12.vehbi Koç Ödülü Prof.dr Hotamışlıgil'in

Buluşları Tıp Dünyasının Metabolik Hastalıklara Bakış Açısını Değiştiren Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil 'Sağlık' Alanına Kattığı Değer ile 12. Vehbi Koç Ödülü'nün sahibi oldu

Türkiye'nin ilk özel vakfı olarak 44 yıl önce kurulan Vehbi Koç Vakfı tarafından, insanların yaşam kalitesinin artırılmasına katkıda bulunan kişi ve kurumları teşvik etmek amacıyla her yıl sırasıyla kültür, eğitim ve sağlık alanlarında verilen 'Vehbi Koç Ödülü'ne, bu yıl sağlık ve bilim alanına rehberlik eden başarılı çalışmaları ile Harvard Üniversitesi Genetik Kompleks Hastalıklar Bölüm Başkanı Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil layık görüldü.

Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa V. Koç, düzenlenen törende yaptığı konuşmada, Prof. Dr. Hotamışlıgil'in buluşlarının tıp dünyasının metabolik hastalıklara bakış açısını tamamen değiştirdiğini vurgularken, "Bu buluşlar tedavide yeni yaklaşımların uygulanmasının da yolunu açmıştır. Kendisini kutluyorum" diye konuştu. Vehbi Koç Ödülü'nün üç yılda bir sağlık alanında verilmesinin önemine de dikkat çeken Mustafa V. Koç, "Vehbi Koç Vakfı, kurucumuz merhum Vehbi Koç'un 'Sağlık olmazsa hiçbir şey olmaz görüşünden hareketle, toplum sağlığını öncelikli sosyal sorumluluk alanlarından biri olarak görmekte ve bu alanda köklü yatırımlar hayata geçirmektedir" dedi.

Türkiye'nin ilk özel vakfı olan Vehbi Koç Vakfı tarafından her yıl sırasıyla kültür, eğitim ve sağlık alanlarında verilen Vehbi Koç Ödülü bu yıl sağlık alanında sahibini buldu. '12. Vehbi Koç Ödülü'nün sahibi, Vehbi Koç Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Semahat Arsel, Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa V. Koç ve diğer Koç Ailesi üyeleri ile konukların katıldığı ödül töreninde açıklandı. Vehbi Koç Vakfı Yönetim Kurulu, Prof. Dr. Turgay Dalkara'nın başkanlığını yaptığı 'Seçici Kurul"un önerdiği 3 aday arasından '12. Vehbi Koç Ödülü'ne sağlık ve bilim alanına rehberlik eden başarılı çalışmaları ile Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil'i layık gördü. Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil'e ödülü Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa V. Koç tarafından takdim edilirken, Prof. Dr. Hotamışlıgil, Vehbi Koç Ödülü ile birlikte para ödülü olan 100 bin doları da almaya hak kazandı. Tören tanınmış arp sanatçısı Şirin Pancaroğlu ve grubunun konseri ile başladı.

"Harvard Üniversitesi'nden profesörlük unvanını 41 yaşında aldı…"

Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil'in yaşamından kesitler içeren bir filmin de gösterildiği gecede, Prof. Dr. Hotamışlıgil'in obezite ve buna bağlı metabolik bozuklukların tedavisine ilişkin gerçekleştiridği buluşlarla tüm dünyayı etkilemiş bir bilim insanı olduğuna dikkat çekildi. Harvard Üniversitesi'nden profesörlük unvanını 41 yaşında alan Prof. Dr. Hotamışlıgil, 2007 yılında ise Amerikan Diyabet Birliği'nin Olağanüstü Bilimsel Başarı Ödülü'nü alan ilk Türk olarak dünyanın sayılı bilim insanları arasına adını yazdırdı. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunu olan, ihtisas çalışmalarını burslu olarak Harvard Üniversitesi'nde tamamlayan Prof. Dr. Hotamışlıgil, bugüne kadar obezite, diyabet ve kalp sağlığı alanında sayısız çalışmaya imza attı. Vehbi Koç Ödülü Seçici Kurulu'nun gerekçe açıklamasında ise, "Gökhan Hotamışlıgil, evrensel olan bilimin küresel bir aktörü olarak bütün insanlığa hizmet eden bir Türk bilim adamıdır. Ayrıca, bilimsel buluşlarının birçoğunu Türkiye'den laboratuarına davet ettiği diğer Türk bilim insanları ile gerçekleştirmiştir. Bilimsel araştırmalarını ABD'de sürdürmekte olan Gökhan Hotamışlıgil, Türkiye ile sıkı temasını hep korumuş olup, gerek bir rol model olarak, gerekse gönüllü bir danışman olarak, Türk insanına sağlık ve bilim alanında rehberlik eden başarılı insanlarımız arasında yer almaktadır" denildi.

Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa V. Koç törende yaptığı konuşmada, Vehbi Koç Vakfı'nın 44 yıl önce, Vehbi Koç'un 17 senelik mücadelesi sonucunda Türkiye'nin ilk özel vakfı olarak kurulduğuna dikkat çekti. Türkiye'nin son yıllarda özellikle ekonomi alanında çok önemli ve başarılı bir mesafe kat ettiğini vurgulayan Mustafa V. Koç sözlerini şöyle sürdürdü: "Ancak Birleşmiş Milletler'in ve diğer birçok kurumun ölçümlediği insani gelişme, refah ve yaşam kalitesi endekslerinde ne yazik ki halen gerilerde yer almaktayız. Fırsat eşitliği, eğitim ve sağlık kalitesi gibi önemli göstergeleri ölçen bu endekslerde büyük bir ilerleme göstermedikçe kalkınmış ülke konumuna gelemeyeceğimiz aşikardır. İşte, kurucumuz merhum Vehbi Koç'un "Ülkem Varsa Ben de Varım" felsefesinin temelinde de ekonomik büyümeyi, toplumsal gelişmeyle, eğitim ve sağlık sistemlerinin kalitesiyle, kültürle, sanatla, çevreyle bir bütün olarak gören vizyoner ve çok yönlü bir bakış açısı yatmaktadır. Bu bakış açısı ile kurulan vakfımızın amacı, tüm faaliyetlerinde örnek alınabilecek ve tekrarlanabilir modeller hayata geçirebilmektir. Sosyal yatırımlarımızın ve hayır projelerimizin tümü aynen ticari faaliyetlerimizdeki özen, kurumsallık ve profesyonellikle yönetilmektedir."

Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil: "Bilimden ve araştırmadan daha heyecan verici bir yaşam tarzı düşünemiyorum"

Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil de yaptığı açıklamada, 12'nci Vehbi Koç Ödülü'ne layık görülmekten ötürü onur duyduğunu belirtirken, şunları söyledi: "Bu ödülü daha önce almaya layık görülen son derece seçkin kişi ve kurumlar arasında yer almak benim için çok özel ve son derece onur verici. Yapmış olduğumuz çalışmaların böylesine önemli bir platformda değer bulması bizim için paha biçilmez bir sevinç ve motivasyon kaynağı, tüm yorgunlukların, düş kırıklıklarının üstesinden gelip yolumuza devam etmemizde önemli bir itici güç oluyor." Türkiye'nin geleceği için zihinsel ve bilimsel dönüşümün en hayati önem taşıyan konulardan biri olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil, "Ve mutlaka genç beyinlerin yaratıcı güçlerini ortaya çıkarabilecekleri, meraklarını özgürce takip edebilecekleri ortamları yaratmamız, gerekli eğitim ve araştırma sistemlerini yerleştirmemiz, ve doğru stratejileri geliştirip, uygulamamız gerekiyor. Vehbi Koç Vakfı misyonunun merkezinde olan ve bu ödülün de alanlarını teşkil eden bilim, sanat ve eğitim, arayışı içinde olduğumuz zihinsel dönüşüm hareketinin en önemli yapı taşları. Bunun bir parçası olmak ve çalışmalarımızın kendi ülkemde de bu vesile ile takdire layık bulunması benim için çok önemli bir ayrıcalık, sevinç ve gurur kaynağı" diye konuştu.

