100 Yıl Önce Yanan Mücadele ve Bağımsızlık Ateşi Anlatıldı

Düzce Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü "19 Mayıs 1919 Yüzüncü Yıl Etkinlikleri" kapsamında "Atatürk'ün Milli Mücadele Ateşini Yakması" başlıklı panel düzenledi.

Panelin açılış konuşmasını gerçekleştiren Düzce Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlhan Genç, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Milli Mücadele ateşini yakmasının 100. yılına gelindiğini söyleyerek, zor geçen bir yüz yıl olduğunu ifade etti. Bu mücadelede başta Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarına ulus olarak çok şey borçlu olduğumuzu vurgulayan Prof. Dr. Genç, vatanımızın kurtuluşu için mücadele eden herkese minnet duyulması gerektiğinin altını çizdi.

Bu gün Türk milletine düşen görevin Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni ilelebet payidar kılmak olduğunu söyleyen Prof. Dr. İlhan Genç, etkinliği düzenleyenlere ve katılımcılara teşekkür ederek konuşmasını sonlandırdı.

Panelin açılışında konuşan Düzce Üniversitesi Tarih Bölüm Başkanı ve Panel Başkanı Prof. Dr. Yusuf Oğuzoğlu, Atatürk'ün Milli Mücadele Dönemi'nde yaptığı çalışmaları, çeşitli kurum ve kuruluşlara çektiği telgrafların belgelerini katılımcılarla paylaştı.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Samsuna çıkmadan önce Çanakkale Cephesi'nde göstermiş olduğu başarıların Anadolu halkı tarafından tanınmasını sağladığını söyleyen Oğuzoğlu, bu başarıların Milli Mücadele Dönemi'nde güvenilir, başarılı bir komutan olarak Atatürk'ün etrafında toplanılmasını kolaylaştırdığını ifade etti.

Milli mücadele döneminde Anadolu'da yakılan Milli mücadele ateşinin Düzce'de de hissedildiğini söyleyen Oğuzoğlu 2. İnönü Zaferi'nden sonra Düzce'de halk tarafından kutlamalar yapıldığının belgelerini gösterdi.

"Bizim tarihimizin önemli dönüm noktalarından birisi 19 Mayıs 1919'dur"

Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Hale Şıvgın, "19 Mayıs 1919'un Uluslararası Şartları" başlıklı konuşmasında; "Her milletin tarihinde önemli dönüm noktaları vardır. Bizim tarihimizde de önemli dönüm noktalarından birisi 19 Mayıs 1919'dur. Bu dönemde Mustafa Kemal Atatürk, Milli Mücadeleyi tek çatı altında toplamayı başardı. Kuvayı Milliye birliklerini birleştirerek düzenli ordunun temeli atılmış oldu. Biz 100 yıl geçmesine rağmen hala minnet ve şükranla o dönemde yapılanları anıyor ve anlatıyorsak, o dönemde çok önemli işler yapıldığını gösteriyor demektir. Bu büyük işleri bütün imkansızlıklar içinde başarmış bir lider ve millet vardı" şeklinde konuştu.

Panelin son konuşmasını gerçekleştiren Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cemalettin Taşkın ise, "Samsun'a Çıkarken Mustafa Kemal Paşa'ya Verilen Görevler" başlıklı sunumunda; Mondros Ateşkes Antlaşması'ndan sonra Anadolu'nun ve İstanbul'un işgal edilmesinin Anadolu'da tedirginliğe neden olduğunu söyledi.

I. Dünya Savaşı'ndan sonra mağlup edilen devletler arasında sadece İstanbul'un işgal altına uğradığını vurgulayan Dr. Cemalettin Taşkıran, "İngilizler, Fransızlar ve İtalyanlar İstanbul'u işgal etmişlerdi. İstanbul tam 5 buçuk yıl işgal altında kaldı. Devlet otoritesinin olmadığı görüldüğü için işgal Anadolu'da infial yarattı. Milli Mücadele emperyalizme vurulmuş ilk darbedir. O zamana kadar emperyalist devletlerin sahip olduğu askeri güçlerin yenileceğini kimse düşünmemişti. Emperyalist güçlere karşı Atatürk'ün başlattığı milli Mücadele, bu düşünceyi kırmıştır ve dünyaya örnek olmuştur" diyerek konuşmasını sonlandırdı.

Panel sonunda yaptıkları başarılı çalışmalar ve sunumları için Düzce Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlhan Genç, konuşmacılara teşekkür belgesi takdim etti. - DÜZCE