Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Sönmez, "Önümüzdeki bir yıl hem iş dünyamız hem de ülkemiz açısından, hayalimizdeki Türkiye'yi inşa etmek için çok önemli. Demokrasiyi yaşam tarzı haline getirmek ana hedefimiz olmalı. Ekonomik dinamizmi teşvik etmek için çocuklara, gençlere, kadınlara yatırım yapmalıyız. En önemli sermayemiz olan gençlerimizi tersine beyin göçüne ikna edeceğimiz bir ortamı sadece ekonomik değil aynı zamanda demokratik standartlarla kurabiliriz" dedi.
'Anadolu'nun Liderleri Buluşması' geçen hafta sonu Antalya'da yapıldı. TÜRKONFED Bölgesel Yapılanma ve Derinleşme Komisyonu'nun ev sahipliğindeki Anadolu'nun Liderleri Buluşması'na Türkiye'nin dört bir yanından iş insanları katıldı. İki gün boyunca düzenlenen toplantılarda, bölgelerdeki sorunlar ve çözüm önerileri konuşulurken karşılıklı görüş alışverişinde de bulunuldu.
Programın açış konuşmasını TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Sönmez yaptı. Yeni dönemde Anadolu'nun sesinin daha çok duyulacağını kaydeden Sönmez'in konuşması şöyle:
"HAYALİMİZDEKİ TÜRKİYE'Yİ İNŞA ETMEK İÇİN ÖNÜMÜZEKİ BİR YIL ÇOK ÖNEMLİ: Önümüzdeki bir yıl hem iş dünyamız hem de ülkemiz açısından, hayalimizdeki Türkiye'yi inşa etmek için çok önemli. Bu yeni dönemde TÜRKONFED olarak, federasyon başkanlarımızın destekleri sayesinde Anadolu'nun birikimi ile ülkemizin ortak kalkınma hikayesine güç verecek; üyelerimize, paydaşlarımıza ve ülkemize değer yaratmaya kararlılıkla devam edeceğiz. Çünkü toplumsal refah seviyemizi artırmak istiyorsak bunun yolu, yerelin ve bölgelerimizin potansiyellerini etkin kullanmaktan geçiyor. Dünyanın Türkiye'ye, Türkiye'nin ise Anadolu'nun bağrında saklı olan kadim üretim ve dayanışma kültürüne her zamankinden daha çok ihtiyaç duyduğu günlerden geçiyoruz. Hedefimiz, Anadolu'yu kalkınmanın itici gücü yapmak. Bu nedenle yeni dönemde Anadolu'nun sesinin daha çok duyulacağı yeni bir rota belirledik. Anadolu'nun kalkınma dinamiklerini, Anadolu iş insanının rekabetçilik gücünü, yönetim kurulumuz, federasyonlarımız, derneklerimiz ile ortak akıl ve ortak bir vizyon çerçevesinde Türkiye hayalimize ulaşacak politika ve aksiyona dönüştüreceğiz.
ANADOLU'NUN KALKINMA HİKAYESİNİ, ÜLKEMİZİN REFAH YOLCULUĞUNUN YAPI TAŞI HALİNE GETİRECEĞİZ: Tüm federasyon başkanlarımız, bölgelerinde 'ortak akıl' toplantıları düzenleyerek kentlerinin ileri gelen aktörleri ile sorunları ve çözümleri tespit edecek. Ülkemizin ortak aklı ile oluşan çözümler ve politikalar bir yol haritası ile kamuoyuyla paylaşılacak. Bu süreçte federasyonlarımız ve üyelerimiz ile daha fazla sahada olacak, Anadolu'nun kalkınma hikayesini, ülkemizin refah yolculuğunun yapı taşı haline getireceğiz. Yıl sonuna kadar 60'a yakın ilimizde, 'dijitalleşmeden yeşil dönüşüme, girişimcilikten kadın ve gençliğe, yerel kalkınmadan demokrasiye' toplumsal refah yolculuğunda Anadolu'nun potansiyelini fırsata dönüştürmesine rehberlik edecek çalışmalar yürüteceğiz.
