İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı İbrahim Çağlar, İstanbul merkezli operasyonun ekonomiye etkisine ilişkin, "Türkiye kaybederse, birileri kazanır. İş dünyası olarak bunun farkındayız. 10 senelik emeğin heba edilmesine müsaade etmeyiz. Biz zor günlerde birlik olmayı bilen bir milletiz. Birbirimize kızarız ama dışarıdan saldırı geldiğinde kenetlenmeyi biliriz" dedi.
Çağlar, İTO'nun 132. Kuruluş Yıl Dönümü anısına özel bir içerikle hazırlanan oda gazetesi İstanbul Ticaret'e yaptığı açıklamada, küresel ekonominin gereklerine uygun bir ticaret odası için yenilenmeler yaparak, aktif, uyumlu ve etkileşimi yüksek bir oda oluşturma hedefli çalışmalarla anılmak istediğini belirterek, "Ülkem, İstanbul ve üyelerim için en önemli hedefim 7 gün 24 saat hizmet etmektir. Beklentim ise İTO üyelerinin kendi sektörlerinde, dünyanın her noktasında rekabet bayrağını dalgalandırmalarıdır. Türkiye'nin dünyada 'Ben de varım' diyebilmesinin tek yolu birey ve şirket olarak her kıtada varlığını gösterebilmesinden geçiyor" ifadelerini kullandı.
Bu nedenle e-İTO projesinin kendisi için çok önemli olduğunu, bu proje tamamlandığında üyelerin şirket kuruluş işlemlerine, pazar ve mevzuat bilgilerine, gelen iş talep ve önerilerine, parmaklarının ucuyla ulaşabileceğini ifade eden Çağlar, şunları kaydetti:
"Böylece e-İTO portalı üyelerimizin cep telefonundan, tabletten haftanın 7 günü 24 saat ulaşabileceği bir mecra olacak. İTO, geleceğin bölgesel ticaret merkezidir. Birikimiyle, emeği ve üyelerinin çabalarıyla bu role layıktır. Bölgeden de dar bir coğrafyayı değil, Avrasya'yı kastediyorum. İstanbul'un coğrafi konumu biz girişimciler için bir lütuf. Biz de coğrafyanın getirdiği bölgesel avantajları 'küresel bir ticaret merkezi' olmak için seferber ettik. İşe önce ticaret yapılan alanı pürüzlerden arındırmakla başladık. Biliyorsunuz, ilk amacımız, girişimcilerimizin AB'de vizesiz seyahat edebilmesini sağlamak. Bunun ardından girişimcilerimize destek olacak yeni projeleri devreye sokacağız. Bunun yanı sıra şu an üyelerimiz ile Türkiye için 2023 maratonunu koşmak çok önemli. Maratonun bitiş çizgisinde ise dünya ekonomisinin ilk 10 büyüğü arasına girmiş bir Türkiye hayalini kuruyoruz. Küresel rekabet ipini göğüslemek istiyoruz. Bunun için her şeyi devletten beklemek yerine çözüm üreten, güvenilen ve etkin bir İTO için çalışıyoruz."
Çağlar, 2014 yılı İş Programı ve Bütçesini hazırlarken oda olarak sosyal sorumluluk projelerine verdikleri önemi gösteren bir yaklaşım benimsediklerini anlatarak, "Bizim için ülkemizin sosyal hayatına, eğitime, tarihi dokumuza hizmet vermek maziye karşı bir borçtur. Çünkü bugün bir noktaya gelebilmişsek mazimizin ülkemize ve kentimize bıraktığı değerli miras sayesinde gelebildik. Bu sorumluluğumuzun ilk örneğini de kısa bir süre önce verdik. Hünkar Kasrı etkinliklerimiz İstanbul çapında ilgi gördü. Kısa bir süre sonra yeni projelerimizi kamuoyuna sunacağız" diye konuştu.
İstanbul merkezli operasyona ilişkin soru üzerine Çağlar, dünyanın gittikçe karmaşıklaşan bir satranç tahtasına benzediğini belirterek, "Türkiye'de yaşanan son olayları bu durumdan ayrı düşünemeyiz. Dünya ekonomisi bileşik kaplar gibidir. Türkiye kaybederse, birileri kazanır. İş dünyası olarak bunun farkındayız. 10 senelik emeğin heba edilmesine müsaade etmeyiz. Türkiye ekonomisi bunu atlatır. Çünkü biz zor günlerde birlik olmayı bilen bir milletiz. Birbirimize kızarız ama dışarıdan saldırı geldiğinde kenetlenmeyi biliriz" ifadelerini kullandı.
- "Üyelerinin ayağına hizmet götüren bir yapıya geçmeye çalışıyoruz"
İş hayatında kimi örnek aldığına yönelik soruya Çağlar, "Öncelikle babam. Ondan işimi sevmeyi ve ahlaklı çalışmayı öğrendim. Eniştemin yanında sorumluluk almayı, katma değer üretmeyi öğrendim" yanıtını verdi.
