Yurt genelinde İdlib'te kimyasal saldırıda ölen siviller için gıyabi cenaze namazı kılındı
BURSA - Uludağ Üniversitesi'nde okuyan bir grup öğrenci, Suriye'nin İdlib şehrindeki kimyasal saldırıda hayatını kaybeden siviller için gıyabi cenaze namazı kıldı.
Rejim uçaklarının dün Suriye'nin İdlib şehrindeki Şeyh Hanun bölgesine düzenlediği kimyasal silahlı saldırıda çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşan 125 kişi hayatını kaybetmişti. Saldırılarda ölen siviller için Uludağ Üniversitesi'ndeki öğrencileri toplulukları, kampüs içindeki camide öğle namazını müteakip gıyabi cenaze namazı kıldı. Kılınan cenaze namazının ardından hayatını kaybeden siviller için dualar okundu.
Gıyabi cenaze namazını düzenleyen öğrencilerden tıp fakültesinde okuyan Şamil Çelik, yapılan saldırıları kınadıkları belirterek, "Onlar tuzak kurdu, Allah da tuzak kurdu. Allah tuzak kuranların en hayırlısıdır. Suriye'de gerçekleşen bütün zulümlerin Allah'ın izniyle son bulacağını düşünüyoruz. Sadece ahirette değil, bu dünyada da karşılığını almamız gerekiyor. Allah sabredenlerle beraberdir. Biz sabredelim, gerekeni yapalım. İnşallah bütün İslam coğrafyası kurtulacaktır" dedi.
SAKARYA - Sakarya'da bulunan Milli İrade Sivil Toplum Kuruluşları Rus uçakları tarafından İdlib'de yapılan kimsal saldırı sonucu ölen kişiler için gıyabi cenaze namazı kıldı ardından bir basın açıklaması yaptı.
Suriye İdlib'de Rus savaş uçaklarının kimyasal saldırısı sonrasında en az 100 kişinin öldürülmesi sonrası Türkiye'den tepkiler artmaya devam ediyor. Sakarya'da bulunan Milli İrade Sivil Toplum Kuruluşlarının temsilcileri öğlen namazının ardından Orhan Camisinde cenaze namazı kılarak bir basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasını İHH Sakarya Şube Başkanı Sebahattin Aydın okudu.
Aydın yaptığı açıklamada, "Sözde barış görüşmeleri sürecinde Suriye'deki tüm yaşam alanları Amerika, Rusya, İran, Suriye ortaklığının bilinçli birer hedefi olmuştur. Son olarak Dün sabah İdlib'de düzenlenen kimyasal silah saldırısında çoğunluğunu çocukların oluşturduğu 100'den fazla sivil hayatını kaybetmiş yaklaşık 500 sivil de yaralanmıştır. Yaralıların tedavi edildiği Rahma hastanesi ve yine yaralılara müdahale eden sivil savunma merkezlerine 5 defa saldırıda bulunulmuştur. Yine İdlib'de Maret Numan bölgesinde hastane vurulmuş, tedavi gören onlarca sivil yaralanmış, hastane kullanılamaz hale getirilmiştir. Şam'da kuşatma altında bulunan Doğu Guta Kabun Mahallesinde çok sayıda hava saldırısı olmuş, Duma'da ise engelli sağlık merkezi vurulmuş, Hama'da birçok noktaya aynı anda hava saldırıları düzenlenmiştir" dedi.
"Bir halk soykırıma tabii tutulmaktadır"
Suriye'nin dünyanın gözleri önünde yok edildiği belirten Aydın, "Dünya devletleri bu süreci kınamalar eşliğinde geçiştirmekte, ateşkese sadakat tavsiye edilmekte ve sadra şifa olacak herhangi bir tedbir alınmamaktadır. Yapılan bu kınamalar ölümlere engel olmazken fiili olarak savaşın tarafı olan ve Suriye'nin her yerini bombardımana tabi tutan Rusya'nın 'Barış çağrıları' trajik bir durum olarak karşımızda durmaktadır. Tüm dünyanın gözleri önünde bir ülke yok edilmekte ve bir halk soykırıma tabii tutulmaktadır. Dünya devletlerinin oynadığı barış tiyatrosunun kurbanları maalesef yine Suriyeli masum siviller, kadınlar çocuklar olmaktadır. Tüm Suriye muhaliflerini terör örgütü olarak niteleyen Batılı devletler, PKK/PYD gibi cani örgütler ile ittifak yapmakta ve her türlü ağır silahlar ile donatmaktadır. Türkiye'nin DEAŞ ve PYD/PKK terör örgütlerine karşı mücadelesinde ise ABD-Rus ve onlara eklemlenen mezhepçi çeteler, ittifak oluşturmaktadır. Dün yine Gabar Dağında hain teröristlerin kurduğu pusu neticesinde 3 askerimizi şehit vermiş bulunmaktayız. Askerlerimizi şehit edenlerin de, Suriyeli bebekleri kimyasal silahlarla boğarak canlarını alanların da aynı el olduğunu biliyoruz. Tetikçi ve taşeron terör örgütleri ve arkalarındaki işbirlikçilere rağmen aziz milletimiz zalimlere boyun eğmeyecek ve mazlumun yanında olmaya devam edecektir" diye konuştu.
