Mücevher sektörü, hem Osmanlı'dan bu yana devam eden geleneksel özellikleri hem de üretimden değil tüketimden vergi alınmasına yönelik yeni düzenlemelerle dünya pazarlarında önemli bir oyuncu olmaya doğru koşuyor. Özellikle elmas ve pırlanta cephesinde yoğun çabalar dikkati çekerken, sektördeki ihracat da Türkiye ortalamasının üzerinde büyüyor. Geçen yılki rakam, TÜİK verilerine göre 3.1 milyar dolara ulaşırken, ayrıca Türkiye'ye gelen turistlere de 1.3 milyar dolarlık satış yapıldı. Ve toplam ihracat miktarı 4.4 milyar doları buldu. Türkiye Mücevher İhracatçıları Birliği (MİB) Başkanı Ayhan Güner' dünyada değişen paradigmaları ve Türkiye'ye nasıl yarayacağını anlattı.
KAPALIÇARŞI DEĞERLİ TAŞ MERKEZİYDİ
Mücevheratın bu topraklardaki geçmişi 4 bin yıla uzanıyor. Osmanlı saraylarında ise daima önemli bir yeri oldu. Sonuçta Kapalıçarşı'nın ilk kurulduğu yıllara bakın, ondan öncesinde de İstanbul, değerli taş pazarıymış. Isfahan'dan, Tebriz'den, Afganistan'dan gelen bütün değerli taşlar, İstanbul'da toplanıp, Kapalıçarşı'da da kesiliyormuş. Çok özel ustalar varmış. Bu ustaların büyük bir kısmı İsrail'e gidip orada elmas borsasını kurdular, bir kısmı da Fransa'ya gitti. Orada markalar oluşturdular.
PIRLANTA PAZARI KİMLERİN ELİNDE?
Dünyadaki ham elmas pazarının yüzde 80-90'ı İsrail vatandaşlarının elindeydi. Fakat, Hintliler 20-25 yıl önce bu alanda çok büyük bir devrim yaptılar. Dünyada kesilen taşın yüzde 90'ını şimdi Hintliler gerçekleştiriyor. Pırlantanın en zor tarafı kesimidir. Neredeyse değeri kadar kesim işçilik değeri vardır. Geçen ay Hindistan'da katıldığım bir toplantıda ilginç bir konu gündeme geldi. Rusya Devlet Başkanı Putin de oradaydı.
PUTİN, HİNTLİLER'E KIYAK ÇEKTİ
Bakın, Berlin Duvarı yıkıldıktan sonra bir anlaşma ile Rusya'da çıkan ham elmasın yüzde 90'ını The Beers işliyordu. O toplantıda Rusya Devlet Başkanı Putin, şu anda çıkan elmasın yüzde 40'ını Hintliler'e verdi, buna tanıklık ettik. Hatta bize de kesme işinde pay alma teklifi yapıldı.
250 MİLYAR DOLARLIK PAZAR
Bu global oyuncular senelik 250 milyar dolarlık bir pazarı yönetiyor. 2023'te öngörülen rakam ise 600 milyar dolar.
BELÇİKA'DA PAZAR ÇÖKTÜ
Önemli bir merkez olan Belçika Antwerp ve Anvers'te oyuncular yer değiştiriyor. Anvers'te 16 bin 500 oyuncu vardı, 500 civarına indi. Bunun da sebebi Hintlilerdi. Bütün taşları Hindistan'da kesiyorlar, sonra da Belçika'ya getirip satıyorlar. Çünkü daha ucuz. İstihdam ortaya çıkarmayınca Belçika hükümeti, "O zaman size ihtiyacım yok" dedi. Pazar çöktü.
TÜRKİYE NE KADAR PAY ALIYOR?
Bu pazarların toplam boyutu 100 milyar dolar. Türkiye yüzde 20 pay alsa, bu rakam 20 milyar dolar eder. Buna ulaşmak kendimizi anlatmamıza ve çalışmalarımıza bağlı bir şey. Kimseyi ürkütmeden ofislerin Türkiye'de kurulmasını nasıl sağlayabiliriz? Buna odaklanmamız lazım.
