Davos’ta soruları yanıtlayan Başbakan Tayyip Erdoğan, IMF’yle olan ilişkilere ara verilme nedenlerini anlatırken, "İki madde var ki bunları kabul etmemiz mümkün değil" dedi. İki maddenin ayrıntılarını açıklamayan Erdoğan, IMF’nin görüşmelerde Türkiye’yi başka ülkelerle kıyaslamasına da hoş bakmadıklarını ifade etti.
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan, Dünya Ekonomik Forumu (WEF) için gittiği İsviçre’nin Davos kentinde, Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkan Yardımcısı John Lipsky ile görüştü. Ancak önceki gece başlayıp dün sabah saat 03.00’e kadar süren görüşmelerde bir ilerleme kaydedilmedi. Taraflar, Ankara’da varılan mutabakat çerçevesinde görüşmelere 10 gün ara verilmesinde uzlaştı. Erdoğan, dün bu görüşmeyle ilgili yaptığı açıklamada, "Lipsky ile görüşmemiz olumlu geçti ama iki madde var ki bunu kabullenmemiz mümkün değil. Ama bunları açıklamam uygun olmaz. IMF’nin başka ülkelerle bizi kıyaslaması doğru değil" mesajı verdi.
Erdoğan dün Davos’ta Rinaldi Otel’de yabancı medya kuruluşlarının temsilcileriyle yaptığı görüşmenin ardından, Türk gazetecilerin sorularını yanıtladı. Ağırlığı IMF konusuna veren Erdoğan’a yöneltilen sorular ve yanıtları şöyle:
Lipsky ile geç saatlere kadar görüştünüz? Gelinen aşama nedir?
- IMF ile mayıs ayından itibaren bir süreci devam ettiriyoruz. Biz hemen mayıs ayında, haziranda veya temmuzda bu işi bitiremedik. Bu süreç devam etti ve bugünlere geldik. Arkadaşlarımız yoğun bir çalışma yaptılar. Bu yoğun çalışma içerisinde belli maddeler var ve bu maddeler üzerinde çalışmalar yürütülecek. Bunların bazılarında anlaştılar, bazılarında anlaşamadılar. Zaman içinde bunlar eksildi eksildi, şimdi artık neredeyse bitme noktasına gelmişken yeni bazı maddeler gelince bu doğrusu bizi rahatsız etti. ’Bu uygun değil’ dedik. Hele iki madde var ki, bunu kabullenmemiz hiç mümkün değil. IMF bizimle yaptığı bu tür görüşmelerde eğer Türkiye’yi başka ülkelerle kıyaslayarak yaparsa... Bu ülkelerin şartlarına göre değişir.
Maddeyi açıklayamam
Anlaşma sağlanamayan maddeler nedir?
- Onu açıklamam uygun değil. Onlara karşı da saygısızlık olur. Bu maddeleri kabul edemeyeceğimiz gibi bunu kendi yapısı içinde reforme edebiliriz, o ayrı mesele. Onların istediği şekilde bunu halletmemiz mümkün değil. Şu anda bu konuyla ilgili onlar 10 günlük bir ara verelim dediler, zaten bunun iki üç günü gitti. Bir hafta gibi bir zaman var. Bir hafta sonra tekrar bir araya geleceğiz. Sayın Lipsky ’Arkadaşlarıma ben bu düşüncelerinizi ileteceğim’ dedi. Akşam gayet olumlu geçti. Lipsky’nin yaklaşımı bana olumlu geldi. Kendisi Sayın Başkan’a bunu iletecek. Bu görüşmeyi yaptıktan sonra çıkacak neticeye göre, tekrar bir değerlendirmeyi birlikte yapacağız.
Rakam kolay iş, sıkıntı olmaz
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan, IMF’den alınacak kredi konusunda herhangi bir sıkıntı olmadığını vurgularken, bu konudaki sorulara şu yanıtları verdi:
Rakam noktasına gelindi mi?