Çağlar, insanlarda en çok açık sözlü olmalarına ve sürekli kendilerini yenilemelerine önem verdiğini belirterek, "Bir insan geçen yıl neredeyse bugün de aynı yerdeyse, kendisini geliştirmemiş ve değiştirmemişse hem o hem de çevresi mutsuz olacak demektir. Yeni durumlara uyum sağlamak, karakterden taviz vermeden değişim geçirmek önemli bir maharet olmalı. Bir de gülmesini bilmiyorsa, dalga geçmesini bilmiyorsa bir insan, ondan verim almak zorlaşır" diye konuştu.
İTO'nun 132 yıllık geçmişinin tarih ve birikimi anımsattığını ifade ederek, "Ülkemizin iş ve siyaset geçmişine tanıklık. Bir tepeden ovaya bakmak gibi bir şey ve elbette büyük bir saygıyı temsil ediyor" dedi.
Çağlar, küçük büyük demeden tüm üye işletmecilerin kendilerini yakın bulacağı bir oda oluşturmaya çaba harcadıklarını şöyle anlattı:
"Önümüzdeki dönemlerde üyelerini ayağına getiren değil, üyelerinin ayağına hizmet götüren bir yapıya geçmeye çalışıyoruz. Hem üyelerimizle sinerji oluşturmada hem ülkemiz için önemli projelerde muhtelif adımlar attık. Bu adımların kısa bir süre sonra olumlu sonuçlarını hep birlikte göreceğiz. İstanbul Turizm Tanıtım Ajansı kurulması için girişimlerimizi, İstanbul'da 'Uluslararası Tahkim Kurulu' kurulmasıyla ilgili Adalet Bakanlığımız nezdindeki girişimimizi buna örnek verebilirim. Bunun yanı sıra üyelerimizle diyalog benim için çok önemli. O nedenle her ay Meclis üyelerimizle bir araya geliyoruz. Bu sohbetlerde birbirimize dertlerimizi, sorunlarımızı daha iyi aktarıyoruz. Meclis üyelerimizin de birbirleri ile daha yakın ilişkiler kurduğunu görmekten mutluyum. Birkaç aydır odamızın gazetesinde 'Artırılmış Gerçeklik' (Augmented Reality) teknolojisini uyguluyoruz. Artırılmış Gerçeklik sayesinde İstanbul Ticaret Gazetemizin sayfaları adeta canlanıyor. Akıllı telefonlarda kullanılacak bir uygulama hazırlığımız var. Uygulamayı telefonunuza yüklediğinizde Meclis üyelerinin hem firma hem kişisel bilgilerine ulaşılabilecek."
"İTO ülkeyi geleceğe taşıyacak bir kurum
Çağlar, 7 yaşında çalışma hayatına, 18 yaşında ise ticarete adım atmış bir girişimci olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"İstanbul Ticaret Odası benim için hem kişisel serüvenimde hem de iş hayatımda geçmiş ve geleceğin buluştuğu bir kurum. İTO Meclisine girdiğimde bu kurumdan çok şey öğrendim. İstanbul ticaretinin duayenleri aynı zamanda Türkiye ekonomisinin öncüleriydi. Gerek iş tarzı gerek cemiyet hayatı gerekse ufkumun gelişmesinde İTO'nun büyük katkısı oldu. Dışa açılmayı, yabancı ticaret heyetleri ile müzakereyi öğrendim. Duayenlerden edindiğim tecrübenin yanı sıra Oda bana hep ikinci bir aile oldu. Oda camiasıyla dostluğun, zor günlerde dayanışmanın erdemini gördüm. Oda sayesinde hem yerel özelliklerimizi koruyup hem de ticarette küresel algılamayı başardık. Kısaca belirtmek gerekirse Oda hepimiz için mazi ile buluşup atiye açıldığımız bir okuldur."
Kendisi için yarının ne ifade ettiğine ilişkin soru üzerine Çağlar, "Öncelikle aileyi ifade ediyor. Dün varlardı, Allah'ın izniyle yarın da olacaklar. Ülkemi ifade ediyor. Huzur ve barış içindeki ülkemi. Sağlık ifade ediyor. Sağlığınız yoksa hiçbir şeyiniz yok demektir. İTO, mazisi ile övündüğüm şu an başkanlığını yürütmekten gurur duyduğum, ülkemi geleceğe taşıyacak bir kurum" görüşünü ifade etti.
Dededen yadigar tespih koleksiyonu
İTO Başkanı Çağlar, özel yaşamına ilişkin de değerlendirmelerde bulunarak, "Yoğun iş temposu içinde fırsat buldukça yüzmek beni zinde kılıyor, olaylara daha rahat odaklanmamı sağlıyor. Ailemizde atadan kalma bir tespih geleneği var. Anne tarafından dedem Hasan Şevki Efendi, II. Abdülhamid Han döneminde Hazine-i Humayun'da görev yapmış. Dedemden yadigar tespih koleksiyonunu muhafaza etmek ve yenileriyle zenginleştirmek beni mutlu ediyor" ifadelerini kullandı. - İstanbul
Son Dakika › Ekonomi › İTO Başkanı Çağlar Açıklaması - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?