Tüsiad, Disk'le El Ele Verdi

Son günlerde oluşan gerginlik ortamına karşı toplumsal sağduyuyu harekete geçirmek için çalışmalar yapan TÜSİAD, dün işçi kesiminin temsilcilerinden DİSK ile biraraya geldi. TÜSİAD Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, "Türkiye’nin gerginliklerden kurtulup gerçek gündemine odaklanıp yola devam etmesini" istediklerini yinelerken, DİSK Başkanı Süleyman Çelebi, ilk sorumluluğun iktidarda olduğunu vurguladı.

TÜRK Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜSİAD), "Kutuplaşmayı ancak demokrasi ve hukuka sarılarak" mesajı verdiği bildiriyle başlattığı ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ile birlikte iki koldan yürüttüğü "gerginlik yerine sağduyu" çalışmalarına devam ediyor. TÜSİAD Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, Ankara’daki temaslarının ardından dün İstanbul’da Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Başkanı Süleyman Çelebi’yi ziyaret etti. DİSK Genel Merkezi’nde yaklaşık 45 dakika süren görüşmenin ardından açıklama yapan başkanlar, toplumun farklı kesimleri arasındaki uzlaşmayı siyasetçilere örnek olarak gösterdiler.

UMUT VE GÜVEN TELKİNİ: TÜSİAD Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, pazartesi günü başlayan süreçte işçi ve işveren sendikalarını ziyaret edip görüş alışverişinde bulunduklarını hatırlatarak, amaçlarının son dönemde Türkiye’deki gerginliğe açılım getirebilmek, umut ve güven telkin etmek olduğunu, bir sivil toplum kuruluşu olarak bunu sorumluluk olarak gördüklerini vurguladı.

SİYASİLERDEN BEKLENEN: Bu tür görüşmelerin yararlarına dikkat çeken Yalçındağ, şöyle konuştu: "Ümit ediyorum ki ülkemiz de bu birliktelikten faydalanır. Eminim bundan sonraki konularda müşterek noktalarımızı daha iyi belirlediğimiz için uzlaşma da daha kolay olacak. Çağdaş iletişim budur aslında. Beklentimiz siyaset kurumundan da bu tavrı benimsemeleri, onların da bu yönde girişimlerde bulunmasıdır. Ümit ediyorum çok daha sağduyulu ve sakin bir döneme gelerek Türkiye gerçek gündemine odaklanır. Bu süreci başarıyla tamamlarız diye ümit ediyorum."

SORUMLULUK İKTİDARIN: TÜSİAD ve DİSK gibi iki ayrı çıkar grubunun ülke sorunları ve gerilimi gidermek gibi ortak noktalarda biraraya gelerek, benzer yaklaşımlarla değerlendirme yapabileceğini vurgularken, gerilimin Türkiye’ye faydası olmadığını dile getirdi. Gerilim ortamının son bulmasını istediklerini söyleyen Çelebi, "Bu sürecin başka yol arayışlarına doğru gitmesi yerine, demokrasi içinde çözüm olmalıdır. DİSK olarak demokrasi dışı tüm yol ve yöntemlere karşı bir örgütüz. Bunun en çok bedelini de ödeyen örgütüz. Bu işe birinci derecede öncelik vermesi gereken iktidardır."

BİZE DÜŞENİ YAPARIZ: "Bu gerilimin nedeni olan ve bugüne kadar uyarıları dikkate almayan iktidar ilk öce burada sorumluluk üstenmeli, gereğini yerine getirmeli" diyen Çelebi, sözlerine şöyle devam etti: "Bize düşen sorumluluk varsa yerine getirmeye hazırız. Ancak ilk önce sorumluluk iktidardadır. Süreç oradan başlamalı. Toplumdaki bu gerilimi azaltmak için sorumlulukla hareket eden örgütleri elinin tersiyle itmek yerine onların söylediklerini dikkate alan, masada tartışan, konuşan, uygar çağdaş diyalog içinde bu süreçleri tamamlayan bir süreç olmasını diliyorum."

Erdoğan: Biri bana geri adımın ne olduğunu söylesin

BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan Bulgaristan’da bir grup basın mensubunun sorularını yanıtladı. Erdoğan, "Bugün gelinen noktada, attığınız adımlardan pişmanlık duyuyor musunuz" sorusuna "Ben bin düşünüp, bir adım attım" yanıtını verdi. Erdoğan soruları şöyle yanıtladı:

NE OLDUĞUNU ANLAMADIM

Æ Önceki gün sivil toplum kuruluşları herkes bir adım çağrısı yaptı, siz de geri adım atacak mısınız?

- Geri adımın ne olduğunu anlayamadım. Böyle bir şey söz konusu değil. Ortak akıl oluşturulmasında hemfikirim. Bir araya gelinmeli, konuşulmalı. Neden geri adım atacağım. Ana başlığa katılıyorum. Ortak akıl içinde hareket etmek gerekir. Nerede, nasıl bir araya geleceğiz? Cumhurbaşkanı riyasetinde de olabilir. Davetimize katılmayan genel başkanlar oldu, iyi niyete soyunanları anlamıyorum. Açıklamaların hedefi ne? İktidar nasıl adım atmalı? Anlatsınlar da, öğrenelim.

TÜRBANI 5 YIL BEKLEDİM

Æ ’Sivil toplum örgütlerine Anayasa için bir metin hazırlayın gelin, onun üzerinde yeni anayasayı inşa edelim’ sözü verdiniz. Buna rağmen MHP ile anlaşıp, türbanın önünü açan değişiklik yaptınız. Genel değişikliği bekleseydiniz olmaz mıydı?

- Özgürlüklerin hiyerarşisi olmaz. Özgürlükler bir bütün içinde ele alınmalıdır. Ben 5 yıldır başbakanım. Ülkemde gerilim olmasın diye 5 yıldır bekledim. Baykal gündeme gelmesini istemediği için bekledim, kurumsal mutabakat bekledik. CHP bunu göstermedi. İspanya sonrası MHP bir adım attı, bizim adım atma zorunluluğumuz doğdu. Biz ana muhalefete de aynı konuyu açtık. CHP’nin akşam söylediği ile sabah söylediği farklı.

TÜSİAD ile DİSK 10 yıldır aynı fikirlerde buluşuyor

TÜSİAD’ı geri çevirmeyerek "sağduyu" sürecine katılan DİSK ile TÜSİAD arasında, aynı konularda benzer yaklaşım sergiledikleri ilk konu, TÜSİAD’ın 1997 yılında yayımladığı Demokratikleşme Paketi. DİSK’i ilk ziyaret eden TÜSİAD Başkanı ise Tuncay Özilhan. İşçi ve işveren kesiminin bu iki önemli örgütü arasında 2000’li yıllarla birlikte başlayan en anlamlı yakınlaşma ise Ömer Sabancı’nın başkanlık dönemine rastladı.O dönemde Van Üniversitesi Rektörü Yücel Aşkın’ın yargılanmasına ilişkin açıklamaları üzerine TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Mustafa Koç hakkında inceleme başlatılması üzerine gelen tepkiler arasında DİSK’in mesajı özel bir önem taşıyor. Aradan geçen iki yıla karşın DİSK Başkanı Çelebi’nin "Söylediklerinin altına imza atarız, gerekirse sokağa çıkarız" yönündeki desteği, bazı çevrelerin tepkisini çekse de TÜSİAD yöneticileri tarafından hatırlanıyor.