15 Temmuz kahramanlarından Mehmet Şükrü Kıntaş o geceyi anlattı

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz kanlı darbe girişiminde Atatürk Havalimanı'na hareket eden tankları, egzoz deliklerini elbiseleriyle doldurarak durduran Mehmet Şükrü Kıntaş o gece yaşanılanları 4 yıl sonra tekrar anlattı.

Restoran sahibi Mehmet Şükrü Kıntaş, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) başarısızlıkla sonuçlanan darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz'da Atatürk Havalimanı'na hareket eden 9 tankı arkadaşları ile egzoz deliklerine elbiselerini tıkayarak nasıl durdurduklarını 4 yıl sonra bir kez daha anlattı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısı ile sokağa çıktıklarını anlatan Kıntaş, "15 Temmuz gecesi biz o gece haberi aldığımızda beynimizden vurulmuşa döndük. Hemen arkadaşlarımı topladım 80'lerde babalarımızın, 60'larda dedelerimizin yaşadığı zilleti yaşamamız gerekiyor diyerek Dalyan kardeşimle birlikte Boğaz köprüsüne gitmek istedik. Yolda da tankların havalimanına gittiğini görünce biz hemen tankların önüne bir tane tır çektik. O sırada da 'tankların egzozlarını kapatırsak tanklar stop eder' diye kalabalıktan bir ses duyduk. Ben ona Hızır Aleyhisselam diyorum. Çünkü hiçbir zaman bulamadık o arkadaşın kim olduğunu" dedi.

Bu sözlerin ardından elbiseler ile tankların egzozlarını tıkadıklarını aktaran Kıntaş,"Tankların egzozlarını tıkadıktan sonra stop etmeye başladılar. Tanklar stop edince ben hemen tankın içine girdim. Bir tane komutan bana silah uzattı. O sırada bende silahı elinden aldım. Çünkü o korkuyordu, Allah bizim kalplerimizden korkuyu almış onların kalplerine vermişti. Diğer askerleri de esir aldım ve oradaki polis arkadaşa teslim ettim. Ondan sonra diğer tankları durdurmaya çalıştık ve toplam 9 tankı durdurduk. Öyle bir imanla yürüyorduk ki sanki tank değil de karşımızda bir teneke parçası vardı. Bizim millet olarak bir kusurumuz varsa çok unutkan bir milletiz. Ben 4 yıldır 100 küsur yerde konferans verdim. Avrupa'nın 10 şehrinde de konferans verdim. Bunları unutmamak ve unutturmamak için yaptım. Çünkü unutursak bir daha yaşarız" sözlerine yer verdi.

(Sümeyye İnal - Ahmet Faruk Sarıkoç/İHA)