DESAV (Dünya Ekonomik ve Stratejik Araştırmalar Vakfı) BaşkanıProf.Dr. Ünsal Ban, seçime üç ay kala "ekonomik kriz" algısı oluşturulmaya başlandığına dikkat çekti.
Finansal piyasaların hedef alındığı bu süreçte, bir takım medya kuruluşlarının da panik havası oluşturmak için ellerinden geleni yaptıklarını belirten Prof. Dr. Ban; "Amaç belli; siyaseti etkilemek, Türkiye'yi yeniden o 'karanlık koalisyonlar dönemine' sürüklemek!.."dedi.
DOLAR - BORSA - FAİZ ÜÇGENİ
Prof.Dr. Ünsal Ban, bir yandan dolar kurunda olağan dışı hareketler, diğer yandan hisse senetleri piyasasında beklenmedik gelişmelerin yaşandığının altını çizdi. FED'in parasal genişleme programını sona erdirdiği ve faiz politikasında değişikliğe gideceğini açıkladığı günden bu yana doların küresel piyasalarda değer kazanma eğilimine girdiğini vurgulayan Ban; "ABD tarafında faizlerin artırılacağı yönündeki senaryolara bağlı olarak dolar, sadece Türk Lirası'na karşı değil gelişmiş ve gelişmekte olan birçok ülkenin para birimine karşı değer kazanıyor. Öte yandan, bir süredir devam eden bu eğilimin geçen haftayla birlikte Türk Lirası açısından farklılaştığını görüyoruz" ifadesini kullandı.
DOLAR KURU 2,60 SEVİYELERİNE YÜKSELDİ
Prof.Dr. Ünsal Ban, artan talebe bağlı olarak dolar kurnun 2,60 seviyelerine yükseldiğine dikkat çekerek şunları dedi:
"Son bir aylık (02.02.2015-04.03.2015) süreçte Merkez Bankası'nın açmış olduğu ve toplamda 980 milyon dolar büyüklüğünde olan döviz satım ihalelerine verilen toplam teklif tutarının 1.554 milyon dolar olduğu karşımıza çıkıyor. Birileri, dolar kurunda oluşturdukları talep fazlası ile denge fiyatını yukarı çekiyor. Durum böyle olunca da döviz ihalelerindeki fiyat ve miktar tekliflerinin incelenme gerekliliği ortaya çıkıyor. Aynı şekilde, Borsa İstanbul tarafında da hareketliliğin arttığı gözlerden kaçmıyor. Hafta boyunca yaşanan satışların arkasında küresel finans çeteleri ile bu çetelerin yurtiçi uzantılarının olduğunu görüyoruz. Hafta içindeki önemli gelişmeler arasında, köklü bir ABD'li finans kuruluşunun beklenmedik bir karar ile Akbank'taki yüzde 9,9'luk hissesini satması da yer alıyor."
"YABANCILAR TÜRKİYE'DEN ÇIKIYOR" ALGISI YARATILMAK İSTENİYOR
Prof.Dr. Ünsal Ban, bankacılık sektörü açısından bu tarzdaki alım-satım işlemlerinin yaygın bir durum olduğunu belirterek "Yatırım amaçlı alınan hisselerin devri anlaşmalı olarak sağlanabiliyor. Fakat Akbank hisselerinde gerçekleşen satışta, ilgili kuruluşun 31 Mart'ta dolacak olan 3 yıllık elde tutma (lock-up) zorunluluğundan feragat ettiği karşımıza çıkıyor. İlgili kuruluşun elde tutma anlaşmasını bozması nedeniyle ne gibi bir yaptırım ile karşılaştığını henüz bilmiyoruz ama şu an için zararlı çıkan tarafın satışın ardından piyasa değeri 1,6 milyar lira gerileyen Akbank olduğu görülüyor. Dahası, satışın ardından "yabancılar Türkiye'den çıkıyor" algısının yaratılmak istenmesi de dikkatimizi çekiyor. Bu süreçte, Gezi Parkı ve 17-25 Aralık müdahalelerinde etkin rol alan bir takım medya kuruluşlarının yine başrolde olduğunu ifade etmek gerekiyor" değerlendirmesini yaptı.
ARAÇLARI "YÜKSEK FAİZ"AMAÇLARI "YENİ TÜRKİYE"NİN YOLUNU KESMEK
Prof.Dr. Ünsal Ban, bu oyuna gelinmeyeceğini belirterek şöyle devam etti:
"Faizi vesayet aracı olarak kullananlar, dolar kuru ve borsa üzerinden Cumhurbaşkanımız ile hükümetimizin faiz konusundaki kararlılığını kırmaya çalışıyorlar. Bu kapsamda da ne zaman faiz konusu açılsa, dolar kuru ile hisse senetleri piyasasına karşı çeşitli saldırılarda bulunuyor ve kaos ortamı meydana getirmeye çalışıyorlar. Bunları yaparken de sürekli olarak 'Faizleri yükseltmekten başka çareniz yok!' telkininde bulunuyorlar… Araçları 'yüksek faiz', amaçları 'Yeni Türkiye'nin yolunu kesmek.Bu oyuna gelmeyeceğiz." - ANKARA
Son Dakika › Ekonomi › Prof.dr.ünsal Ban: 'Ekonomik Tetikçilerin Seçim Mesaisi' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?