Facebook tarafından satın alınan anlık mesajlaşma uygulaması WhatsApp'ın güncellediği gizlilik sözleşmesi için 15 Mayıs'a uzatılan süre 1 gün sonra doluyor. Verilerin paylaşılması zorunluluğunun durdurulması çağrısı yapan Rekabet Kurulu, soruşturma kapsamında 15 Şubat'ta geçici tedbir kararı almıştı. Kurul, aşırı veri toplanmasının ve verinin başka hizmetler için kullanılmasının tüketicinin sömürülmesine yol açmasının da endişe verici olduğunu dile getirmişti.
Şirket, 15 Mayıs'tan sonra kullanıcılarına kalıcı bir hatırlatma yapacak ve güncellemeyi kabul etmeyenlerin birkaç hafta içinde işlevlerini sınırlandıracak. Örneğin sohbet listesine erişilemeyecek. Ancak yine de gelen telefon aramaları ve video aramaları cevaplanabilecek. Birkaç haftalık sınırlı işlevselliğin ardından, gelen aramalar veya bildirimler de alınamayacak ve WhatsApp telefonunuza mesaj ve arama göndermeyi durduracak.
Türkiye'de 40 milyon fazla WhatsApp kullanıcısı bulunuyor. Son 1 gün kala kullanıcılar, şirketin kararına ilişkin görüşlerini dile getirdi. Özellikle ileri yaştaki vatandaşlar, karara tepki gösterip, uygulamayı sileceğini aktardı. Sosyal medyada daha çok vakit geçiren gençler ise endişe etmeden, gizlilik politikasını kabul edip, uygulamayı kullanacağını ifade etti.
WhatsApp'ın hayatını kolaylaştırdığını söyleyen 43 yaşındaki Güzellik Uzmanı Eda Güngördü, "WhatsApp, hayatımızı kolaylaştırıyor, kullanmaktan çok memnunum. Ama başka bir uygulamaya da geçebiliriz, ona da alışırız. İnsanların özel hayatını sosyal medyaya yansıtmalarını doğru bulmuyorum. Gençlere kötü örnek olabiliyor. Ben aktif kullanıcı değilim" dedi.
Kararı olumlu karşılamadığını belirten 47 yaşındaki taksici Kadir Sarı ise "WhatsApp ve Facebook kullanıyorum. Gizlilik politikasını onaylamam yönünde bir bildirim gelirse uygulamadan çıkarım. Başka bir uygulamaya geçerim" diye konuştu.
Diğer uygulamalara geçeceğini dile getiren 49 yaşındaki Adil Müslüm de "Gizlilik politikasını değiştirmelerini doğru bulmuyorum. Benim kişisel bilgilerimi alıp, kullanmalarına karşıyım. Facebook ve Instagram hesabımı o yüzden kapattım. WhatsApp'ı da işim gereği mecburiyetten kullanıyorum. 15 Mayıs'tan sonra kesinlikle kullanmam, BİP gibi diğer uygulamalara geçerim" ifadelerini kullandı.
Uygulamayı kullanmaya devam edeceğini aktaran 25 yaşındaki hemşire Esra Bilen ise "WhatsApp ve Instagram'ı çok fazla kullanıyorum. Gizlilik politikasını yenilediğini duydum ama çok önemsemedim. Çok önemli devlet mevzusu konuşmuyorum. Arkadaşlarımla sohbet ediyorum, o yüzden uygulamayı da silmedim. 15 Mayıs'tan son gizlilik politikasını kabul edip, kullanmaya devam edeceğim, kendi açımdan tehlikeli görmüyorum" dedi.
Sosyal medya olmazsa hayatında boşluk olacağını söyleyen 29 yaşındaki Emre Savcı da "Günümün büyük bir kısmı sosyal medyada geçiyor. Sıklıkla Instagram ve WhatsApp kullanıyorum. Kararı normal karşılıyorum, uygulamaları kullanmamız için birçoğu bizden izin istiyor. Detaylarını okumadan, kabul ediyoruz. Endişem yok çünkü isteyen zaten istediği bilgiye çok kolay ulaşıyor. Karar doğru değil ama mecbur bırakılıyoruz. Daha kolay olduğu için WhatsApp'ı kullanıyorum. Çevredeki insanların çoğu da işlerini bu uygulamadan görüyor. Bizlere büyük kolaylık sağlıyor, kullanmaya da devam edeceğim" diye konuştu.
Şirketin aldığı kararı değerlendiren Bilişim Teknolojileri ve Siber Güvenlik Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Sultan Selim Yüksel ise WhatsApp'ın geri adım atmadığını, stratejik bir hamlede bulunduğunu dile getirdi. Yüksel, "Stratejik bir plan yapıp, kararı ertelediler. Dijital göç başladı, birçok rakibi uygulamadaki kullanıcıları kendine doğru çekti. Kararı çok tepki aldı, teknoloji konusunda uzman isimler açıklama yaptı. Şirketin, borsadaki değeri olumsuz etkilendi. Kullanıcıların bilgilerine erişme durumu ilk defa karşılaşılan bir durum değil. Geçmişte anonim olarak bu bilgileri şirketlerle paylaşıyorlardı. Artık kişiye özel bilgileri iznini alarak dağıtmak istiyorlar. 2 milyar kullanıcısı var, ellerinde ciddi bir veri bulunuyor. Aldıkları büyük bir karar" dedi.
Toplumsal olayların sosyal medyada başladığına dikkat çeken Yüksel, "Ülkelerin kaderleri artık sosyal medya uygulamalarından ayrı düşünülemiyor. Toplumsal olaylar, sosyal medyada başlıyor. O yüzden uygulamalar büyük bir güç, risk de budur. Herhangi bir olay ateşlediğiniz zaman büyük bir linç kampanyasına, etkiye dönüşüp ülkelerdeki hükümetleri değiştirebilir. Senelerdir devam eden sistemi ortadan kaldırabilecek güce dönüşebilir. O yüzden bu gücü dijital bir şirketin kontrolüne bırakmanın doğru olmadığını düşünüyorum" diye konuştu.
Kişilerin tek başına karşı çıkmasının bir şeyi değiştirmeyeceğini söyleyen Yüksel, "Hükümetlerin aksiyon alıp bir şeyler yapması lazım. Güney Afrika, uygulamanın kararına yönelik bir yasa çıkarttı. Kararın yasadışı olduğunu ve müsaade etmeyeceklerini söyledi. Ülkece refleks göstermemiz gerekiyor. 120 günlük süreçte gelecek tepkiler engellenecektir. Kararda ve uygulamada değişiklik olacağını zannetmiyorum. Hatta daha da güçleneceği kanaatindeyim. Çünkü şirket ne yapmak istediğini, hangi bilgileri almak istediğini biliyor. Ama gizli amaçlarını biz bilmiyoruz. Şu anda kullanıcı kaybetse bile gelecekte telafi edecektir" ifadelerini kullandı.
Son Dakika › Ekonomi › WhatsApp'ın gizlilik sözleşmesini onaylamak için son 1 gün! Kullanıcılar görüşlerini dile getirdi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?