- Rakam kolay iş. O işin en sonu. O noktada bir sıkıntı olacağına ihtimal vermiyorum.
Kaynak Hazine’ye mi aktarılacak?
- Bunlar Hazine tarafından değerlendirilip, ona göre yapılacaktır. Bunlar dış finansman ihtiyacımızı karşılamaya yöneliktir. Açıklayacağımız bazı paketlerle, finans sektörünün reel sektöre özellikle kredi noktasındaki tereddütlerini de, inanıyorum ki bu adımlar giderecektir.
Bütçe kısıntılarını artırın KDV’yi artırın gibi talepleri oldu mu?
- Onlar çok geçmişte kaldı, son safhada bunlar yok.
Türkiye’nin borcunun mahsuplaşılması, sonra yeni bir kredi sağlanması mı gündemde?
- Hayır, hiç öyle bir sorun yok. Öyle bir sorunu zaten biz rahat aşarız. Bizim zaten mevcut borcumuz 8.7 milyar dolar. Bu bizim için problem değil.
Yüzde 9 büyürken kimse bize ’maşallah’ dedi mi
BÜYÜME hedeflerinde bir sorun olup olmadığına ilişkin sonuya, "O konularda çok ciddi bir şey kalmadı" diyen Tayyip Erdoğan, bu konuda şöyle konuştu:
Çünkü büyüme kesin bir rakam, kesin bir olay değildir. Büyüme bir hedeftir. Bu hedefi yakalayamayabilirsiniz. Kimse size bu hedefi niye yakalayamadınız diye sorma hakkına sahip değil. Enflasyonda biz hedefler koymuşuzdur. Diyelim yüzde 5 hedefini koymuşuz. Yüzde 9’u yakaladığımız zaman kimse bize ’Maşallah yüzde 9’u yakaladınız’ dedi mi? İkinci sene yüzde 7.9’u yakaladık, kimse bize ’Maşallah’ dedi mi?
Ama enflasyon biraz yüksek çıktığı zaman bakıyorsunuz ’Ya böyle demiştiniz bak böyle oldu’ diyorlar Niye? Bunlar hep siyasi yaklaşımlardır. Büyüme de budur. Büyüme bizim için bir hedeftir ve biz bu hedefi yakalamak için var gücümüzle çalışacağız. Yeni enstrümanlar üretmenin gayreti içerisinde olacağız.
Alışılmış gelir kaynaklarına bağlı kalamayız. Yeni kaynaklar üretmenin gayreti içerisinde olacağız ki, büyümeyi yakalayalım. Örneğin kayıt dışı ekonomiyi daha yoğun şekilde kayıt altına almanın gayreti içerisinde olacağız.
Lipsky: Görüşme verimli geçti, anlaşma için zaman vermek mümkün değil
ULUSLARARASI Para Fonu (IMF) Başkan Yardımcısı John Lipsky, Türkiye ile yeni stand-by anlaşması konusundaki müzakerelerin ’verimli’ geçtiğini söylemekle yetindi. Davos’ta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Lipsky, "Geniş görüşmeler yürütüyoruz, ilerleme sağlanıyor" dedi. Lipsky, görüşmelerin birkaç gün içerisinde sonuçlanıp sonuçlanamayacağı yönündeki soruya "Bir zaman vermek mümkün değil, görüşmeler verimli" karşılığını verdi. Bu arada IMF Başkanı Dominigue Strauss-Kahn ile Washington’da görüşecek olan Lipsky’nin Türkiye’nin önerilerini anlatarak, IMF yönetiminden onay almaya çalışacağı belirtiliyor. IMF yönetiminin Türkiye’nin önerilerini kabul ederek, şubat ayında yeni bir IMF anlaşmasının yapılma ihtimalinin güçlü olduğu konuşuluyor.
Son Dakika › Ekonomi › İMF'den Ağır Şartlar - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?