytinburnu Belediyesi sorumlu. Oraya hizmet götürenler bundan sorumlu".

"SEVDİKLERİMİZİ GERİ GETİREMEYECEĞİZ"

"Davutpaşa’yı unutmadık, unutturmayacağız" yazılı pankart açan aileler adına Hakkı Güleç söz aldı. 2008 yılından bu yana adalet mücadelesi verdiklerini belirten Güleç "Sevdiklerimizi geri getiremeyeceğiz. Ama bu ülkede iş cinayetlerine son vermek için bu adalet mücadelesini çok önemsedik. Davutpaşa davası bir emsal, diğer iş davalarına da örnek olsun. Bu ülkede caydırıcı cezalar olmadığı sürece işçiler ölmeye devam ediyor" dedi. Bu davanın diğer davalara ışık tutmasını istediklerini ifade eden Güleç "Kesinlikle Zeytinburnu Belediye Başkanı’nın bu davadan beraatını kabul etmiyoruz. Bilirkişi raporunda sorumlu bunan bütün sanıkların eksiksiz bir şekilde yargılanmasını ve cezalandırılmasını istiyoruz" dedi.

"CEZALAR CAYDIRICI OLMADIĞI SÜRECE BU CİNAYETLER DEVAM EDECEKTİR"

Ailelere destek amacıyla davayı takip eden CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu ise şöyle konuştu:

"Türkiye’de iş cinayetleri kaza değil, bilinçli işlenen, devam eden cinayetlerdir. Sadece geçen yıl 1200 işçi yaşamını yitirdi. Her yıl 2 binden fazla işçi iş göremez hale geliyor. Bunun nedeni sistemdir. İşvereni koruyan, iş güvenliğinden yoksun, sigortasız, taşeronla çalışılan ortamdır. Cezalar caydırıcı olmadığı sürece, kurumlar etkin bir şekilde çalışmadığı sürece bu cinayetler devam edecektir" dedi. Açıklamanın ardından CHP milletvekili Tanrıkulu, CHP’li Belediye Meclis üyeleri ve aileler karar duruşması için mahkeme salonuna geçti.