İşadamları Endişelerini Dile Getirdi

İşadamları, mali disiplinin korunması, yatırımcının desteklenmesi, sosyal güvenlik reformunun gerçekleştirilmesi, enflasyonla köklü mücadele istiyor.

Samsun Ticaret ve Sanayi Odası (STSO) 2008 yılı Ocak ayı ilk toplantısı Davut Alkan Meclis Salonu'nda gerçekleştirildi. Gündem maddelerinin okunmasının ardından STSO Başkanı Adnan Sakoğlu söz alarak, Türkiye'nin 2007 mali yılını değerlendirip, endişeleri ve olumlu gelişmeleri dile getirdi.

Yatırımcının güven ortamı istediğini, bunun sağlanmaması halinde yatırımcının gelmeyeceğini belirten Sakoğlu, dünyada ciddi oranda sıcak paranın olduğunu, özellikle Arap ülkelerinde sıcak paranın kendini gösterdiğini, Türkiye olarak sıcak para akışını tam olmasa da yakaladığını belirtti. Sakoğlu, Türkiye'deki sıcak paranın kısa sürede geri çekilmesi halinde yaşanacak ekonomik sıkıntılara ise dikkat çekti.

Kendilerinin dile getirdiklerinin hükümet programında olduğunu; ama ne zaman gerçekleştirileceğinin belli olmadığını ifade eden Sakoğlu, iş adamları olarak gerçekleri cesaretle söylemek zorunda olduklarını; ancak felaket çığırtkanı olmadan, gerçekleri söyleyip iyimser gözlüklerle çalışma mecburiyetinde olduklarını vurguladı.

Güven ortamındaki düşüşe dikkat çeken Sakoğlu, "2007 yılı içerisinde Merkez Bankası'nın taşınması ve türban çalışmaları Türkiye'de güven ortamını düşürdü. Bu tür şeylerden etkilenilmemesi gerekliydi. Ayrıca 2007 yılında büyüme hızındaki tempo kaybı oldu" dedi.

Mali disiplinin korunması yönünde endişelerini ifade eden Sakoğlu, "Cumhuriyet tarihinin en büyük büyümesinin 5 yılda gerçekleştirdi ama 2006'da bütçe giderleri 11 aylık dönemde 158 milyar YTL, 2007'nin aynı döneminde 184 milyar YTL oldu. Yüzde 17 bütçe giderlerinde artış var. Enflasyon tek haneli, bütçe giderleri çift haneli. Bu ise faiz giderleri, faiz dışı cari harcamalardan kaynaklanıyor. Bütçe gelirleri 157 milyar YTL'den 174 milyar YTL'ye çıkmış. Dolayısıyla bütçe açığı 2006'da eksi 1 milyar YTL

iken, 2007'de eksi 10 milyar YTL oldu. Bütçe açığında yüzde 9 büyüme var" diye konuştu. Bütçe açığının hep çeşitli alanlardaki vergi artışlarıyla kapatılmaya çalışıldığının üzerinde duran Sakoğlu, bu vergi yüklerinin büyük sorunlar oluşturduğunu ileri sürdü.

Dünyanın hiçbir yerinde enflasyonla büyüyen ülke olmadığını, 1981 yılından itibaren Türkiye'nin başardığını anlatan Sakoğlu, "Hep enflasyonla yaşamışız; ama hiç büyüyememişsiz. Enflasyon büyüdükçe, büyüme hızımız düşmüş. Bu sorun büyük ölçüde giderildi. Ekonomi büyümeye başladı; fakat endişeler halen duruyor. Türkiye büyüyor; ama bunu devlet yapmadı. 2002 yılından bu yana toplam 274 milyar dolar yatırım yapıldı sadece 63 milyar doları devletin" diye konuştu. Sakoğlu, 2007 yılının 11 ayda 50 milyar YTL

civarında protestolu senet olduğunu, bunun ise iç açıcı bir tablo olmadığının üzerinde önemle durdu.

Türkiye'nin en önemli sorunlarından bir tanesinin sosyal güvenlik açıklarının olduğunu kaydeden Sakoğlu, Sosyal Güvenlik Reformu'nun mutlaka gerçekleştirilmesi gerektiğini söyledi.

İstihdam yükünün en fazla olan ülkenin Türkiye, peşine Fransa, İsveç ve ardından İtalya'nın geldiğini bilgisini veren Sakoğlu, asgari ücretin net 436 YTL olduğunu, işverene masrafın 739 YTL'ye çıktığını, örneklemeyle işçiye 100 YTL verdiklerini devlete ise 70 YTL ödediklerini, bu yükün azaltılması gerektiğini belirtti.

Türkiye'de 7.7 SSK'lı, 4.9 Bağ-Kur'lu, 2.8 emekli sandığı kayıtlısı olduğunu kaydeden Sakoğlu, "SSK'nın sistemdeki oranı yüzde 50, Bağ-Kur yüzde 30, Emekli Sandığı yüzde 18 ülkede. SSK'nın bütçeye yükü 8.2 milyar YTL, oran yüzde 36, Bağ-Kur'un 4.8 milyar YTL, oran yüzde 20, Emekli Sandığı'nın ise 10 milyar YTL, bütçeye ise yükü yüzde 44. Bunun için insaf denir. Emekli Sandığı'nın oranı hepsinden düşük, yük ise hepsinden fazla. Hani ülkede herkes eşitti?" dedi.

Sakoğlu, geçmişlerden ders alınarak parasal anlamda olmasa da diğer alanlarda yeni teşviklerin geliştirilmesinin şart olduğunu, teşvik alanların memnun kalması gerektiğini de sözlerine ekledi.

(MD-SA-ÖK-E)