Türkiye'nin Üzüm İhtiyacının Yüzde 10'unu Karşılıyorlar... Hoşköy'de Üzüm Hasadı Başladı

Türkiye'nin üzüm ihtiyacının yüzde 10'unu karşılıyorlar... Hoşköy'de üzüm hasadı başladı

Türkiye'nin en güzel üzümlerinin yetiştirildiği Hoşköy'de, bağ bozum başlamasıyla yoğunluk yaşanıyor

ELAZIĞ - Türkiye'nin üzüm yetiştiriciliğinde önde gelen ilçelerinden Elazığ'ın Hoşköy köyünde bağ bozumu ile tatlı bir telaş başladı.

Türkiye'de üzüm konusunda sayılı illeri arasında yer alan Elazığ'da yaklaşık 110 dönümlük alanda yıllık 85 bin ton civarında rekolte elde ediliyor. Özellikle üzüm bağları ile dikkat çeken ve sofralık üzümün yoğun olarak yetiştirildiği Elazığ'ın Hoşköy köyün de da, Eylül ayı itibariyle tatlı bir telaş başladı. Sabahın erken saatlerinde kalkan bağ sahipleri, bir sezonluk emeklerinin karşılığını almak için üzümlerini toplamaya başladı. Bağ sahipleri dolu nedeniyle verimin düşük olduğunu dile getirirken alıcılar ise, fiyatların yüksek olmasından dolayı bir günde satılacak üzümü 3 günde satabildiklerini ifade etti.

"Köyünde yüzde 90'ı üzümle geçiniyor"

Bu sene hasadın düşük olduğunu belirten köy muhtarı Mithat Sarıkamış, "Baharda üzümlerimizi dolu vurdu. Üçte ikisi yok denilecek kadar az oldu. Tabi köyde tatlı bir telaş başladı. Her yıl 100 kasa olan yerden bu sene 10 kasa oluyor. Düşüklük var ama yine de her yıl güzel bir telaş var. En azından kendi bahçemizde ve kendi ürünümüz. Köyümüzün yüzde 90'nı üzüm. Türkiye'nin üzüm ihtiyacının yüzde 10'nunu karşılayacak derecede verimi yüksek. Bundan ülke ve köy olarak gurur duyuyoruz" dedi.

12 ay boyunca üzümlere çocuk gibi baktıklarını aktaran bağ sahibi 2 çocuk babası Mehmet Tekel, "Sulaması, ilaçlaması, çapalaması derken tüm var gücümüzle uğraşıyoruz. Yeri gelince işçi çalıştırıyoruz. Tüm emeğimiz ve çalıştığımız iş budur. Bu yıl dolu vurdu. Allah'tan gelen bir şey. Bu yılki rızkımız da böyle oldu. Az olan yerde var, çok olan yerde var. Yapacak bir şey yok. Elimizden geleni yapıyoruz ve çalışıyoruz. Allah'tan ümit kesilmez. Pazarlama bazen sıkıntı oluyor. Yağmurlar erken düştüğü zaman kazandığımız ürünler çürüyor ve branda çekme zorunda kalıyoruz. Oda sıkıntı oluyor ve branda altında bile çürüyor. Çoğunluklar Doğu ve Güney Doğu Anadolu'ya veriyoruz. Her ilin kendine göre yerlisi olduğunu için sıkıntı çekebiliyoruz. İhracat olsa daha iyi olur. Hem dış ülkelere açılmış oluruz hem de ürünümüz daha iyi para eder" diye konuştu.

Verilme yerde 1 dönüm, 3 ton üzüm veriyor

150 dönüm bağı olduğunu dile getiren Tekel, "Toprağı güzel olan yerlerde dönümüne 3 ton civarı üzüm veriyor. İyi olmayan yer ise bir tona kadar düşüyor. Toprağı kötü olan yeri ise gübre ile iyileştirmeye çalışıyoruz. Bu sene 150 ile 200 ton arası ürün bekliyoruz" şeklinde konuştu.

Mehmet Tekel'in bağına gelerek üzüm alan pazarcılardan Salih Türk ise, "Hoşköy köyüne her sene geliyorum. 15 sene oldu. Aynı adamdan ürün alıyorum. Bu sene dolu nedeni ile üzümler kısa olduğu için zararları var. O zarardan dolayı fiyatlar yüksek. Biz alıyoruz götürüp satıyoruz. Bir günde satacağımız üzümü 3 günde satıyoruz. Onlara da bir şey diyemiyoruz. Her seneki gibi üzüm çıkmıyor. Kalite iyi ama verim az. Her sene ortalama 20 araba, 100 tona yakın üzüm alıyorum ve 2 ay çalışıyoruz" ifadelerine yer verdi.