"Terini ve kanını akıtan Müslümanların velisi Allah'tır"
Başkan Sebahattin Aydın sözlerinin devamında, "Suriye başta olmak üzere mazlum coğrafyalarda yaşanan hadiseler bizlere net olarak göstermiştir ki; İçinde yaşadığımız ve modern olarak adlandırılan dönem insanlık tarihinin en ilkel, en barbar ve en vahşi dönemidir. Nesnel olarak sağlanan gelişmeler beraberinde vicdani olarak ilerlemiş erdemli insan tipini ortaya çıkarmadığı gibi bilakis vicdanları kör eden bireyselleşme hastalığını daha da bir derinleştirmiştir. Biz buradan tekrar ediyoruz ki; Suriye'de ve dünyanın dört bir köşesinde terini ve kanını akıtan Müslümanların velisi Allah'tır ve O kendisine sığınanları asla sahipsiz bırakmaz. Tarafların ve safların netleştiği şu dönemde, dünyada ve ahirette hesabının sorulacağı bu olaylar karşısında sıfatı İslam ve insan olanların yapması gereken şey bu tablolar karşısında mazlumun yanında yer almaktır. Özellikle Müslüman olduğunu iddia edenler mazlum ve mustazaflara sahip çıkmak ve onları zalime terk etmemekle mükelleftirler. Ey Müslümanlar, İslam ümmeti, saldırı ve terör haberlerine alışıp duyarsızlaşmanın. Kardeşliğinizi unutmayın, tek yürek olarak mazlumun yanında yer alın. Ey İslam ülkelerinin liderleri, bu karanlık ve kuralsız savaşı durdurmak için maddi ve manevi her türlü gücünüzü seferber edin. Masumları, anaları, yavruları ezip geçen bu hayasızca akını durdurun. Unutmayın, bu vebal her birinizin, hepimizin sırtındadır. Şu anda İdlib için en acil ihtiyaç İlaçtır. Herkesi ülke genelinde başlatılan ilaç kampanyasına katılmaya davet ediyoruz" şeklinde konuştu.
ADIYAMAN - Suriye'nin İdlib kentinde yaşanan kimyasal saldırıya İHH öncülüğünde, Adıyaman Sivil Toplum Kuruluşları Platformu tepki gösterdi.
Adıyaman Demokrasi Parkı önünde İHH Adıyaman Şubesi öncülüğünde bir araya gelen çok sayıda sivil toplum kuruluşu basın açıklaması yaparak, gıyabi cenaze namazı kılındı. Basın açıklamasına Suriyeli vatandaşlarda katıldı. Basın açıklamasında tekbirler getirilerek, sloganlar atıldı.
Suriye'nin İdlib kentinde yaşanan kimyasal saldırıya tepki gösteren sivil toplum kuruluşları adına basın açıklamasını İHH Adıyaman Şube Başkanı Fadıl Akkuş yaptı.
Fadıl Akkuş, dünya devletlerinin kimyasal saldırıya sessiz kaldığının altını çizerek, "Dünya devletlerinin oynadığı barış tiyatrosunun kurbanı maalesef yine Suriyeli masum siviller, kadınlar, çocuklar olmaktadır. Dün Suriye'de kimyasal silahlar altında inleyerek can veren çocuk ve sivillerin görüntülerini bütün dünya kamuoyu izledi. Suriye'de can veren çocuklar Hıristiyan ve Yahudi olmuş olsaydı yine dünya kamuoyu böyle sessiz kalır mıydı ?" dedi.