DİLLERE DESTAN ÖTV İŞİ ÇÖZÜLDÜ
Dillere destan bir ÖTV meselesi vardı. "Ekmeğe KDV var, pırlantada neden yok" deniliyordu sürekli. Bu söylenirken kimse, yüzde 20'lik ÖTV'den bahsetmiyordu. Hem ihracatta hem iç piyasada alınan yüzde 20'lik ÖTV gözardı edildi, KDV hep gündeme getirildi. İlk üretim zincirinden itibaren devlet 25 sene yüzde 20 ÖTV aldı. Bu durum da sektörü kayıt dışına itti. Sonunda istediğimiz kanun çıktı. ÖTV sıfırlandı. Son tüketicide yüzde 18 KDV alınıyor.
TÜRKİYE AVANATJ YAKALADI
Henüz çok yeni, 3-4 aylık bir durum. Şu anda dışarıdan gelen ham maddeyi hiçbir şey ödemeden alıyoruz. Tabii ki, Elmas Borsası'na entegre olmak şart. Bu bizim için rüya gibi. İki yıl önce kurulan borsanın şu anda 300 civarında üyesi var. Bu sayı yakında çok artar. Bundan sonra bizim artık icraat yapma dönemimiz başlıyor.
HİNTLİLER'LE İSRAİLLİLER BİZİ İSTİYOR
Kümelenmek lazım. Bu, mesela Kuyumcukent'te olabilir. Yeter ki, 50-100 şirketten bizlere böyle bir istek gelsin. İsrailliler ve Hintliler ikisi birlikte, "Sizinle bir şey yapmanız lazım" diyor. Biz şu anda dünyanın en büyük pırlanta montürüne sahibiz. Ama dikkatli olmak lazım.
TURİST KAPALIÇARŞI'DA ALIŞVERİŞ YAPAMIYOR
Kapalıçarşı'da 3 bin 500 dükkan var ve 25 bin kişi çalışıyor. Kalpakçılar Caddesi kadar Dubai'de bir cadde var, Kapalıçarşı'nın tümü kadar takı satıp çok para kazanıyor. Oraya dünyanın her yerinden bedava turist taşınıyor. Komisyonsuz, hanudsuz alışveriş imkanı sağlanıyor. Kapalıçarşı'da ise saat öğleden sonra 4 gibi Nuruosmaniye Kapısı'na turistleri getiriyorlar. Onlar alışveriş yapamadan rehberler, "gidiyoruz" diye bayrak sallıyor. Oysa bir turist oraya girdiğinde bir gün bile yetmez.
TÜRKİYE'DE BELKİ ELMAS VAR AMA BİLMİYORUZ
Türkiye'ye 120 ton altın giriyor. 40 tonunu biz işliyoruz. Bizim sattığımız altın önemli. Çıkardığımız altın miktarı ise 25-30 ton. Değerli taşlar var. Mesela, Zultanayt. Bu taş Bafa Gölü'nün dibinden çıkıyor. 7 ayrı renk alan ABD'de çok bilinen değerli bir taştır. Belki elmas da var ama bilmiyoruz. Çok büyük teknoloji gerektiriyor bu işler.
ZULTANAYT'I ÇIKARTIYORMUYUZ?
Çıkartıyoruz ama işlemesi başka ülkelerde yapılıyor. Çünkü Türkiye'de daha taş kesim teknikleri gelişmedi. Ama gelişecek. Mesela biz birlik olarak birkaç ay önce İstanbul Ticaret Üniversitesi'nin kampüsünde taş kesim atölyesi açtık AB projesiyle. Şu anda da Türkiye'de üretilen taşları kesiyoruz. (Kaynak:Bugün)
Son Dakika › Ekonomi › Mücevherde 20 Milyar Dolarlık Fırsat Türkiye'yi Bekliyor - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Yorumlar (6)