ÜÇÜZ DÖNÜŞÜM ÇAĞINDA, ÜLKE OLARAK EN BÜYÜK POTANSİYELİMİZ DE ANADOLU'DA YATIYOR: Sorunun değil çözümün bir parçası olarak, toplumsal refah artışı için hep birlikte çalışacağız. Sorunlarımızın neler olduğunu, kırılganlıklarımızın nerede yattığını, ülkemizin önündeki bölgesel ve küresel riskler ile fırsatların geleceğimiz için neler vadettiğini biliyoruz. İnsanlık tarihinin en önemli değişim aşamalarından biri olan bu dönemi yeni vizyon bakışımızda, Dijital-Yeşil ve Toplumsal Dönüşüm eksenli 3D, yani 'Üçüz Dönüşüm' olarak tanımlıyoruz. Zihinsel bir değişimi zorunlu kılan 'Üçüz Dönüşüm' çağında, ülke olarak en büyük potansiyelimiz de Anadolu'da yatıyor.
DEMOKRASİYİ YAŞAM TARZI HALİNE GETİRMEK ANA HEDEFİMİZ OLMALI: Yeniden 'biz olmak' ve 'ortak bir ufka bakma' hayalini canlandırmak için katılımcı ve kapsayıcı, şeffaf bir sürecin yönetilmesine ihtiyaç var. Demokrasiyi yaşam tarzı haline getirmek ana hedefimiz olmalı. Bu kapsamda her alanda toplumsal dönüşümü hızlandıracak adımları kararlılıkla atmamız gerekiyor. Yeni ve kapsamlı bir eğitim reformu, yeni ekonomik dönüşümün öncüsü ve kaldıracı olacaktır. Yani 'orta gelir' ve 'orta demokrasi' gibi orta eğitim tuzağından da kurtulmamız şart. Ekonomik dinamizmi teşvik etmek için çocuklara, gençlere, kadınlara yatırım yapmalıyız.
ORTAK BAŞARIYA, ORTAK HEYECANA, ORTAK UMUDA İHTİYACIMIZ VAR: En önemli sermayemiz olan gençlerimizi tersine beyin göçüne ikna edeceğimiz bir ortamı sadece ekonomik değil aynı zamanda demokratik standartlar ile kurabiliriz. Toplumsal cinsiyet eşitliğini hayatın her alanında sağlamak, ülkemizin sosyo-ekonomik kalkınması açısından vazgeçilmez bir öneme sahip. Ortak başarıya, ortak heyecana, ortak umuda ihtiyacımız var. Daha önce başardık, yeniden başarabiliriz. İş insanları olarak bu dönüşüm sürecinin risklerini ve zorluklarını göğüslemeye hazırız."
"ÜLKEMİZİN GELECEĞİNDE HAYALLERİMİZİ VE İDEALLERİMİZİ PAYLAŞTIK"
TÜRKONFED Başkan Yardımcısı, Bölgesel Yapılanma ve Derinleşme Komisyonu Başkanı Ali Eroğlu ise şunları söyledi:
"26 bölgesel, 4 sektörel olmak üzere 30 federasyon, ulusal-uluslararası 300'ün üstünde üye dernek ve 50 bini aşkın şirketi temsil eden TÜRKONFED, gücünü ve etkinliğini Anadolu'nun her bölgesinde ülkesi için üreten iş insanlarından, sivil toplum gönüllülerinden alıyor. Her ses, her renk ve her düşüncenin en büyük zenginliğimiz olduğu bilinciyle çalışıyoruz. Zorlu pandemi koşullarına veda ettiğimiz bugünlerde, özlediğimiz kucaklaşmaları gerçekleştirmeye, tanışmaya, sohbet etmeye ve yeni fikirler üretmeye çok ihtiyacımız vardı. Anadolu'nun Liderleri Buluşması bize bu fırsatı verdi. Anadolu'nun her bölgesinden gelen sivil toplum gönüllüleri olan federasyon başkanlarımız ve üyelerimiz ile aynı amaca, ortak akıl ve ortak vizyon ile odaklandık. Ülkemizin geleceğinde hayallerimizi ve ideallerimizi paylaştık; bunları gerçekleştirmek için ihtiyaçlarımızı belirledik."
Son Dakika › Ekonomi › Türkonfed Başkanı Sönmez: Gençlerimizi Tersine Beyin Göçüne İkna Edeceğimiz Bir Ortamı, Sadece Ekonomik Değil Aynı Zamanda Demokratik Standartlarla... - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?