Fadıl Akkuş, Suriye'de barışın sağlanması için Türkiye'nin gayret gösterdiğini fakat diğer devletlerin bunu sabote ettiğini belirterek, "Türkiye'nin barış görüşmelerinin yürümesi için gösterdiği samimi ve yoğun çalışmalarına rağmen Suriye de barış için bir yol alınamamaktadır. Dünya devletleri bu gayretli barış çalışmalarını adeta sabote etmektedir. Avrupa'da öldürülen birkaç insan için olağanüstü hal ilan edilip bütün dünya ülke liderleri tarafından olay lanetlenirken, Suriye ve İslam coğrafyasında bunca masum insanın ölümüne sessiz kalınması ancak faşizm ve İslam düşmanlığıdır. İslam coğrafyasında destekledikleri terörün silahı bir gün kendilerine dönecek, bu gün İslam coğrafyasına göstermedikleri merhamete bir gün kendileri muhtaç olacak. Vahşeti dünya sathına yayan bu caniler bir gün Müslümanların merhametine sığınacaktır" şeklinde konuştu.
SAMSUN - Suriye'de hayatını kaybedenler için Batı'ya tepki gösteren Memur-Sen Samsun İl Temsilcisi Nejdet Güneysu, "Evrensel İnsan Hakları Beyannamesi"ni yırttı.
Samsun Sivil Toplum Kuruluşları Platformu, Suriye'nin İdlib kentinin bombalanması ve sivillerin öldürülmesini protesto etti. Ölen siviller için Büyük Cami'de öğle namazını müteakip gıyabi cenaze namazı kılındı.
Sarıalioğlu, "Bu katliamın asıl müsebbibi İslam dünyasıdır"
Gıyabi cenaze namazından sonra Genç Memur-Sen Samsun Şube Başkanı Ali Sarıalioğlu yaptığı basın açıklamasında, "Bu katliamların tek suçlusu zalim ve tağut Esed rejimi değildir. Esed rejimi onlarca yıldır küfrünü icra eden açık-aleni zulüm mesleğinin gereğini yerine getirmektedir. Bu katliamların tek ve yegane sorumlusu Rusya da değildir. Ruslar yüzyıllardır İslam'a düşmanlık besleyen, tarihi düşmanımızdır. O da mesleğini icra etmektedir. Bu savaşın tek suçlusu bin yıllık mağlubiyet psikolojisini mezhebine zerkederek İslam coğrafyasını ifsad eden İran'da da değildir. Evet değerli kardeşler, bilinmeli ki bu katliamın asıl müsebbibi İslam dünyasıdır. En başta da Batı'ya bedenlerini de, ruhlarını da, vatanlarını da teslim eden Arap coğrafyasıdır. Onlardan sonra da asıl suçlular biziz. Bu ölümlerin en büyük vicdani sorumluları biziz, Müslümanların ilgisizliği ve vurdumduymazlığıdır. İslam ümmetinin tembelliğidir bunca acılara sebep olan. Sürekli tüketen ve hiç üretmeyen yığınlarımızdır hüzünlerimize kapı aralayan. Bin yıllık haçlı projelerine karşı projesizliğimizdir bizi tüketen. İslam coğrafyalarında yaşanan işgallere sadece ekonomik temelde bakacak kadar sığlığımızdır bizi savunmasız kılan. Evet, Halep'in, İdlib'in kazanamayanı ve kaybedeni olduğumuzu anlayamayacak kadar fakir dimağlara sahip olduğumuz içindir bu kuşatılmışlık" dedi.
"Evrensel İnsan Hakları Beyannamesi artık bu gün sorunlarımızı çözmüyor"
Basın açıklamasının ardından İnsan Hakları Beyannamesi'ni yırtan Memur-Sen Samsun İl Temsilcisi Nejdet Güneysu, "Evrensel İnsan Hakları Beyannamesi artık bu gün sorunlarımızı çözmüyor. Onun için sizlerin huzurunda Evrensel İnsan Hakları Beyannamesinin içeriği olan bu evrakı sembolü olarak burada yırtıyorum. Yeryüzünü zulme çeviren mazlum insanları yok sayan emperyalizme buradan sesleniyoruz; insan hakları beyannameniz sorunları çözmüyorsa bunlarla bizi avutmayın. Bizler Müslümanlar olarak yeryüzü mazlumları olarak yüreğimizin son anına kadar Suriye'de, Filistin'de ve dünyanın her yerinde mazlumlarla beraber olacağız" diye konuştu.
Etkinliğe İlkadım Belediye Başkanı Erdoğan Tok, Memur-Sen Samsun İl Temsilcisi Nejdet Güneysu, Genç Memur-Sen Samsun Şube Başkanı Ali Sarıalioğlu, STK temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.
Konuşmaların ardından grup sessizce dağıldı. VAN - Van Sivil Dayanışma İnisiyatifi üyeleri, Suriye'nin Han Şeyhun bölgesine gerçekleştirilen klor gazlı saldırıda hayatını kaybedenler için gıyabi cenaze namazı kıldırdı.
