Evet' Yürüyüşünü 49 Gün Sonra Tamamladılar

'Evet' yürüyüşünü 49 gün sonra tamamladılar

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nden başlayan 1071 kilometrelik yürüyüş yine Beştepe'de sona erdi

ANKARA - Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nden başlattıkları 1071 kilometrelik "evet" yürüyüşünü 49 gün sonra tamamlayan Serüven Doğa ve Motosiklet Tutkunları Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Fatih Sarıkaya, "Belirli noktalar çizdik. Burada darbeciler tarafından bombalanan Emniyet Müdürlüğü, Meclis, Genelkurmay'ın önüne geldik. Ardından milletin adresi olan Beştepe'de son buluyor yürüyüşümüz" dedi.

Serüven Doğa ve Motosiklet Tutkunları Derneği Başkanı Salim Gören ve Başkan Yardımcısı Fatih Sarıkaya, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nden referandum için başlattıkları "evet" kampanyasını 49 gün süren yürüyüşlerinin ardından tamamladı. Yaklaşık 10 şehir kat ederek 1071 kilometre yürümeyi hedefleyen ikili, 1071 kilometreye Bolu çıkışında ulaştıklarını, yürüyüşlerinin yaklaşık olarak 1200 kilometrede son bulduğunu belirtti. Dönüş yolunda darbe girişiminde bombalanan Ankara Emniyeti, Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Genelkurmay Başkanlığına karanfil bırakan Gören ve Sarıkaya'nın yürüyüşleri, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde son buldu.

Serüven Doğa ve Motosiklet Tutkunları Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Fatih Sarıkaya, 22 Şubat'ta Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ve Jandarma Genel Komutanlığı Kavşağında, darbeciler tarafından bombalanan kavşakta yürüyüşlerine başladıklarını belirterek, "Doğada bir kardeşlik duygusu vardır, doğada tüm canlılar kardeştir. Biz de referanduma dönük böyle bir kampanyada insanlar evet de dese, hayır da dese öncelikli vurguyu kardeşlik üzerine oturtmayı düşündük. Sonuçta Türkiye'de insanlar geçmişten bu yana belirli odaklarla, belirli söylemlerle sürekli kutuplaşmış durumda. 80'li yıllarda sağ-sol diyebilirsiniz, 90'lı yıllarda yaşatılmaya çalışılan alevi-sünni çatışması diyebilirsiniz. Bunların hiçbirine izin vermeyen, ödün vermeyen bir Anadolu insanı vardı. Biz Anadolu insanını 1071 kilometre dediğimiz tarihi bir anlamı olan, atalarımızın Anadolu'ya geldiği tarih olan 1071 ile bütünleştirip bu noktada bir kardeşlik ortamı oluşturmak, kardeşlik vurgusu yapmak en büyük amacımızdı. Bunu gerçekleştirmek için yola çıktık" ifadelerini kullandı.

"1071 dedik fakat 1071'i Bolu'da Gerede çıkışında gördük"

Çıktıkları yolculuk boyunca izledikleri güzergahı anlatan Sarıkaya, "Yaklaşık 10 şehir üzerinden gittik. Ankara'dan yola çıktığımızda Eskişehir, Bilecik, Bursa, Yalova, Osmangazi Köprüsünü yürüyerek geçtik. Yürüyerek geçen ilk aktivist olduk. İstanbul'da Şehitler Köprüsü'nde şehit yakınlarımız ve gazilerimizle buluştuk. Ardından da İzmit, Sakarya, Düzce, Bolu ve tekrar Ankara'ya döndük. Tabi Ankara'ya gelişimizde Kızılcahamam ve Kahramankazan'a da uğradık. Kahramankazan'da da gazilerimiz ve şehit yakınlarımızla bir buluşma gerçekleştirdik. Onların duasını aldık. Şimdide Ankara'dayız. Belirli noktalar çizdik. Burada darbeciler tarafından bombalanan Emniyet Müdürlüğü, Meclis, Genelkurmay'ın önüne geldik ve ardından milletin adresi olan Beştepe'de son buluyor yürüyüşümüz. 1071 dedik fakat 1071'i Bolu'da Gerede çıkışında gördük. Kilometre bazında 1200'üncü kilometreyi görmüş oluyoruz. Bugün 49'uncu gün. Böyle bir anlam taşıyor" şeklinde konuştu.

"Tamam referandum için yola koyulduk, bizler evet diyoruz ama hayır'ı da dinliyoruz"

Zorlu bir yolculuk olacağını bildiklerini ifade eden Sarıkaya, şöyle devam etti:

"Çünkü şehirleri ve kilometreleri yürüyerek kat ediyorsunuz. Tabi öncesinden herhangi bir profesyonel destek de alamadık. Biz dedik ki, 'yürüyeceğiz' yürüdük. Bir anda gelişiyor tabi böyle şeyler. Ekipmanlarımızı hazırladık, çantalarımızı hazırladık ve yola koyulduk. Özellikle 22 Şubat gibi kış ayının ortasında yola çıkıyor olmak ayrı bir zorluk veriyordu. İlk bir hafta 10 gün baya bir zorluk yaşadık. Çünkü vücut o sportif tempoda hamlığını o dönemde atmaya başladı. Ayaklarımız su topladı. Yeri geldi sakatlıklar yaşadık ama hiçbiri bizi yolumuzdan döndürmedi. Bu konuda hiçbir sıkıntı yaşamadık. İnsanlara gelince, vurguladığımız gibi Anadolu insanı her şeyin önündedir biz bunu gördük. Çünkü yolda yürürken doğanın içinden yürüyorsunuz, tüm canlılarla ortak bir diyalog kuruyorsunuz. Anadolu insanı ile ortak bir diyalog kuruyorsunuz. Bu çok önemli. Tamam referandum için yola koyulduk, bizler evet diyoruz ama hayır'ı da dinliyoruz. Hayır diyen vatandaşlarımız da oldu. Hayır diyen vatandaşlarımızın bize gösterdiği ilgi, alaka çok iyiydi. Gözlerimiz yaşardı."