Vehbi Koç Vakfı hakkında:

Türk sanayinin duayeni Vehbi Koç tarafından 17 Ocak 1969'da kurulan Vehbi Koç Vakfı, kuruluşunun 40. yılında Türkiye'ye kazandırdığı onlarca eserin ve on binlerce öğrenciye verdiği desteğin haklı gururunu yaşıyor. Türkiye'nin ilk özel vakfı olarak kurulduğu günden itibaren çağdaş ve gelişen bir Türkiye yaratmak amacıyla; eğitim, sağlık, kültür ve sanat alanlarında toplumun yaşam kalitesini yükseltecek öncü ve örnek hizmetler sunmaktır. Bugüne kadar Türkiye'ye eğitim alanında 27 kurum; sağlık alanında 6 kurum, kültür alanında ise 5 kurum kazandırmış ve yüzlerce kuruma destek vermiş olan Vehbi Koç Vakfı'nın eğitim kurumları aracılığıyla verdiği burslar dışında 40 yılda burs vererek doğrudan destek olduğu öğrenci sayısı 40 bine ulaştı. Vehbi Koç Vakfı'na ilişkin tüm gelişmeleri yenilenen www.vkv.org.tr adresinden takip edebilirsiniz.

Vehbi Koç Ödülü hakkında:

2002 yılından bu yana eğitim, sağlık ve kültür alanlarında verilen ve topluma değer katan, örnek olan hizmetleri tanıtmayı ve ödüllendirmeyi amaçlayan Vehbi Koç Ödülü, 100.000 dolarlık değeri ile Türkiye'de tesis edilmiş en büyük maddi ödül olma özelliğini taşıyor.2002 yılında kültür alanında yaptığı çalışmalardan dolayı Topkapı Sarayı Müzesi'ne,2003 yılında eğitim alanında yaptığı çalışmalardan dolayı Anne Çocuk Eğitim Vakfı'na (AÇEV),2004 yılında sağlık alanında Bilkent Üniversitesi Fen Fakültesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü'ne,2005 yılında kültür alanı edebiyat alt başlığında Fazıl Hüsnü Dağlarca'ya,2006 yılında eğitim alanında kariyeri süresince okul öncesi eğitime yaptığı katkılar dolayısı ile dönemin Sakarya Valisi Nuri Okutan'a,2007 yılında sağlık alanında DNA Onarımının Moleküler Mekanizmalarının Aydınlatılması ve Biyolojik Saatin Düzenlenmesinde dünya çapında çalışmaları bulunan Prof. Dr. Aziz Sancar'a,2008 yılında kültür alanında Marmara Bölgesi tarihöncesi arkeolojisi alanına yaptığı katkılarından dolayı Prof. Mehmet Özdoğan'a,2009 yılında eğitim alanında hayat boyu sürdürdüğü başarılı çalışmaları nedeniyle Prof. Dr. Türkan Saylan'a,2010 yılında beyin ve damar hastalıkları konusunda uluslar arası alanlarda elde ettiği başarılarla Prof. Dr. Turgay Dalkara'ya,2011 yılında Türkiye'nin en etkin ve etkili müzik yazarı, müzikolog ve müzik eleştirmeni olarak değerlendirilen Prof. Dr. Filiz Ali ile kendisinin kurduğu, genç müzisyenlere ufuk açmakla kalmayıp başarılı bir dönüşüm projesi olarak da yurt içinde ve dışında kendini kanıtlayan, 'Ayvalık Uluslararası Müzik Akademisi'ne (AIMA),2012 yılında Siyaset bilimi alanında yüzlerce öğrenci ve akademisyen yetiştiren, "Kadın" ve "Uluslararası Göç" konularında öncü ve örnek çalışmaları ile başarılı bir eğitimci ve 'Hocaların Hocası' olarak değerlendirilen Prof. Dr. Nermin Abadan Unat'a verilmiştir.

SK - İstanbul/ Merkez