Van'da 48 STK bileşeninden oluşan Sivil Dayanışma İnisiyatifi tarafından Hz. Ömer Camii önünde öğle namazına müteakip kılınan gıyabi cenaze namazının ardından, dünyanın farklı ülkelerinde zulme uğrayan Müslümanlar için dua edildi. Burada inisiyatif adına konuşan Mehmet Galip Cesur, İdlip kentinin güneyinde bulunan Han Şeyhun bölgesinde kimyasal gaz kullanıldığını belirterek, "Zalim Esad rejimi 10'larca çocuk ve bebeğin de içinde olduğu 100'den fazla sivili katletmiştir. Çoğu çocuk olmak üzere 500 sivilinde gazdan etkilendiği ve sağlık merkezlerinde yer kalmadığı da gelen bilgiler arasında. Zalim Esad rejimi, bundan önce de defalarca kimyasal gaz kullanmış, binlerce insan bu gazdan etkilenerek hayatlarını kaybetmişlerdi. 2013 yılında Şam'ın Doğu Kota bölgesinde kimyasal silah kullanan Esad, bin 400'ün üzerinde sivilin hayatını kaybetmesine ve 10 binin üzerinde sivilin yaralanmasına neden olmuştur" dedi.
Bu duruma sesiz kalan dünya ülkeleri ve Birleşmiş Milletlere tepki gösteren Cesur, "İran, Rusya ve diğer ülkelerin bu zalim rejime verdiği destekle bu zulme ortak olduklarını, öldürülen her çocuk ve sivilde onların vebalinin olduğu unutulmamalı. Van Sivil Dayanışma İnisiyatifi olarak yeryüzündeki tüm insanlığı adaletin hakim olması için çaba sarf etmeye çağırıyor. Yeryüzünden tüm mazlumlara kol kanat germeye ve sahip çıkmaya davet ediyoruz" diye konuştu.
Konuşmaların ardından Hz. Ömer Camii İmam Hatibi M. Emin Akan tarafından kıldırılan gıyabi cenaze namazının ardından Ensar Vakfı Başkanı Osman Nuri Gülaçar tarafından yapılan duayla grup dağıldı. YALOVA - Esed rejimi tarafından İdlib'e atılan kimyasal bombalarla hayatını kaybedenler için Yalova'da gıyabi cenaze namazı kılındı.
Suriye'de kimyasal bombalı saldırı neticesinde ekserisi çocuk yüzlerce insan feci şekilde can vermişti. Bu saldırıya Yalova da sessiz kalmadı. Yalova Merkez Camii'nde öğlen namazını müteakiben Suriye'deki katliamda hayatını kaybedenler için gıyabi cenaze namazı kılındı. Çok sayıda vatandaşın katıldığı cenaze namazında Avrupa'nın yaşanan bu insanlık suçuna karşı sessiz kaldığı dile getirildi.
KARAMAN - Şırnak'ta şehit düşen üç asker ile Suriye'nin İdlib kentinde kimyasal saldırı sonucu hayatını kaybedenler için Karaman'da gıyabi cenaze namazı kılındı.
Karaman Sivil Toplum Platformu tarafından Aktekke 15 Temmuz Demokrasi Meydanı'nda öğle namazının ardından kılınan gıyabi cenaze namazına sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile vatandaşlar katıldı.
Kılınacak olan gıyabi cenaze namazı öncesi Sivil Toplum Platformu Sözcüsü Yunus Özdemir yaptığı açıklamada, "Şırnak'ta hain terör örgütü PKK tarafından üç askerimiz şehit edilmiştir. Buradan onlara Allah'tan rahmet diliyorum. ve yine katil Esad rejimi tarafından İdlib'te kimyasal silah kullanımıyla kadın, çocuk ve ihtiyar demeden katledilen Müslüman kardeşlerimiz var. Bizler bu kardeşlerimizin yanında olduğumuzu göstermek için, bu katliama ve vahşete duyarsız kalmadığımızı Karaman Sivil Toplum Platformu olarak ortaya koymak için burada toplanmış bulunuyoruz" dedi.
Yapılan duanın ardından Kur'an-ı Kerim okundu. Daha sonra kalabalık hep birlikte Şırnak'ta PKK tarafından şehit edilen üç askerler ile Suriye'nin İdlib kentinde kimyasal saldırı sonucu ölenler için gıyabi cenaze namazı kıldı.
Son Dakika › Genel › Yurt Genelinde İdlib'te Kimyasal Saldırıda Ölen Siviller İçin Gıyabi Cenaze Namazı Kılındı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?